Yorgo'nun sorduğu ilginç soru

Güncelleme Tarihi:

Yorgonun sorduğu ilginç soru
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2003 00:00

GEÇEN pazar günü Radikal Gazetesi'nin Atina Temsilcisi Yorgo Kirbaki'nin yazısında ilginç bir soru vardı.Yorgo, önce özetle şu gözlemi yapıyor:‘‘Kıbrıs'ta barış gösterileri sadece Kuzey'de yapılıyor. Buna karşılık Güney'de barış mitingleri yok.’’Bu gözlemden sonra mealen şu soruyu soruyor:‘‘Barış iki yanlı bir eylemdir. Acaba barışı sadece Türk tarafındaki insanlar mı istiyor?’’Bence bu soruyu hepimiz sormalıyız.Kıbrıs'ta bir çözümü ben de gönülden istiyorum.Denktaş'ın bağnaz bazı duruşlarını ben de eleştiriyorum.Ama doğrusu, Kıbrıslı bazı Türklerin Türkiye'ye karşı tavırlarını da içime sindiremiyorum.Yine aynı soruya dönüyorum.NEDEN ORADA YOKBarış iki yanlı bir eylem olduğuna göre, bu gösterilerin sadece Türk tarafında yapılması ilgi çekici değil mi?Bir adım daha ileri gideceğim.Güney'de bana göre çok kötü bir senaryo uygulamaya kondu.Kıbrıs Türklerini kışkırtarak, Yeşil Hattı geçmeleri ve böylece buna ‘‘Avrupa'nın son Berlin duvarı yıkıldı’’ görüntüsü vermek istiyorlar.Bu kafayla barış olmaz.Çünkü o duvar Berlin duvarı değil, adanın Türk nüfusunu neredeyse bir jenositten koruyan insanlık duvarıydı.Genç kuşaklar bunu yaşamadıkları için anlamıyor olabilir.Ama daha bundan birkaç yıl önce Avrupa'nın göbeğinde, bu yüzyılın en kanlı etnik savaşlarını yaşadığımızı unutmamamız da gerekir.BU FORUMA DİKKATBununla birlikte bir çift sözüm de Sayın Denktaş'a var.Denktaş, birçok Türk gibi benim için de gerçek anlamda efsanevi bir Türk büyüğüdür.Onun mücadeleci ve müzakereci karakteri beni hep etkilemiştir.Ne zaman konuşsam kendisinden etkilenirim.Ama artık onun da daha uzlaşmacı bir tutuma girmesinde yarar var.Diyeceğim, Kıbrıs Türkü'nün gerçeği, ‘‘Ne olursa olsun bu duvarı yıkalım’’ diyen zihniyetle, Denktaş'ın bu davayı getirdiği nokta arasında bir yerde olmalıdır.Hem KKTC, hem Türkiye, Annan Planı konusunda müzakereye açık ama daha yapıcı bir siyaseti belirlemelidir.O nedenle bu tartışmayı, ‘‘Kahrolsun Denktaş’’ ile ‘‘Yaşasın Denktaş’’ arasında sıkıştığı dar alandan çıkarmamız gerekiyor.Önümüzde bunun için güzel bir fırsat var.Bahçeşehir Üniversitesi yarın Klassis Golf Otel'de bir Kıbrıs Forumu topluyor.Katılacak kişilere baktım.Çok ilginç bir katılımcı çeşitliliği var.Mesela, Dışişleri'nin bana göre çok genç ve en verimli yaşlarında emekli ettiği veya ayrılmasına neden olduğu çok başarılı eski büyükelçi ve diplomatlar.DİPLOMAT VE KOMUTANİlter Türkmen, Özdem Sanberk, Gündüz Aktan, Yalım Eralp, Hüseyin Çelem, Mehmet Ali Bayar bunlar arasında.Armağan Kuloğlu, Şadi Ergüvenç, Atilla Kıyat, Yüksel Önel gibi emekli komutanlar da listede yer alıyor.Siyaset bilimi alanında başarılı çalışmaları olan öğretim üyeleri var.Foruma katılan üniversite yelpazesi de geniş. ODTÜ, Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Beykent Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi'nden öğretim üyeleri çalışmalara katılacaklar. Bu öğretim üyeleri arasında Başbakan Abdullah Gül'ün dış politika danışmanı Ahmet Davutoğlu da var.Forumda beş ayrı çalışma grubu oluşturulacak.AKIL VE DUYGUBen bu foruma çok önem veriyorum.Ve buradan Türkiye'nin politik yaklaşımına yön verebilecek sonuçlar çıkabileceğine inanıyorum.O nedenle bu forumu çok yakından izleyeceğim.Siyasi partilere de bu foruma birer temsilci gönderip izletmelerini tavsiye ederim.Çünkü Türkiye'nin Annan Planı üzerinde çok yönlü ve ciddi bir alternatif önermesi gerekiyor.Bunu yapmadan sadece ‘‘Yaşasın’’ veya ‘‘Kahrolsun’’ diye bağırırsak, bu Kıbrıs Türkü'nü ve Türkiye Türkü'nü bölmekten başka bir işe yaramaz.Artık aklımızı, duygularımızın önüne geçirme zamanı geldi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!