Holistik tıp

Prof. Dr. Mehmet Öz’ün vurguladığı sağlık için gerekli şartların başında gelen doğal hayat, inancın önemi, beden-zihin-ruh bütünlüğüne dayanan holistik uygulamaları akla getiriyor. Holistik tatilden bahsetmiştim; sıra, holistik tıpta...

Biz, insanlar olarak bir bütünün parçalarıyız ve vücudumuz, bir takım gibi çalışıyor. Takımın herhangi bir parçasında bozukluk olduğunda sağlığımız bozuluyor. Tedavi için genellikle klasik tıbbı tercih ediyoruz. Oysa son zamanlarda, dünyada, binlerce yıl öncesinde keşfedilmiş alternatif tıp yöntemleri de Batı tıbbıyla birlikte kullanılıyor. Bunun pek çok adı ve açıklaması var: Alternatif tıp; tamamlayıcı tıp; bütüncül tıp ya da holistik tıp. Bunların hepsi aynı anlama geliyor. Ben, holistik tıp demeyi tercih ediyorum. Çünkü dünyada buna verilen ortak bir ad bu. Her dilde ‘holistik’ olarak geçiyor.

Holistik tıp, klasik tıbba karşı olmak değil kesinlikle. Onun yetersiz kaldığı bazı durumlarda yardımcı, tamamlayıcı bir unsur. Örneğin; bunun sayesinde kendinizde var olan ama kullanmayı bilmediğiniz, doğru yönlendiremediğiniz enerjinizle hem kendinize hem başkalarına şifa verebilir; bitkilerin iyileştirici etkilerinden faydalanabilirsiniz.

Holistik tıpla ilgili ayrıntılı bilgiyi İstanbul’da yaşayan ve holistik tıbbı benimseyen Doç. Dr. Şafak Nakajima’dan aldım. Buyrun...

Nakajima’nın holistik tıp tanımı şöyle: İnsanı beden, ruh ve akıl bütünlüğü ile ele alan bir sağlık modeli.

Temel ilkeleri şöyle özetlenebilir:

İnsan, içinde yaşadığı toplum, doğa ve evrenle uyumlu bir ilişki içinde olduğu sürece sağlıklı olabilen bir canlıdır. Bu nedenle tedavi, bireyi tümden ele almalıdır.

Doğanın iyileştirme gücü olduğunun farkında olan hekim, tanı ve tedavide modern tıbbın yanında, bilimsel etkinliği kanıtlanmış doğal yöntemlerin de yardımına başvurur.

Holistik hekim, bilgisini, dar bir uzmanlık alanıyla sınırlamaz. Kapsamlı bilgileriyle, biyo-psiko-sosyal bir varlık olan hastasının yaşadığı çok yönlü kaygıları giderecek desteği sağlar.

Hekimin hastasıyla kurduğu sevgi ve güvene dayalı ilişki, tedavinin başarısında en az kullanılan teknikler kadar önemli rol oynar.

Hekim, hastasına sağlığı konusunda bilinç ve cesaret verir. Hekim ve hasta, tedavide dayanışma ve işbirliği içerisinde davranırlar.

Her insan farklı ve özgün olduğu için, kişiye özel tedavi programları düzenlenir.

Tüm dünyada giderek büyük ilgi gören doğal tedavi yöntemlerini araştırma ve tanıtma amacıyla, Amerikan Ulusal Sağlık ve Amerikan Ulusal Kanser Enstitülerinde ‘’Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp’’ merkezleri kurulmuştur.

Dünyanın en seçkin üniversiteleri ve kanser tedavi merkezleri, doğal tedavileri de içeren holistik tıp modelini eğitim ve uygulama programlarına almaktadırlar.

Tedavide, 3000 yıllık Geleneksel Çin Tıbbı’nı benimseyen Şafak Hanım, akupunktur, bitkisel tedaviler, masaj, diyet, egzersiz ve meditasyonu içeren bir yöntemler bütününü uyguluyor. Çin Tıbbı felsefesine göre evren, beden ve zihin sürekli iletişim halinde ve birindeki değişim, hepsini etkiler.

Anlamlı yaşam programı adıyla bir iyileştirme programı geliştiren Nakajima, bunu şöyle anlatıyor:

‘Günümüzün bireycilik, maddecilik, yarışma ve kazanma hırsına dayalı sistemi, yalnızlık, yabancılaşma ve strese yol açmaktadır. Kalp hastalıkları, kanser, zararlı madde alışkanlıkları gibi en sık rastlanan ölüm nedenleri stresle çok yakından ilintilidir. Beyin ve beden arasında moleküler düzeyde iki yönlü ve çok sıkı bir ilişki olduğu, bilimsel araştırmalarla ortaya konmuştur. İçsel dünyanın sınırsız kaynaklarına ulaşarak kendi gerçeğini ve gücünü fark eden bir insanın stresle başa çıkması mümkündür. Binlerce yıllık geleneksel öğretilerden modern tekniklere kadar pek çok yöntem, ruhsal yolculuğumuzda bize rehberlik ederek doğal yollardan verimli, mutlu ve anlamlı yaşamlar kurmamıza yardımcı olabilir.

Meditasyon
: Odaklanmış zihnin dinginlik halidir. Bedensel sağlık ancak, düşünce fırtınalarının dindiği ve duyguların sakinleştiği huzurlu bir zihinle mümkündür. Araştırmalar, düzenli meditasyonun, yüksek tansiyon, migren, uyku bozukluğu, depresyon ve anksiyete gibi pek çok sorunda iyi bir destek yöntemi olduğunu göstermektedir.

