pretty baby

Eski kocam benden daha ünlüydü... Onun yanında kendimi küçücük hissettim... Çok güzeldi

Gösteri dünyasında bazı isimler vardır... Yıllar içinde kariyerlerinin zirvesine çıkarlar... Dünya üzerinde milyonlarca kişi tanır onları, sever, uzaktan da olsa hayranlık besler. Bunların birçoğu dönemlerini tamamladıktan sonra da sessizce bir kenara çekilir. 

‘Kocamı gördüğüm ilk gün ona aşık oldum’ demişti… Bir yastıkta 23 yılı devirdiler

Altmışına merdiven dayamış olsa da bir efsane haline gelen güzelliğini hâlâ kaybetmedi. Üstelik kariyeri ve yaşı birbirine neredeyse denk. Birçok Hollywood ünlüsü gibi o da çocuk yaşta bu mesleğe girmişti.

Tüm meslek hayatı güzelliği üzerine kuruluydu... Annem olmasa bu piyasada beni 'yerlerdi'

Koyu renk uzun ve gür saçları... Pırıl pırıl mavi gözleri... Sanki çok usta bir sanatçı tarafından düzeltilip tekrar çizilmiş gibi görünen yüz hatlarıyla kelimenin tam anlamıyla bir "güzellik simgesiydi" bir zamanlar. Böyle geçmiş zamana ait bir cümle kurduğumuza bakmayın, yaşı ilerlese de yüzünde zamanın getirdiği çizgiler, kırışıklıklar ortaya çıksa da birçok yaşıtına kıyasla hala çok güzel.

Bir zamanlar kadın güzelliğinin simgesiydi... Herkesin kaderinden o da kaçamadı... Kirpikleri bile yaşlandı

Takvimler 1980'li yılları gösteriyordu. Ve o dönemde Hollywood'da başlayan bir fırtına bütün dünyaya yayılmıştı... Ama bu bilindik fırtınalardan çok farklıydı... Uzun boylu, koyu renk uzun saçlı ve masmavi gözlü gencecik bir yıldızdı bu fırtınaya sebep olan.

Kendi yaşadıkları kızının başına gelmesin diye çırpınıyor... Onu gölgesi gibi takip edecek…

2023 yılı onun için pek de kolay geçmedi. Çocuk yaşta girdiği gösteri dünyasında başına gelenleri yıllar sonra herkes öğrendi. Yaşadıklarını anlatırken çok gözyaşı döktü. Bunlar yetmezmiş gibi neredeyse ölümden döndü...

Rol arkadaşı gerçeği daha fazla saklamadı: Ben onu hep kıskandım

Takvimler, 1980 yılını gösteriyordu... Sinema salonlarına öyle bir film geldi ki sadece o yıl konuşulmakla kalmadı bir değil birkaç neslin hafızasına kazındı. Nasıl öyle olmasındı ki!

Yaşıyla kucaklaştı, estetik yaptırmayı bıraktı: Aynaya bakınca başka birini görmekten çok korkuyorum

Gösteri dünyasındaki kariyeri en uzun oyunculardan biri Brooke Shields olsa gerek... Daha bir yaşında bir bebekken reklamlarda oynamaya başlayan yıldız isim 11 yaşından beri de filmlerde ve dizilerde yer almaya devam etti. Üstelik onun adı her zaman sadece sinemanın değil dünyanın en güzel kadınlarından biri olarak anıldı.

Yıllarca aynada kendi yüzüme bakamadım... Ancak hamile kalınca ne kadar güzel olduğumu fark ettim

Kocaman mavi gözler... Sanki kalemle özenilerek çizilmiş gibi görünen bir burun ve dudaklar... Eşine benzerine az rastlanır yüz hatları... Birçok kişinin "sanat eserine" benzettiği bu görüntüyü çevreleyen koyu renk dalgalı saçlar... İşte ünlü oyuncunun bu özelliklere sahip yüzü, 20 yıl boyunca "güzelliğin simgesi" olarak görüldü. Hemen belirtelim ilerleyen yaşında bile hala güzelliği uçup gitmiş değil.

'22 yıl göz açıp kapayıncaya kadar geçti': Onsuz olamayacağını ayrılınca anladı: Muhafızım benim!

'Bugün evleneli 22 yıl oldu... Bazen sonsuzluk, göz açıp kapayıncaya kadar geçmiş gibi geliyor. Çıldırtmayı isteyeceğim başka kimse yok... Ve tarafından çılgına çevrilmeyi isteyeceğim. Sevmeyi ya da sevilmeyi isteyeceğim başka birisi yok. Bu uzun sürecin içindeyim. Sen benim muhafızımsın"...

