Yalıtım bilinci yaygınlaşmalı

Türkiye'de enerji maddeleri bakımından dış ülkelere olan bağımlılık oranı gittikçe büyürken, buna karşılık enerji ihtiyacı da gün geçtikçe artıyor. Sorunun çözümü için güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji gibi alternatif enerji kaynaklarından yararlanmak ne kadar akılcı ise yalıtım yolu ile enerjiyi daha verimli kullanmak da o kadar olumlu bir yaklaşım.

Elektrik kısıtlamalarının gündemde olduğu dönemde yapılacak ciddi bir yalıtım kampanyası sonucu Türkiye'de her yıl birkaç termik santral yapımına eşdeğer tasarruf sağlanabilmesi mümkün. Pasif döviz kazancı olarak tanımlanan bu yöntemle ülkenin enerji problemini de çözmenin mümkün olduğu bildiriliyor.

FRANSA ÖRNEĞİ

Örneğin Fransa'da alınan önlemlerle yurt dışından ithal edilen enerji miktarında yarı yarıya bir azalma sağlandı. İklim kuşağı bakımından Fransa ile büyük benzerlik gösteren ülkemizde de buna benzer sonuç alınmaması için hiç bir neden yok. Ancak bu sonuca ulaşmak için de yalıtım uygulamalarının şimdikinden fazla olması gerekiyor.

Ülkemizde halen kişi başına düşen 0.024 metreküp olan yalıtım malzemesi tüketimi, komuşumuz Yunanistan'dan dahi çok düşük. Ülkemizdeki tüketimin en az 0.500 metreküp/kişi olacak şekilde hedeflenmesinin doğru olacağı düşünülüyor.

İZODER'İN ÇALIŞMALARI

Yalıtım sektörünü bir çatı altında toplayan İZODER'in yalıtım bilincinin yaygınlaşması konusunda yaptığı çalışmalar sonuç vermeye başladı. Örneğin TS-825 numaralı Türk standartlarının güncel hale getirilmesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin şimdilik sadece İstanbul için hazırladığı fakat tüm ülkeye yaygınlaştırılması planlanan Yatırık Yönetmeliği'nin hazırlanmasında İZODER'in katkıları büyük oldu. Bir yandan da yatılım uygulamalarına batıda olduğu gibi devletçe kredi verilmesi yönünde çalışmalar başlatıldı, fakat bazı teknik nedenlerle bu çalışmalar şimdilik durdu.