Trençkot, mevsim geçişlerinin en sevilen ve en çok tercih edilen ceket çeşididir. Genellikle çıkarılabilir yalıtımlı bir astarı, reglan kolları vardır ve klasik versiyonlar ayak bileklerinin hemen üstünden (en uzun) dizin üstüne (en kısa) kadar çeşitli uzunluklarda gelir. Peki, trençkot tam olarak nedir, nasıl ortaya çıktı? İşte trençkotun ortaya çıkış hikayesi
#Trençkot NedirKıyafetlerin omuz bölgesini desteklemesi amacıyla farklı malzemeler kullanılarak yapılan tekstil ürününe vatka adı verilir. Vatkalar sünger, elyaf ve pamuk gibi dolgu malzemelerinden üretilmektedir. Kıyafetlerin daha düzgün ve güzel görünmesini sağlayan vatkalar ayakkabı üretiminde de ayağı vurmaması için kullanılmaktadır. Vatkanın elde ve makinede yapılan birçok çeşidi vardır. İşte, vatka hakkında detaylar.
#VatkaÜretimine ilk olarak 1940 yılında başlanılan ve insan yıkama bir kumaş çeşidi olan türe polyester ismi verilir. Polyester kumaşlar plastik olarak bilinen ve polimer türevi bir malzeme kullanılarak üretilen tekstil ürünleri arasında yer alır. Polyester kumaş nedir, nasıldır, özellikleri nelerdir ve daha fazlasını sizin için derledik.
Üretimine ilk olarak Ortaçağ'da başlanılan ve günümüze kadar tekstil sektöründe büyük bir yer edinen kumaşlara poplin denir. Daha çok bir işleme tekniği olan poplin kumaşlar sık dokunmuş pamuk ipliğiyle elde edilir. Poplin kumaş nedir, kaliteli midir, terletir mi ve kullanım alanları nelerdir sorularını sizin için derledik.
İpekyol, Twist ve Machka markalarının yaratıcısı İtalyan Miroglio Grubu’yla yüzde 50 ortak olan Ayaydın Grubu’nun CEO’su Uğur Ayaydın, indirim dönemlerini müşterilere haber veren mesajlar yerine yapay zekâyı devreye sokarak müşterilerinin tercihlerine göre öneriler sunacakları bir döneme girdiklerini anlattı. 2019’un ilk 2 ayında yabancı müşteri oranında yüzde 120 artış yapan grup, yurtdışında da atağa geçti.
#GazetehaberleriKorkunun ecele faydası yok: Önümüz kar, soğuk, tipi, boran... Tiril tiril giyindiğimiz, her yere yürüyerek gittiğimiz, gittiğimiz yerde açık havada oturduğumuz, mehtaplara, guruplara doymadığımız zamanlar artık çok uzakta. Yine de evlere kapanmanın, kapansak da enseyi karartmanın, neşemizden, müziğimizden, sporumuzdan, eğlencemizden geri kalmanın âlemi yok. Güzel, keyifli, gustolu bir kış geçirmemiz için, hatta bu zamana kadarkilerin en iyisi olması için elimizde bir sürü sebep var. O sebepleri, haberdar olmamız gereken trendleri, önümüzdeki üç ayın en heyecanlı tarihlerini kendi alanlarının uzmanlarından derledik.
#KışHande Ataizi, Trendsetter İstanbul dergisinin ocak sayısı için en maskülen haliyle objektif karşısına geçti. Başarılı oyuncu, çekim sonrası verdiği röportajda, “Altı aylığına erkek olup onların dünyasını yaşamak, kafa yapılarını anlamak hoş olurdu. Erkek olsam, tutkulu ve romantik bir erkek olurdum” dedi.
1990’lı yılların efase markası Loft’u ve buz mavisi modelini ve mağaza kapılarındaki kuyrukları hatırlamayan var mı? 44 yıl önce Fransa’da kurulan ve 1994’te Türkler’in satın aldığı marka bu yıl yeniden dirilişe geçti. Başarılı koleksiyon fotoğrafları ve geçen hafta açılan Cevahir Mağazası’nın gördüğü ilgi doğru yolda olduklarının kanıtı
Sizin için hazırladığımız bu haberimizde size en yakışan giysileri bulmanızı kolaylaştıracak ipuçlarının yanı sıra, hangi giysileri nasıl giymeniz gerektiği hakkında verdiğimiz öğütleri de bulacaksınız. Kısacası bu haber, gardrobunuzu kendinize yakışan giysilerle doldurmanızı sağlamak için...
#Giysi DolabıKıpır kıpır… Yerinde duramıyor, arı gibi çalışıyor. Gece geç saatlerde yatmasına karşın sabah çok erken kalkıyor. Ajandasındaki programa mümkün olduğunca uymaya çalışıyor. Sorumluluğunu aldığı her ne ise bizzat ilgileniyor. Nişantaşı’ndaki atölyesinin ne telefonları ne de kapı zili bir an boş durmuuyor. Ama o tüm bunlara yetişiyor. Müşterisi en tanıdığı da olsa, hiç tanımadığı biri de, mutlaka provaya giriyor, başından sonuna kadar ilgileniyor. Şu an davetler, mezuniyetler, düğünler nedeniyle neredeyse ‘koma halinde’ çalışıyor. Naturel bir güzelliği var. Bu koşuşturma onu çok çabuk acıktırıyor, sürekli bir şeyler atıştırıyor ama kilo almıyor. Bu özelliğiyle de ‘nefes alsa kilo alan’ kadınları kıskançlıktan çatlatıyor. İşinden bahsederken acayip mutlu oluyor, kurduğu cümlede eşinin adı geçtiğinde gözleri ışıldıyor. Ona hâlâ ilk günkü kadar aşık. Bir çocuğunun olmasını çok uzun süredir bekliyor. Bir modacı olarak kendi çocuğunu nasıl mı giydirmeyi hayal ediyor? Bunun için röportajımızı o
New York’ta büyüdü, ilk işi babasının Bronx’taki kuaför dükkânındaydı. Üniversitede İngiliz edebiyatı okudu. Peki nasıl oldu da 2000’lerin en güçlü iş kadınlarından biri oldu? Time ve Forbes dergisinin, Wall Street Journal’ın listelerine girdi? Çünkü trend kokusu alan, çok zeki ve elegan bir satıcı o. Eğitimle, aileyle filan ilgisi yok.
Erkek modası gay’leşiyor mu haberlerinde başı çeken marka Dolce Gabbana, 2009-2010 sonbahar-kış sezonunda 180 derecelik bir dönüş yaptı. Transparanların, desenli kumaşların, en fosforlu renklerin markası, önümüzdeki sezon erkeklik ve güç kavramlarının üzerinde duracak. Sade ve abartısız takım elbiseleri, gömlek ve kravatları vitrine çıkaracak.