Usulca 'Bu, ilk öpüşme sayılmaz' dedi... Gençtim, saftım... Onlara güvendim

"Ben o zamanlar henüz 27 yaşındaydım ve kendi adıma oldukça saftım. Elbette bugün olsa bu filmin çekilmesinin imkanı yoktu. Zaten bunu yapmamalıyız. Ama ben o filme dünyanın önde gelen yapım şirketlerinden biri tarafından davet edildim. Birlikte çalıştığım insanların konuyu hassas bir şekilde ele alacağına inandım."

Kocamdan boşanmak beni baskıcı annemden de kurtardı!

1980'lerde ve 90'larda gençliklerini yaşayan sinema ve magazin meraklıları onu çok iyi hatırlar. Koyu renk saçları, aynı renkte kalın kaşları, pırıl pırıl mavi gözleri ve sanki çok usta bir sanatçının hayal gücünden çıkmış gibi görünen kusursuz burnu ve dudaklarıyla güzelliğin yaşayan bir simgesiydi.

İtirafları bitmek bilmiyor: Annem, benim erkek arkadaşlarımla flört ederdi

Gösteri dünyasının ünlülerinin sıradan hayatlar yaşamadığını biliyorsunuz değil mi? Elbette istisnalar vardır ama aile ilişkileri bile normalden çok farklı. Özellikle Hollywood'da! Üstelik bu durum sadece bu ünlülerin aşklarıyla, evlilikleriyle sınırlı değil. Kimi zaman anne ve babalarıyla, kimi zaman da kendi çocuklarıyla ilişkileri bile bambaşka.

'O kadar uğraşıp anne oldum ama bebeğimin yüzüne bile bakamıyordum'

Biliyorsunuz zaten değil mi? Bir evlat öyle kolay büyümüyor. Hele anneyseniz! Onu tam dokuz ay boyunca, canınızın bir parçası gibi kendi bedeninizde taşıyorsunuz. O daha sağlıklı olsun diye kendi sağlığınıza ve yaşam tarzınıza özen gösteriyorsunuz. Ama tabii ki o bebek dünyaya geldikten sonra bu macera bitiyor, bir yeni sayfa açılıyor. Hem de ömür boyu hiç kapanmayacak bir sayfa.

40 yıl önce yaşadıklarını anlattı: Giyinmeden odadan fırladım, sevgilim elinde yorganla arkamdan koştu!

Gösteri dünyasının ünlülerinin yıllar öncesine ait itirafları belli ki çok ilgi çekiyor. Hele bu itirafları yapanlar, spot ışıklarının altındaki o dünyada iz bırakanlar olduğunda. Üstelik bir zamanlar kapalı kapılar ardında tuttukları özel hayatlarına dairse anlattıkları. İşte bunun son örneklerinden biri de neredeyse bir aydır yaşanıyor. Üstelik o ünlünün ağzından çıkan her kelime, son yılların moda deyimiyle "olay oluyor."

Oyuncu olmaya annesi zorlamış: Çıplak sahnede oynamam gerekse onu bile kabul ederdi

Bir anne ya da baba çocukları için neleri göze alır? Kendi yemez ona yedirir, giymez giydirir. Kendi zevklerinden, yapmak istediklerinden vazgeçer. Hatta yeri geldiğinde çocuklarının yaşaması için kendi hayatını bile feda eder. Öyle değil mi? Yani bu, genel olarak kabul edilen bir davranış kalıbı.

Ünlü oyuncu, emekli olunca yerini kızına bırakacak: Yüzünde annesinin güzelliğinden izler var

1980'ler ve 90'lı yıllar boyunca "güzellik" denildiğinde akıllara ilk anda tek bir isim gelirdi. Nasıl gelmesin ki? Hollywood standartlarına göre bile uzun bir boy, orantılı vücut hatları, ışıl ışıl bakan mavi gözler, sanki bütün kusurları, silinip düzeltilip yeniden çizilmiş gibi görünen yüz hatları ve bu güzel yüzü çevreleyen koyu renk, dalgalı saçlar.

Kızı sordu, ünlü yıldızın omuzları düştü: Ama anne, bu çocuk istismarı! Benim yapmama izin verir miydin?

