Yunan gazetesi: Dursun KarataÅŸ Atina'da

Terör örgütü DHKP-C lideri Dursun KarataÅŸ'ın yılın büyük bölümünü Atina'da geçirdiÄŸi ve ÅŸu sıralarda da Atina'da bulunduÄŸu öne sürüldü.Atina'da yayımlanan hükümet yanlısı To Vima gazetesi, ''Sonradan DHKP-C adını alan Dev-Sol ve diÄŸer Türk ve Kürt örgütlerinin'' Yunan terör örgütleriyle baÄŸlantısına iliÅŸkin Yunan güvenlik birimlerini kaynak gösterdiÄŸi bir haber yayımladı.  KarataÅŸ'ın Atina'da baÄŸlantıları olduÄŸunu ve yılın büyük bölümünü Yunanistan'ın baÅŸkentinde geçirdiÄŸini öne süren To Vima, Avrupa istihbarat servislerinin Atina'yı DHKP-C'nin lider kadrosunun Yunanistan'a taşınma hazırlığında oldukları yolunda uyardığını belirtti.  Yunan güvenlik birimlerinin 12 Eylül 1980 sonrası Yunanistan'a gelen Dev-Sol üyelerini yakından izlediklerini belirten gazete, ''Lavrion kampında Dev-Sol ile PKK arasında darp ve yaralamalara kadarvaran boyutta çekiÅŸme yaÅŸandı. Dev-Sol aynı zamanda silahlı mücadele yürüten Yunan terör örgütleri 'Devlete Karşı DireniÅŸ' ve 'ELA' (Devrimci Halk DireniÅŸi) ile iliÅŸki kurdu. Dev-Sol'un 17 Kasım ile baÄŸlantısı konusunda ise güvenlik birimlerinin elinde saÄŸlam bilgi yok'' diye yazdı.  Yunan terör örgütleri ile Dev-Sol'un iliÅŸkileri alanında halen ülke genelinde, 17 Kasım terör örgütünün önemli üyelerinden birisi olduÄŸu gerekçesiyle aranan Dimitris Kufodinas'ın rol oynadığının sanıldığını kaydeden To Vima, Yunan polisinin bu nedenle, ilk isminin kısaltılmışı olan ''Miço'' adıyla tanınan Kufodinas'ın yakalanmasının,Türkiye'nin Atina BüyükelçiliÄŸi Basın AtaÅŸesi Çetin Görgü'nün 1991 ve Büyükelçilik MüsteÅŸarı Haluk SipahioÄŸlu'nun 1994 yılında ÅŸehit olmalarıyla sonuçlanan saldırılara ışık tutacağına inandığını vurguladı.  To Vima, Dev-Sol ile 17 Kasım iliÅŸkisinin öğrenilmesinin özellikle SipahioÄŸlu cinayetinin aydınlanmasına baÄŸlı olduÄŸunu, çünkü bu suikastın Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki PKK destekçisi Yorgiyadis'in öldürülmesine misilleme olarak gerçekleÅŸtirildiÄŸi kanısının hakim olduÄŸunu savundu.  Dev-Sol'un 1988 yılında ''Devlete Karşı DireniÅŸ'' örgütünün kurucusu Hristos Çuçuvis'in ölümünden sonra PKK ile iyi iliÅŸkiler kurduÄŸunu kaydeden To Vima, Fransız istihbarat servislerinin, Atina'daki Dev-Sol üyelerinin, 90'lı yılların başında, Fransız ''DoÄŸrudan Eylem'' (Action Directe) örgütünün misafiri olarak Fransa'da, 1990 öncesi PKK üyelerini de eÄŸiten ''Remi '' adlı terörist tarafından eÄŸitildiklerini bildirdiklerini yazdı.       UYUÅžTURUCU KAÇAKÇILIÄžI     Bu arada, DHKP-C'nin Yunanistan'da Türk Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı'na (MÄ°T) göre 250, Yunan Gizli Servisi'ne (EYP) göre ise 100 üyesinin bulunduÄŸunu kaydeden To Vima, terör örgütünün uyuÅŸturucu kaçakçılığından büyük paralar kazandığını belirtti.  Yunan istihbarat servislerinin hazırladığı raporların, örgüt üyelerinin özellikle 80'li yılların sonunda uyuÅŸturucu kaçakçılığından kazandıkları paralarla lokantalar ve maÄŸazalar açtıklarını gösterdiÄŸini kaydeden To Vima, örgütün bir de yat satın aldığını yazdı. To Vima, Necdet adıyla bilinen bir örgüt üyesinin örgütün bu faaliyetlerini yürütürken yakalandığını ve Patras cezaevinde yattığını da kaydetti.  Atina yakınlarındaki Rafina adlı kıyı kasabasında 1985 yılında Liman Müdürlüğü'nden çalınan silahlar konusuna da deÄŸinen To Vima, ''Bu soygun Devlete Karşı DireniÅŸ örgütünün hesabına yazıldı, ama Türkpolisi çalınan 2 silahın Dev-Sol'un elinde olduÄŸunu söylüyor. Rafina'daki soygunda çalınan silahlar arasında bir Uzi marka makinalı tabanca da vardı, 17 Kasım'ın Atina'nın Patission semtindeki hücre evinde de bir Uzi ele geçirildi. Bu silahla ilgili balistik inceleme raporu henüz hazırlanmadı, ancak bu Uzi Rafina'dan çalınan silah ise ilk kez Dev-Sol'un Yunanistan'daki terör faaliyetleriyle baÄŸlantısına iliÅŸkin ciddi bir kanıt ele geçirilmiÅŸ olacak'' dedi.       17 KASIM'IN LÄ°DERÄ° TÃœRK VE KÃœRT ÖRGÃœTLERLE Ä°LÄ°ÅžKÄ°DE     Öte yandan, To Vima, polis tarafından geçen PerÅŸembe günü yakalanan 17 Kasım'ın lideri Aleksandros Yotopulos'un 1989 yılında Avusturya'nın baÅŸkenti Viyana'da ''Türk ve Kürt örgütleriyle'' baÄŸlantı kurduÄŸunu öne sürdü.  Yotopulos'un bu örgütlerin temsilcilerine iÅŸbirliÄŸi teklifinde bulunduÄŸunu, hatta birkaç ''hedefi'' üstlenmeyi önerdiÄŸini savunan To Vima, ''Viyana'daki Türk ve Kürt örgütlerinin önemli bir bölümü Yotopulos'un önerilerini Yunan gizli servislerinin bir oyunu olduÄŸu inancıyla kabul etmediler ve konuyu kapattılar. Yunan güvenlik birimleri, o dönemde 17 Kasım ve ELA'nın Dev-Sol ile iliÅŸki kurmakta ısrarlı oldukları görüşündeler'' ifadelerine yer verdi. Â