Vergiciye kulak verin

Güncelleme Tarihi:

Vergiciye kulak verin
Oluşturulma Tarihi: Şubat 24, 2002 00:00

TÜRKİYE'de vergi vermek bir dert olduğu gibi, devletin vergi toplaması da bir dert. Vergi yatırırken işin içyüzünü, vergi dairelerinde neler olduğunu, sorunlarını, sistemin eksiklerini bilmeyiz, düşünmeyiz.Vergi ödeyen -ya da ödemeyen- olaya sadece kendi cebi açısından bakar. Madalyonun öbür tarafı ise hiç bilinmez. Ankara'da Maltepe Vergi Dairesi Müdürü Aydın Çetin, 47 sayfadan oluşan çok ilginç bir rapor hazırlamış. Bayram boşluğundan yararlanıp baştan sona okudum. Vergi uzmanı değilim ama çok ilginç buldum. İçinde çok güzel eleştiri ve öneriler var. 24 saat vergi olayının içinde yaşayan bir görevlinin bunları yazması, ‘‘Etkin ve Verimli Bir Vergi Dairesi’’ adıyla ve çok basit bir anlatımla bastırıp göndermesi hoşuma gitti. Vergi konusunda herkes bir şeyler yazar. Ancak yükümlüyle birebir ilişkide olan vergi dairesi çalışanları suskun kalır. Onların da sorunları, dertleri, beklentileri, hatta çileleri vardır. Sürekli değişen vergi mevzuatı, gereksiz yazışmalar ve işlemler, terfi beklentileri, moral... Ve sonuçta etkin çalışması mümkün olmayan vergi daireleri. Ama kimse onlara bir şey sormaz. ‘‘Böyle gelmiş böyle gider’’ anlayışıyla sadece günlük işlerini yapmaları beklenir.Ben Maliye Bakanlığı yetkililerinin yerinde olsam, Aydın Çetin'in bu raporunu dikkatle okurum, tartışmaya açıp gereğini yaparım. Çilekeş vergicilerin görüşlerini biraz olsun önemseyelim. Unutmayalım, Türkiye Aydın Çetin gibiler sayesinde ayakta duruyor. MARDİN'E KULAK VERİNMardin CHP İl Başkanı Muharrem Doğan'dan aldığım ve gerçek verilere dayalı mektup, bu ilimizin sağlık ve eğitim açısından ne acı bir durumda olduğunu gösteriyor. Verileri özetliyorum:‘‘Mardin'de 4.200 öğretmen var. 1.300 öğretmen eksik. Sağlık ocaklarında 117 doktor, 143 ebe var. 83 doktor ve 72 ebe eksik. 189 hemşire kadrosuna karşın 110 hemşire eksik. İl merkezi nüfusu 67 bin. 300 yataklı devlet hastanesinde 100 ayrı daldan uzman hekim sağlık teknisyeni bulunması gerekirken, 64 kadro tamamen boş. Hiç olmayan uzmanlardan bazıları: Anestezi, psikiyatri, çocuk cerrahı, kalp damar cerrahı.Anestezi uzmanı olmadığı için önemli hiçbir ameliyat yapılamıyor. 10 iç hastalıkları uzmanı olması gerekirken 3 uzman var. Yani 22 bin kişiye bir iç hastalıkları uzmanı düşüyor. Aynı durum diğer pek çok uzmanlık dalı için geçerli. Psikiyatri uzmanı olmadığından, heyet raporu verilemiyor. Vatandaş bu iş için Diyarbakır'a gönderiliyor.Mardin ilçelerinde de uzman doktor açısından durum aynı.’’Muharrem Doğan mektubunda soruyor: ‘‘Böyle bir eğitim ve sağlık tablosuyla, ulu önder Atatürk'ün sağlam kafa sağlam vücutta bulunur ilkesine ulaşmak mümkün olur mu?’’Diğer Doğu ve Güneydoğu il ve ilçelerinde de durum farklı değil. Oralardan da veriler gelirse yayınlarım.SİNAN AYGÜN'E KULAK VERİNAnkara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, bütün AB ülkelerinin devlet başkanı, başbakan ve dışişleri bakanlarına bundan bir süre önce bir kitap göndermişti. Bu kitapta PKK'nın sergilediği vahşet, öldürdüğü çocuk, öğretmen, Kürt kadınları ve savunmasız insanların katliam ve ceset fotoğrafları yer alıyordu.Kitap, bir yazı ekinde gönderilmişti. Bu yazıda PKK vahşeti anlatılıyor, AB ülkelerinin üst düzey yetkililerinin dikkati çekiliyor ve PKK'yı AB ülkelerinin terör listesine almamaları eleştiri konusu yapılıyordu. Geçenlerde Sinan Aygün'le konuşuyorduk. Kitaba ve yazdığı resmi yazılara yanıt gelip gelmediğini sordum. Şöyle bir yazı gönderdi:‘‘Biz bu konuyu önce, Türkiye'deki temsilcileri Karen Fogg'a götürmek istedik. Kendisine konuyu ilettik, bir yazı yazdık ve randevu talebinde bulunduk. Bugüne kadar bizi kabul ederdi. Fakat bu konuda etmedi. Yaklaşık bir ay boyunca, ısrarlı başvurularımızı geri çevirdi. Kendisi sözde insan hakları savunucularıyla, terör örgütlerinin destekçileriyle sürekli görüşür. Rahatsız olacağını bildiği bir konuda bizi kabul etmemesini anlayışla karşılıyorum da, şu soruyu da sormadan edemiyorum: Sayın Fogg'un Türkiye'de görevi ne? Resmi sıfatıyla bağdaşmayan işler yaptığını biliyoruz. Türkiye aleyhine olan her akımın peşinde, yanında ve destekçisi. Ama Fogg gitse ne olur? AB'nin tavrı değişmeyecektir. AB üyeliği için bu kadar ödün verirsek, olacağı budur.’’Peki Aygün'ün AB ülkeleri yöneticilerine gönderdiği mektup ve katliam kitabı ses vermiş mi? Sadece 3 yerden yanıt gelmiş: İspanya Kralı adına, Lüksemburg Dükü adına ve Danimarka Kraliçesi adına.Her üçünde de ilgili kişiler ‘‘Mektubunuz Dışişleri Bakanlığımıza iletilmiştir’’ diyorlar!Aradan 42 gün geçmiş, diğerlerinden tık yok!Bir düşünün, bu katliamın yüzde birini ya Türkiye yapmış olsaydı! Avrupa Birliği bugüne kadar kıyameti binlerce kez koparmaz mıydı!
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!