Hipno-imgelem: Derin gevşeme halindeki kişinin, yakınmasıyla ilgili içsel algıyı, olumlu bir algıyla değiştirmesi tekniğidir. Kanser ağrıları ve kemoterapi bulantılarının giderilmesi, vücut savunma sisteminin güçlendirilmesi, kan basıncının düşürülmesi, kötü alışkanlıkların bırakılması, korku ve gerginliği yenme amacıyla kullanılmaktadır.

NLP (Neuro-Linguistic Programming): Özgüvenli ve başarılı bir insan olmak; yaşamdaki gerçek istek ve hedeflerin saptanması, olumsuz düşünce kalıplarının değiştirilmesi ve daha iyi iletişim kurma becerilerinin geliştirilmesiyle mümkündür. NLP, sağlık ve mutlulukta beynin olağanüstü etkisinden yararlanmamıza yardımcı becerileri kazandıran bir bireysel gelişim programıdır.

Morita yöntemi: Japon Dr. Shoma Morita tarafında geliştirilen yöntem kişiye, duygularının tümünü yargılamadan fark edip kabullenmesini ve onların esiri olmaksızın yalnızca yaşanan anda yapılması gereken şeylere odaklanmasını öğretir. Yaşamın bitimine yakın son dönemi de dahil olmak üzere her döneminde yüksek farkındalık ve sorumluluk geliştirmeyi amaçlar.

Naikan: Naikan sözcüğü Japonca’da ‘iç gözlem’ demektir. Çoğumuz yaşamımızı, başkalarına verdiğimiz sıkıntı ve zararı hiç fark etmeden, sürekli bir şeyler bekleyerek ve yakınarak geçiririz. Yoshimoto Ishin tarafından geliştirilen Naikan yöntemi, kendimizi, ilişkilerimizi ve insan doğasını kavramamıza ve bencilliğin ötesine geçmemize yardımcı olur.

Reiki: Japonca’da ‘Evrensel Yaşam Enerjisi’ anlamına gelen Reiki, ruhsal bir çalışmadır. İç ve dış dünyada huzurun ilkelerini öğretir. Reiki uygulayıcısı vücut enerjisini (biyo-enerji) dengeleyerek iyileşme sürecine katkıda bulunur. Stres, ağrı ve uykusuzluğu giderme, enerji ve canlılığı arttırma, vücut savunma sistemini güçlendirme amacıyla kullanılmaktadır.

Şafak Nakajima’yla holistik tıbbı konuşmaya devam edeceğiz. Bu konuda sorunuz olursa bana yazın...

Prof. Dr. Mehmet Öz de uyguluyor

Yazımın girişinde Mehmet Öz’den bahsetmiştim. Onun tamamlayıcı yöntemlere yaklaşımı da olumlu: ‘Çin’e ziyaretimde tai chi ve akupunktur gibi tedavi yöntemlerini gördüm. Bunların etki ve faydalarını izledim’ diyen ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz, ayrıca ‘Healing from the Heart (Şifayı Yüreğinde Ara)’ adlı kitabında da çeşitli yerlerde tamamlayıcı tıp yöntemlerine ve inancın önemine değiniyor.

‘Batı, insan vücudunu bir makine olarak kabul ederken, doğuda ise insan vücudu bir bahçe olarak görülür. Her insanda enerji vardır. Herkesin bir enerji haritası da mevcuttur. Bu değiştirilebilir, fakat bir tedavisi var mı yok mu bunu bilimsel açıdan ne biliyoruz, ne de tanımlayabiliyoruz. Enerjinin en sık kullanıldığı yerler genelde tıpta çözümün zayıf kaldığı ağrı ve ruhsal hastalıklardadır. Ağrıda akupunktur, meditasyon ve acupressure dediğimiz derin masaj uygulanıyor; ruhsal hastalıklarda ve depresyonda tai chi veya chi gong; bağımlılıkta da akupunktur.

Yoga, meditasyon, aromaterapi gibi tedavileri tavsiye ediyoruz. Bütün tedavi arayan hastalarımızı da yönlendirdiğimiz birkaç merkez var. Bunlara örnek olarak American Academy of Medical Acupunture ve International Institue of Reflexology verebiliriz. Bu konularla ilgilenen kişilere önerdiğimiz yayınlar arasında Dr. Andrew Weil’s Self Healing yer alıyor.’

Yeni kitap... Yeni kitap...

Madonna, Guy Ritchie, Demi Moore, Britney Spears gibi ünlülerle ilgi çeken Kabala öğretisinin ne olduğunu merak ediyorsanız, OWO Kitapları’ndan çıkan Gahl Sasson’un ‘Bir Dilek Tut Hayatın Değişsin’ adlı kitabını okumanızda fayda var. Kulaktan dolma, -mış’lı bilgiler yerine, kendi cümlelerinizi kurabildiğiniz dir’li cümleler kurabilesiniz diye...

Ayrıca W dergisinin Haziran sayısında da Kabala’yla ilgili ilginç bir yazı var; İngilizce bilenlere duyrulur...

Tatil...Tatil...Tatil....Tatil....

Bodrum Karakaya Meditasyon Kampı Temmuz Programı

3-7 Temmuz: Yoga - Zeynep Aksoy ile

17-20 Temmuz: Mozaik Atölyesi - Olga Tansuk ile

23-25 Temmuz: Pulsation - Aneesha ile

30 Temmuz-2 Ağustos: Aile sergisi- Svagito ile
Yazarın Tüm Yazıları