Orhan Duru’nun öykünün karnına bastırdığı yer, anlatma iştiyakına açık olan noktadır. Söylen, anlatı, hikâye, kıssa, masal, vahiy, destan onu dinleyecek bir kulağa odaklanır. Çok eski olanla çok yeni olanın çatıldığı yerde öykünün canlandığını görürüz.
#Yoksullar Geliyorİyi bir yazar ve yayıncı olan Ferit Edgü yayıncılığa İlhan Berk’in şiir kitabı ‘Atlas’ı yayımlayarak başlar. Bodrum’da otururken ziyaretine gelen Berk’in “Kim yayımlayacak?” sorusuna “Kimse yayımlamazsa ben yayımlarım” yanıtını vermesiyle Ada Yayınları’nın ilk tohumu atılmış olur.
#Ferit EdgüÇağdaş Tük resim sanatının öncülerinden olan sanatçı, yaşamının büyük kısmını yurtdışında geçirmiştir. Bundan dolayı Türkiye’de olduğu kadar Avrupa’da da kendi dallarında tanınmış sanatçı ve aydınlarla tanışıp dostluklarını pekiştirme olanakları bulmuştur. Akademik bir eğitim almamasına rağmen birçok konuda kendisini geliştirmiş ve düşüncelerini açıkça söylemekten geri durmamıştır. Siyasi görüşleri dolayısıyla dönemin yönetimleri tarafında soruşturmalara maruz kalarak Anadolu’da sürgün dönemleri yaşamıştır.
6 Şubat depremleri nedeniyle bu yıl ülkece yastaydık. Yaza doğru canlanmaya başlayan kültür-sanat ve spor etkinliklerinde bir arada olmak bir nebze de olsa iyi geldi. Sinemaya gittik; ‘Hayat’, ‘Tanrının Unuttuğu Yer’ gibi başyapıtları izledik. Konserlere, festivallere katıldık; Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için özel bir şov hazırlayan Edis’le coştuk. Tiyatroyu da ihmal etmedik, Haluk Bilginer ve Zuhal Olcay’ın 20 yıl sonra ‘Kel Diva’da buluşmasına tanık olduk. Brieflyart’taki sergisini gezerken değerli sanatçı Şenol Yorozlu’nun kısa bir süre sonra aramızdan ayrılacağı aklımıza bile gelmedi. Canımız evde oturmak istedi, açtık Murathan Mungan’ın ‘995 km’sini okuduk, Mert Demir’in ‘Ateşe Düştüm’ şarkısıyla hüzünlendik. Akşam olunca Gallada’da güzel bir yemek yiyip arkasından Frankie’de müzik dinledik. İstanbul Modern’in önünden geçerken Renzo Piano imzalı binasını hayranlıkla inceledik. Bu arada spordaki başarılarımız bizi mutluluktan ağlattı. Antalya yine tatil için ilk tercihimiz oldu. Barbie çılgınlığı modayı esir alırken herkesin dilinde iklim değişikliği vardı… Ve elbette bir de şu soru: “Yapay zekâ dost musun, düşman mısın?”
#Melis YılmazDaha sonbaharın serinliğini hissetmeden haberleri duymaya başlamıştık. Yepyeni sergiler, konserler, festivaller, oyunlar, filmler ve kitaplar yoldaydı. Eylül ayının gelmesiyle birlikte kültür ve sanat dünyası da sezonu açtı, birbirinden güzel etkinliklerin, yayınların tarihi belli oldu. İçlerinden kaçırmamamız gerekenleri derledik.
#EylülBugün Lozan Antlaşması’nın 100’üncü yıldönümü. Antlaşma, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu belgesidir. 100. yılında tekrar görüşme diye bir şey yoktur. Lozan ebedidir. Bugün Lozan üzerinde zafer mi mağlubiyet mi kavgası yapılıyor. Bu boş ve art amaçlı bir kavgadır. Hukuki vesikalar mesnetsiz tarih kavgalarına alet edilemez. Şüphesiz ki Lozan bir vesika olarak tarafların riayet ettiği, bu bölgedeki barışı ve hâkimiyeti tanıyan önemli bir girişimdir. Bu niteliğin herkesçe böyle bilinmesinde fayda vardır.
#Lozan Antlaşmasıİrlandalı yazar Audrey Magee’nin ‘Koloni’si dil, kültür ve hafıza savaşları üzerinden hem sömürgeciliğin neden olduğu kötülüklere hem de geleneklerin barındırdığı tehlikelere açılan kapsamlı bir hikâye. Magee, emperyel kültürle sömürge kültürü arasındaki çatışmayı sınıflar, kültürler, cinsiyetler arasındaki gücün doğası ile birlikte tartışıyor. Yakıcı meseleleri ele almakla birlikte ‘Koloni’ canlı görüntüler ve etkili diyaloglardan oluşan, edebiyat tadı veren, sürükleyici bir roman.
#KoloniAlfa Yayınları’nın yeni edisyonu sayesinde Michael Dibdin’in yeni bir ‘Komiser Zen’ macerasını daha okuma fırsatı bulduk; ‘Ölü Lagün’ hem Zen dizisinin dördüncü kitabı hem de yazarın bütün eserleri arasındaki en başarılı üç romanından biri. ‘Zen’ polisiyeleri, ‘Siyasi polisiye nedir?’ sorusuna net bir yanıt veriyor.
#Michael DibdinBir organizmanın genetik haritasını çıkararak onunla ilgili tüm sırlara erişebileceğimizi düşünürdük ancak bugün bilim bunun yeterli olmadığını söylüyor. Biyolojinin ötesine geçen epigenetik, kalıtımın çevresel boyutları olduğunu; geçmiş kuşakların yaşadığı acıların, savaşların, göçlerin gelecek nesiller üzerinde tahribat yaratabileceğini anlatıyor. Yakın zamanda epigenetik konusunda çıkan iki kitabın yazarları biliminsanı Nessa Carey ve moleküler biyolog Prof. Dr. Korkut Ulucan’la konuştuk.
#DNAFıstık Ahmet Tanrıverdi’nin kaleme aldığı ‘Hafıza Çekmecemde Biriktirdiklerim’, adada yaşamış efsane isimlerden yaz akşamları sofralarda çınlayan kahkahalara, leziz pavuryadan ışıltılı plajlara, ‘adanın ada olduğu dönemleri’ anlatıyor.
#Hafıza Çekmecemde Biriktirdiklerim