O aslında çocuk denilecek yaşta, hem o dönemde eşine rastlanmayacak güzelliğiyle hem de rol aldığı filmlerdeki cüretkar sahnelerle bir anda yıldız olmuştu. Sonra geçen yıllar içinde büyüdü ve genç kız oldu. Kariyerinin o sürecinde de yine bir yandan simge haline gelen güzelliğiyle diğer yandan da kamera karşısında canlandırdığı cüretkar karakterlerle hep kendinden söz ettirdi.

Acı gerçeği yıllarca gizlemişti... Brooke Shields gözyaşlarıyla anlattı: Hayatımı karartan o adama mektup yazdım!

Hollywood’a çocuk yıldız olarak adım attığı günden beri adını herkes ezberlemişti. Yıllar boyunca gösteri dünyasının gelmiş geçmiş en güzel kadınlarından biri sayıldı. Daha bir yaşında bir bebekken geçtiği kameraların karşısında 57 yıl geçirdi. Yaşamının en korkunç detaylarını ise yakın zamanda yayınlanacak, şimdiden çok ses getiren belgeselde anlattı.

Yıllarca gizlediği tacizi ilk kez anlatmıştı: Kızlarım deliye döndü

Aslında en parlak dönemini yaşadığı günlerin üzerinden çok zaman geçmiş olsa da ünlü oyuncu son dönemde yine eskisi gibi gündemin ilk sıralarında. Hangi gazeteyi ya da internet sitesini açsanız, hangi TV kanalına ya da sosyal medya ortamına baksanız o yıldızın güzel yüzünü görebilirsiniz. Bunun bir nedeni var elbette... Hem de önemli bir nedeni.

Annesine para verip 'Bu bebeği aldır' demişlerdi

Sinemanın neredeyse 30 yılı aşkın bir dönemine damga vuran oyuncunun annesi, yıllar önce babasının ve onun ailesinin söylediğini yapsaydı bizim onu hiç tanıyamayacağımızı, sinema seyircisi olarak böyle bir güzellikten mahrum olacağımızı biliyor muydunuz? İlk anda kulağa tuhaf gelse de işin aslı bu.

Belgesele sadece iyi şeyleri seçmiş olsaydım samimiyetsiz olurdu

Henüz 12 yaşındayken 1978 yapımı “Pretty Baby” filmiyle uluslararası şöhretin yolunu açan ve lakabını da oynadığı filmden alan Brooke Shields’in yaşamı belgesel oldu. Shields’ın çocukluğundan genç kadınlık yıllarına kadar Amerika sinemasının kendisine yaşattığı sömürge ve baskıları anlatan belgesel, aynı zamanda Brooke’un menajerliğini yapan annesiyle karmaşık ilişkisine de odaklandı. 2023’te beyazperdede gösterilecek olan “Pretty Baby: Brooke Shields” adlı belgeselin vizyon tarihi ise henüz belirlenmedi. Belgeseli dünyaca ünlü oyuncu Brooke Shields, yönetmen Lana Wilson ve yapımcı George Stephanopoulos, Hürriyet Kelebek’e anlattı.

Belgesele sadece iyi şeyleri seçmiş olsaydım samimiyetsiz olurdu

Henüz 12 yaşındayken 1978 yapımı “Pretty Baby” filmiyle uluslararası şöhretin yolunu açan ve lakabını da oynadığı filmden alan Brooke Shields’in yaşamı belgesel oldu. Shields’ın çocukluğundan genç kadınlık yıllarına kadar Amerika sinemasının kendisine yaşattığı sömürge ve baskıları anlatan belgesel, aynı zamanda Brooke’un menajerliğini yapan annesiyle karmaşık ilişkisine de odaklandı. 2023’te beyazperdede gösterilecek olan “Pretty Baby: Brooke Shields” adlı belgeselin vizyon tarihi ise henüz belirlenmedi. Belgeseli dünyaca ünlü oyuncu Brooke Shields, yönetmen Lana Wilson ve yapımcı George Stephanopoulos, Hürriyet Kelebek’e anlattı.

Bugün olsa çocuk istismarı denilirdi: Bana hep çok güzel olduğumu söylediler, bu benim yüreğimi yaktı

Zaman değişiyor, zamanla birlikte sanat ve sanat dallarındaki ifade biçimleri de değişiyor elbette. En çok görselliğe dayanan sanat dallarından biri belki de birincisi olan yedinci sanat da değişimden nasibini alıyor. Bundan 20 ya da 30 yıl önce bir film setinde, kamera karşısında gerçekleştirilen bazı sahneler aradan geçen uzun zamana rağmen masaya yatırılıp tartışılıyor. Günümüzün değer yargılarıyla bakıldığında da kelimenin tam anlamıyla tüyler ürperten hatta düpedüz suç teşkil eden  bir hale dönüşüyor.

