Türkiye'nin zararı nasıl karşılanacak?

Güncelleme Tarihi:

Türkiyenin zararı nasıl karşılanacak
Oluşturulma Tarihi: Eylül 24, 2002 00:00

IRAK, terör ve NATO odaklı Washington turu bugün sona eriyor. Pentagon'a kimi günler iki kez gidip geldik. Dışişleri Bakanlığı'nın önde gelen yetkilileriyle görüştük.Türkiye'yi yakından izleyen Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz, Savunma Bakanı'nın NATO işlerinden sorumlu yardımcısı ve Carter'in ünlü danışmanı Zbigniew Brezezinski'nin oğlu Ian Brezezinski ve George W. Bush'un yeni füze politikası danışmanı Keith Payne'yi dinleme fırsatı bulduk.Dikkatimi çeken birkaç noktaya değinmek istiyorum.Bizim gruptaki Fransız, Alman ve İskandinav gazeteciler Bush'un Saddam'ı vurmak için yeterli kanıta sahip olmadığını her seferinde ısrarla tekrarladılar.Ancak Amerikalılar kararlarının doğruluğundan çok eminler. Avrupalı müttefikleri olmazsa da Saddam'ı vuracaklar.En güvendikleri müttefiklerinden biri İngiltere ise diğeri Türkiye.Senato Dışişleri Komitesi'nden Dr. Michael Haltzel bizzat ‘‘Türkiye'nin ABD'yi desteklemeye gönüllü olduğunu’’ söylüyor. ‘‘Gönüllü’’ olduğumuzu nereden çıkardı bilmiyorum. Zira bu gelişmelerden pek mutlu olmadığımızı söyleyince pek şaşırmış göründü. Peki diyelim savaş oldu, bitti. Türkiye'ye getireceği ekonomik yükün zararı nasıl karşılanacak?Özellikle bizim dört gözle beklediğimiz turizm gelirinin bıçak gibi kesileneceğini düşünün.11 Eylül'den sonra özellikle ABD'de insanlar uçağa binmez oldu, uçak şirketleri peşpeşe iflas bayrağını çekiyor.Washington'da konuşulduğu gibi savaş ocak ya da şubat ayında olursa 2003 bahar ve yaz sezonlarını turistsiz geçireceğiz demektir.‘‘Zararı ABD karşılayacak mı’’ sorusunu Dışişleri Bakanı'nın Avrupa işlerinden Sorumlu Yardımcısı Beth Jones'a yöneltiyorum. ‘‘Buna kongre karar verir’’ diyor.Zararın ne olacağı hesaplarına başlamamız gerekiyor sanırım. Irak'ta yeni politik yapının can damarı petrol‘‘SADDAM gittikten sonra kim gelecek’’ sorusuna Wolfowita, ‘‘Lideri Iraklı halk seçecek’’ diyor.Muhafazakar olarak bilinen, George W. Bush yönetimine yakın Henitage Vakfı'ndan Dr. John Hulsman görüştüğümüz kişiler arasında en parlaklarından biri. Bir anlamda Cumhuriyetçi Parti'nin ideologlarından.O da Türkiye'yi yakından tanıyor. ‘‘Saddam sonrası Irak ne olacak’’ sorusuna en net yanıtı o veriyor.‘‘Konfederasyon ya da gevşek bir federasyon kurulabilir’’ diyor. Dr. John Hulsman'a göre merkezi hükümette üç grup; Kürtler, Şiiler ve Sünniler temsil edilecek.Hulsman ilginç birşey söylüyor; ‘‘Irak'ta yeni politik yapılanmanın can damarı petrol olacak.’’Senaryoya göre, konfederasyon oluşturan gruplar petrol gelirini kontrol edip aralarında paylaşacaklar.Bir şey daha, Hulsman da, Beth Jones da ABD'nin bir Kürt devletinin kurulmasından yana olmadığını usrarla vurguluyor. Beth Jones, ‘‘Irak'ın parçalanması kimsenin işine gelmez’’ diyor. ABD daha güçlü bir NATO istiyorAMERİKALI ünlü yazar Mark Twain birkaç gün ortadan kaybolmuş, ‘‘yazar öldü’’ iddiaları ayyuka çıkmışBunun üzerine yazar dostlarına bir mektup yazıp ölmediğini bildirmek zorunda kalmış. ‘‘Şu benim ölüm işi biraz abartıldı galiba’’ diye yazmış.Ulusal Savunma Üniversitesi uzmanlarından olan Dr. Leo Michel da ‘‘NATO öldü’’ haberlerinin fazlasıyla abartıldığı görüşünde.Soğuk savaş sonrası misyonunu yitirdiği söylenen NATO yeni bir yapılanmanın eşiğinde. ‘‘ABD daha güçlü bir NATO istiyor’’ sözlerini hemen hemen her yetkiliden duyduk.Kasım ayında Prag'da yapılacak NATO Zirvesi'nde yeni üyeler açıklanacak.Zirveden dört gün önce ise NATO ülkeleri parlomenterleri İstanbul'da biraraya gelecek.ABD yeni gelenlerin NATO'yu daha büyük esneklik kazandıracağı görüşünde. Mesela Dr. Hulsman'a göre Romanya ve Bulgaristan'da yeni üsler İncirlik'in yükünü hafifletecek.Yalnız NATO'nun daha yararlı hale gelmesi için Avrupalı müttefiklerimizin de kesenin ağzını açması gerekiyor.ABD bu konuda çok şikayetçi.Zira savunma harcamaları açısından Avrupa ile arasında dağlar kadar fark var.‘‘Müttefiklerimiz hem para, hem teknoloji açısından çok gerideler. ABD'nin harcamaları tavan yaparsa, Avrupa'nın harcamaları yerinde sayarsa sorunlar daha da ciddileşecek’’ diyor Hulsman.Ve ilave ediyor; ‘‘Artık bizi birbirimize yaklaştıracak Rusya da yok.’’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!