Zamanı geldi...

Güncelleme Tarihi:

Zamanı geldi...
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 30, 2004 00:00

ADALET ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) Türkiye-İran ilişkilerini geliştirmek istediğini, bu partinin önde gelenlerinden Murat Mercan, iktidara gelişlerinin ilk haftasında çok açık bir şekilde ifade etmişti.Gerçekten AKP iktidarı, ilan ettiği politikaya sadık kaldı.Ama istediği noktaya bir türlü ulaşamadı.Nitekim Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İran’a yaptığı resmi ziyareti izleyen arkadaşımız Turan Yılmaz, Erdoğan’ın İran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi’ye, ‘Un, şeker, yağ var. Niye helva yapamıyoruz anlamıyorum, herhalde aşçı olmadığı için’ diyerek sitemde bulunduğunu bildiriyor.Harrazi de İran yönetimindeki çok başlılığı ima ederek, ‘Hayır tam tersine, çok fazla aşçı işe karıştığı için helva olmuyor, yemek tuzlu çıkıyor’ demiş.Harrazi’nin gerçeğin bir kısmını ifade ettiği kuşkusuzdur. Ama asıl tayin edici gerçek, İran’ın ‘Türkiye’ kompleksinden kurtulmaktaki zorluğudur. Bu gerçek Osmanlı döneminde böyle idi. Humeyni devriminden önce yani Şah zamanında da (Baba Rıza Şah ile Atatürk dönemi hariç), aynen böyleydi. Ona Humeyni, bir de ‘ideoloji’ ve ‘rejim’ kavgası ekledi. Bu amaçla İran ajanları Türkiye’de çok cinayet işledi. Amacı İran rejimini Türkiye’ye ihraç etmekti.Ama artık iki ülkenin bunları geride bırakıp samimi bir işbirliğine başlaması zamanı -çevredeki gelişmelerin de zoruyla- geldi.Kaldı ki şimdi Türkiye’nin İran’laşacağını ileri süren dahi yok. Ama İran’ın bir aşamada Türkiye gibi laikliği kabul etmesi ise onların sorunu.Başkası da zaten olamaz. Çünkü Türkiye modeli özgürlükle örtüşüyor. Oysa İran modeli özgürlükle tepişiyor.Ancak şimdi yeni etkenler söz konusu. O nedenle işbirliği vaktinin geldiğini galiba onlar da anladı.Nitekim Başbakan Erdoğan’ın gezisine dair haberler, İran’ın ‘PKK/KONGRA-GEL/KADEK’in ‘terör örgütü’ olduğunu resmen kabul etmeye karar verdiğini bildiriyor.Oysa aynı İran, 1998’den beri iki ülke arasında sürdürülen ve dört ayda bir yapılan ‘Güvenlik Toplantılarını’ 2002 sonlarından itibaren kesintiye uğratmıştı. Dahası, PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmesi için yıllardır yapılan talepleri geri çevirmişti.Erdoğan’ın bu gezisinin ‘Kuzey Irak’taki gelişmeler’ karşısında iki (Suriye ile birlikte üç) ülke arasında işbirliği oluşturmayı amaçladığı herkesin bildiği bir sırdır. Bu konuda İran’ın vereceği destek, kanımızca Erdoğan’ın örneğin ‘İran’dan alınan doğal gaz fiyatının aşağı çekilmesi’nden çok daha önemlidir.Kaldı ki bu işbirliği sadece Türkiye açısından değil İran ve Suriye yönünden de hayati derecede önemlidir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!