Yok olan tarih

Güncelleme Tarihi:

Yok olan tarih
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 1999 00:00

Haberin Devamı

Istanbul'un tarihi dokusunda cesmelerin cok onemli bir yeri vardir. Ancak cesmelerin hali icler acisi. Sehirde kalan 800 dolayindaki cesmeden yuzde 95'inin suyu akmiyor. Bu cesmelerin yuzde 90'i restorasyona muhtac. Tahrip olan cesmelerin son ornegi, Emirgan Sirin Sokak'taki tarihi cesme.

Emirgan, Sirin Sokak'ta sali gunleri Resitpasa Pazari kurulur. Bu pazarin bir ucu Sirin Sokak'in ortasindaki meydanda biter. Bu kucuk sirin meydanin ortasinda da eski guzel bir cesme vardir. Mermer kurnali, cok eskiden kalma, guzel bir cesme. 1876 yilinda yapilma. Taksim suyu akiyor. Mahalledeki eski insanlarin bin bir turlu hatiralari ile yuklu cok guzel bir cesme. Birkac ay evvel, meydanda acilmis ama kapatilmamis bir cukuru son anda gorup aniden direksiyon kiran bir agir vasita bu cesmeye carpti; cesme paramparca oldu.

Olaydan iki ay once buradan gecen Emirgan Muhtari Baki Kizginkaya bu cesmenin resmini cekmis; sanki icine dogmus gibi. Muhtar konuyla ilgili konusmamiz sirasinda Boyacikoy yokusunda Kanlikavak suyunun aktigi cesmenin iki yil once Sabanci tarafindan restorasyonu yapilip yenilenerek acildigini vurguluyor. Bir de Emirgan korusunun, Resitpasa kosesinde yine Sabanci tarafindan yaptirilmak istenen cesmenin burokratik engeller yuzunden yapilamadigini soyluyor.

Cesmenin son durumu ile ilgili yapilan arastirmalarda ISKI Vakif Su Genel Mudurlugu su bilgiyi veriyor: Yeniden insa calismalari icin Anitlar Kurulu projeyi onaylamis. Restorasyona yakinda baslaniyor.

Sirin Sokak'taki cesme Osmanli dan gunumuze bin bir guclukleri asarak gelen 800 cesmeden biri. Cok uzun olmayan bir sure oncesine kadar bu sayi uc bindi.

Nasil azaliyorlar?

Cesmelere yapilan cesitli tahribatlari soyle aciklayabiliriz: Oncelikle yeni yollar acilirken ya da genisletilirken tarihi cesmeler karsimiza birer engel olarak cikiyor. Cesmeleri ya tamamen ortadan kaldirip yok ediyoruz ya da baska bir bolgeye tasimak uzere yerinden sokuyoruz. Tabii ki bu sokulme sirasinda kimi yerleri kiriliyor, kayboluyor, hatta kimi zaman calindigi bile oluyor. Tarihi cesmelerin basina gelen bir baska olayda asfaltlama calismalari sirasinda meydana geliyor. Kimi zaman asfaltlar ust uste dokuluyor. Hatta neredeyse her zaman ust uste dokuluyor. Boylece yeni yollar yapilirken yolun zemini de gittikce yukselmeye basliyor. Son 40-50 yildir devam eden bu uygulamalar yuzunden Istanbul'un pek cok semtinde zemin neredeyse metrelerce yukselmis bulunuyor. Bu uygulama yol kenarindaki cesmeleri de olumsuz etkiliyor. Gunumuzde 300 civarinda cesme bu nedenle yuzeyden 1 ila 2 metre asagida kalmis durumda.

Suyu akan cesmeler bolge sakinleri, mahalleli tarafindan korunurken suyu akmayan cesmeler neredeyse cezalandirilip buyuk bir tahribata ugruyor. Cesmelerin uzerine cesitli ilan ve sloganlar yaziliyor, afisler yapistiriliyor; iclerine kenarlarina copler atiliyor. Bu arada gozden kacirilmamasi gereken bir diger hususta cesmelere gosterilen fazla ilgi! Bazi cesmeler mahalle sakinleri tarafindan guzellestirme adina boyaniyor, sivaniyor ya da fayans kaplaniyor; boylece de cesme zarara ugruyor.

Cesmeler sik sik hirsizlik saldirilari ile karsi karsiya kaliyor. Ozellikle kitabe ve ayna tasi gibi uzeri islemeli parcalar caliniyor. Kimi kapali cesmelerin baska bir deyisle sebilerin genellikle bufe olarak Vakiflar tarafindan kiraya verildigini goruyoruz; tarihi meka*nlarda cay, salep satiliyor. Bazi durdumlarda cesme restorasyon calismalariinin yeterli kisilere yaptirilmadigina sahit oluyoruz. Bu calismalar sirasinda orijinal parcalar kirilip kayboluyor, zarar goruyor.

Tum bu olay ve durumlardan sonra cesmelerle ilgili diger icinde bulundugumuz gercekleri belki de soyle aciklayabiliriz: Istanbul'daki tum cesmelerin yaklasik yuzde 95'inin suyu akmiyor. Cesmelerin yuzde 90'i restorasyon islemine muhtac durumda.

Cesme tarihcesi

Istanbul'da yapilan ilk Turk cesmeleri 1453 yilindan oncelere rastliyor. Her ne kadar kitabeleri olmasada, mimari stillerine bakarak Anadolu ve Rumeli Hisari civarindaki bazi cesmeler bunun delili olarak gosteriliyor. Istanbul'un fethi ile birlikte sur icine de su tesisleri yapilmaya baslanmis ve Halkali sulari, Kirkcesme ve Kagithane suyu tesisleri gibi tesisler olusturularak sehrin su ihtiyaci karsilanmaya calisilmis. Beyoglu, Galata, Kasimpasa ve Bogaz hatti boyunca nufusun artmaya baslamasi ile birlikte bu bolgelere su getirmek amaci ile Taksim suyu tesisleri ve Hamidiye suyu tesisleri insa edilmis. Su tesislerinden bentler, kemerler, galeriler ve su terazileri genellikle devlet butcesi ile insa edilmis; cesme ve sebiller ise cogunlukla hayirsever sahislar tarafindan...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!