Gencecik yaşında sinemada şöhreti bulmuştu: Sevgilisi 'çocuk yapalım' deyince evinin kadını oldu

Son dönemde 1980'lerde yıldızı parlayan oyunculardan biri olan Brooke Shields gündemin ilk sıralarında. Ona henüz 12 yaşında küçücük bir çocukken şöhretin kapılarını ağırlayan Pretty Baby (Güzel Bebek) ve The Blue Lagoon (Mavi Göl) ile ilgili açıklamaları bir yana 20'li yaşlarındayken uğradığı tacizi ilk kez itiraf etmesi diğer yana. Ama şöhreti bulduğu dönemde tıpkı onun gibi ünlü olan bir meslektaşı daha vardı.

Uğradığı tacizi yıllar sonra ilk kez anlattı: Kapı açıldı, içeri girdi ve çıplaktı... Ne yapacağımı bilemedim

Dışarıdan bakıldığında özenilecek kadar kusursuz bir hayat onunki. Tanrı vergisi eşsiz bir güzelliğe sahip olarak dünyaya geldi. Daha küçücük yaşında gösteri dünyasına adım attı ve hâlâ hafızalardan silinmeyen filmlerde kamera karşısına geçti. Çok konuşulan aşklar yaşadı, ilki başarısızlıkla bitse de ikincisi mutlu bir şekilde süren bir evliliği var. Kendisi gibi güzel iki tane kız çocuğu sahibi oldu. İlerleyen yaşına rağmen kariyerini sürdürüyor.

Yıllar geçti 'Güzel Bebek' efsanesi bitmedi: Annesi birbirimiz için aşka düşmemizi bekledi

Tüm dünya onu küçücük bir çocukken tanıdı... En dikkat çeken yanı da çarpıcı güzelliğiydi. Küçücük bir çocukken bile bu özelliği hep ön plana çıkıyordu. Bu durum da aslında oyuncu olmak isteyen ama bunu yapamayan annesinin, kendi hayallerini onun üstünden gerçekleştirmesine neden oldu. Daha 11 yaşındayken annesinin desteğiyle modellik yapmaya başladı. Bir sabun reklamında oynadı. Sonra da aradan geçen bunca yıla rağmen hala tarihin tozlu sayfaları arasına gömülmemiş olan hatta durup durup yeniden gündeme gelen tartışmalı filmde oynadı.

55 yıl sonra açılan dava tartışma yarattı: Reşit olmayan başka oyuncuların filmleri de gündeme geldi... 'İlk günümde sevişme sahnesinde oynadım'

Olivia Hussey ve Leonard Whiting'in 1968 tarihli 'Romeo ve Juliet'le ilgili olarak Paramount'a açtığı dava, sinema ve dizi sektöründe henüz reşit olmamış oyuncuların rol aldığı cinsellik içeren diğer yapımların da tartışılmasına neden oldu. Soru işareti yaratan yapımların arasında son 50 yılın en fazla izlenen, en beğenilen dizileri ve filmleri de var. Onlara da dava açılabilir mi?

Bir kaza olmasın diye saçımı göğüslerime bantladılar

Takvimler 1980 yılını gösteriyordu... Bir film, sinema salonlarına konuk oldu. Belki bu kadar ilgi göreceğini, hatta birkaç kuşağın hafızasında yer edeceğini o zamanlar kimse tahmin bile etmiyordu. Ama işler tam da öyle yürüdü. Film, Büyük Okyanus'un kuzeyinde bir adada mahsur kalan ergenlik çağındaki iki gencin hikayesini beyaz perdeye taşıyordu. Seyirci; yaklaşık iki saat boyunca, adanın tropikal ortamında büyüyen, aşkı, cinselliği ve ruhsal gelişimi birbirlerinden başka kimse olmadan keşfeden bu iki gencin izini sürüyordu. Sonradan benzer örnekleri de çekilen film, büyük sükse yaptı. Bunun en önemli nedeni gencecik kadın yıldızın büyüleyici güzelliğiydi. Çocukluğundan beri kamera karşısında olan oyuncu, zaten kısa bir süre sonra "güzelliğin sembolü" olarak anılmaya başladı. Bu unvanını da çok uzun süre korudu.