Hükümet ahlaklı vatandaşı cezalandırıyor

DEVLET Bakanı Ali Babacan, Enis Berberoğlu ile yaptığımız E ve E programında konuğumuz olmuş, vergi affı ve kendisinin ortaya attığı Ziraat Bankası kredilerinde getirilecek kolaylığı konuşmuştuk.

Babacan, bu konuyu anlatırken, seçim öncesinde Ankara'nın köylerini dolaştığını bir vatandaşın kendisine ‘‘Ben traktörümü bile sattım kredi borcumu ödedim ama komşumun her şeyi duruyor kredi borcunu da ödemedi, bunlara af getirmeyeceksiniz değil mi?’’ dediğini anlatmıştı.

Babacan, buna rağmen zor durumda olanlar için, kendi deyimleriyle Vergi Barışı getireceklerini ve çiftçilere kredi kolaylığı sağlanacağını söylemişti. Vergi Affı'na ilişkin tasarı değiştirilip TBMM'de kabul edildi ama Cumhurbaşkanlığı'ndan geri döndü. Bayramdan sonra bu tasarının aynen kabul yasalaştırılması bekleniyor. Ziraat Bankası da, 2001 yılında getirmiş olmasına rağmen, kredi geri ödemelerinde bir kolaylık getirmeye daha hazırlanıyor.

Hükümetin afla ilgili kararları bununla da bitmiyor. Elektrik parasını ödemeyenlere, SSK-Bağ-Kur primini ödemeyenlere, Halk Bankası'na kredisini geri ödemeyenlere de benzer aflar getirmek için hazırlık yapıyor. Peki, bu aflar getirilip de bundan sonra yapılacak vergi aflarını önleyecek ek düzenlemeler geliyor mu? Hayır...

Vergi Affı getirilirken, Maliye Bakanı, bundan sonra vergi affı olmaması için, bununla ilgili yasaların Anayasa çoğunluğu ile çıkarılması şartı getirileceğini söylemişti ama bununla ilgili herhangi bir hareket görmüyoruz.

Yani Hükümet, vergisini, primini, kredisini zamanında ödeyen kişileri affediyor, onlara himaye sağlıyor. Bu aynı zamanda vergisini, primini kredisini zamanında ödeyen işçiyi, memuru, esnafı, işadamını cezalandırmak anlamına geliyor. Yani yanındaki aynı işi yapan bir işyeri aldığı krediyi geri ödemez, vergisini ödemezken, kendisi kurallara uygun ödeme yapan yani ahlaklı davranan esnaf ya da işadamı, haksız rekabete uğratılmış olmuyor mu? Ahlaklı davrandığı için cezalandırılmış olmuyor mu? Bu aflar neticesi vergisini, kredisini geri ödemeyenlerin sayısının yükseldiğini görmüyor musunuz? Kısacası; aflar ahlaksızlığı körüklemiş olmaz mı?

POPÜLİZME DEVAM

Bununla da bitmiyor, AKP'nin ‘‘Af kararları’’, yani popülizmi devam ediyor.

Temerrüt faizlerini yüzde 30'la sınırlamak için yasa hazırlandı. Böylece bankadan kredi alıp geri ödememek, geri ödemekten daha cazip olacak, yani insanları kredi alıp geri ödememeye özendirmiş olacaklar. Aynı şekilde çek'le ilgili düzenleme yapıp, yaprak başına 300 milyon banka kefaleti getirecekler ve mali piyasanın önemli araçlarından biri olan, veya olması gereken, çek uygulamasını öldürecekler.

Temerrüt faizlerini yüzde 30 ile sınırlayan Tüketici Yasası değişikliği Genel Kurul' da görüşülürken, tüketici kredisini ödemeyenlere af getirilmek için önerge verilmesi bekleniyor. Aynı şekilde çekle ilgili de sicil affı getirileceği tahmin ediliyor.

Yani AKP'nin ahlaklı vatandaşı cezalandırma uygulaması devam edecek gibi...

Bütün bunlar yapılarak ahlaklı davranışın, dürüst vatandaş kavramının yıpratıldığı kesin. Bunların ‘‘kasıtlı’’ yapıldığını söylemek belki abartı olur ama bu uygulamalara, başka bir şey diyemediğimiz için, ‘‘iş bilmemezlik’’ demek zorundayız

Bilmedikleri şu: Ekonomi bir bütündür ve birine verdiğiniz bir şeyi, eğer petrol bulmadıysanız, başka birinden alıp verirsiniz. Yani ya, örneğin KDV gibi vergi artırımları yapıp faturayı bütün vatandaşlara ödeteceksiniz, ya da borçlanma ile kapatacaksınız. Zaten borç fazla ve açığı artırıp artırıp borçlanmaya devam ederseniz faizleri indiremez, aksine artırırsınız. Dolayısıyla, AKP'nin sevdiği ve hep kullandığı deyimle, ‘‘Rantiye’’ye, yani faiz alanlara hep daha fazla ödersiniz.

Enflasyonu körükleyip, dar ve sabit gelirlinin cebinden çalmak da cabası...

İktidar demek ‘‘dağıtmak’’ demek değil, ‘‘kıt kaynakları iyi yönetmek’’ demektir...
Yazarın Tüm Yazıları