Uğur ERGAN-Kasım CİNDEMİR-Özgür EKŞİ
Oluşturulma Tarihi: Şubat 15, 2007 00:00
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Washington Büyükelçiliği’nde "Yaşa Paşam, varol Paşam, Türkiye laiktir laik kalacak, İyi ki siz askerler varsınız, Kurtar bizi Paşam" sözleri arasında çarpıcı bir konuşma yaptı.
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy’un onuruna önceki akşam verdiği resepsiyonda coşkulu alkışlarla karşılanan ve konuşmasında "Kimse Türkiye’yi asla bölemez, ona cesaret edemez" diyen Orgeneral Büyükanıt’ın verdiği mesajlar şöyle:
1923’TEN BERİ EN FAZLA TEHDİT BU DÖNEMDE
Bu ziyaret maalesef çok kritik bir döneme denk geldi. Bu ziyaret planlandığı zaman ne Ermeni soykırımı olayı vardı, ne Kıbrıs sorunu vardı. Bizim elimizde olan bir şey değildi. Ama uluslararası ilişkilerde ve ABD ile olan yakın ilişkililerimizde bu ziyareti yapma gereği duyduk. Bugün (önceki gün) buradayım ve yarın (dün) ABD’li yetkililerle görüşmeye başlayacağım. Gücüm ve kapasitem oranında da Türkiye’ye yararlı olması için elimden gelen gayreti göstereceğim. Burada söyleyeceğim şeyler yalnız burada olanlar için değil, Türkiye’deki insanlara da duygularımı düşüncelerimi ifade edeceğim. Bugün gerçekten Türkiye çeşitli sorunlarla karşı karşıyadır. Bugün Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923’den bu yana hiç bu kadar çeşitli risklerle, tehditlerle karşı karşıya kalmamıştır. Bunu açıkça ifade ediyorum. Bugün hududumuzun hemen ötesinde Irak sorunu vardır. Irak sadece Türkiye’nin değil, Ortadoğu bölgesinin, ABD’nin ve komşu ülkelerin bir çoğunun sorunudur. Irak sorunu, tek bir parça halindeki sorun değildir. Irak’ın kuzeyi ayrı sorundur, Irak’ın bütünü ayrı bir sorundur.
IRAK BÖLÜNME TEHLİKESİ İLE KARŞI KARŞIYA
Irak bölünme tehlikesi ile karşı karşıyadır. Irak’ın kuzeyinde bir terör örgütü vardır. Bu sorun Türkiye’nin içiyle ilgilidir ve onun sınırındaki Irak’la ilgilidir. Kuzey Irak’ta Türkiye’deki terör sorunu, Türkiye’deki terör sorunu ile Irak’ın bütünlüğü konusundaki sorunlarımız birbirinden ayrılabilir mi? Ayrılamaz. Bu kendi içinde dokusal sorunları çözerken gerçekten Türkiye’nin çok sağlılıklı, çok tutarlı politikalar üretmesi ve bunları uygulaması da kaçınılmaz bir durumdur.
AB İLE İLİŞKİLERDE GÜVENLİK BOYUTUNDA SORUN VAR
Türkiye’nin Kıbrıs’la ilgili sorunu vardır. Türkiye’nin kuzeyi, Kafkasya bölgesi potansiyel risk bölgesidir. Yarın Kafkaslar’da ne olacağı şunda belli olmaz. Türkiye’nin İran’la sınırı vardır ,orası da potansiyel bir risk bölgesidir. Türkiye’nin güvenlik boyutunda AB ile ilişkilerinde bazı sıkıntıları vardır.
16 MAYIS 1919’DAN DAHA MI KÖTÜ DURUMDAYIZ
ABD’de yaşayan, çok değerli insanlara, Türkiye sevdalısı insanlara, bazı şeyleri söylemek istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti çok büyük bir ülkedir. Türkiye Cumhuriyeti çok kuvvetli bir devlettir. Bu yüzden, bize güvenen insanlara soruyorum; Bizim bugünkü durumumuz Samsun’a çıkmadan önce 16 Mayıs 1919’da
Atatürk’ün karşı karşıya olduğu sorunlardan daha mı büyük? Değil.
TÜRKİYE ONUN BUNUN İTELEYECEĞİ ÜLKE DEĞİL
Bir ülkedeki en olumsuz durum; ümitsizliktir. Ümidini kaybeden insan gerek bireysel olarak, gerek kurumsal olarak, zaten herşeyini kaybetmiştir. Türkiye Cumhuriyeti ve onu oluşturan insanlar, ümitsiz olduklarında herşeyini kaybederler. Türkiye Cumhuriyeti insanları da şu anda öyle değil. Kendimize güvenmemiz lazım. Türkiye, onun bunun iteleyeceği bir ülke değildir.
KİMSE TÜRKİYE’Yİ BÖLEMEZ KİMSEYE BÖLDÜRTMEYİZ
Bu korkularımızın üstesinden gelmemiz lazım. "Türkiye bölünüyor" diyorlar. Kim Türkiye’yi bölecek? Kimin buna gücü yeter bana onu söyleyin. (Salondan ’kimsenin’ sesleri yükseldi) Bölmeyi rüyalarında görenler, bu rüyalarının sonunda kabus görürler. Türkiye’yi koruyan o dinamik güçler var olduğu sürece, o rüyayı görenler kabusla uyanacak ve derslerini alacaklar. Buna inanmamız lazım. Biz inanıyoruz. Ama diyorum ki, kimse Türkiye’yi asla bölemez, ona cesaret edemez. Bunu düşünenlerin biz gereğini yaparız. Yapmaktayız, yapacağız. Hayal kuranlar var. Hayal kuranlara destek verenler de var. Geçmişte de hayal kuranlar vardı. O hayallerin içinde boğuldular. Kimse Türkiye’yi bölemez, kimseye Türkiye’yi böldürtmeyiz.
REJİM SAPKINLARI DÜŞ KIRIKLIĞINA UĞRAYACAKTIR
Hiç kimse, hiçbir kurum Türkiye’yi Anayasası ile belirlenmiş, rejimin dışına çıkaramaz. Türkiye, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Lütfen, korkularımızın, duygularımızın esiri olmayalım. Türkiye Cumhuriyeti, şu anda Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin, rejimi ve temel ilkeleriyle sonsuza kadar var olacaktır. Bunun aksini düşünen çok az sayıda da olsa sapkınlar, düş kırıklığına uğrayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti, güçlü olmanın dinamiğini kendi iç yapısından bulur.
TSK’NIN KOMUTANI İCAZETİ TÜRK HALKINDAN ALIR
Geçen sene ABD’yi ziyaret edeceğim zaman bazıları, ’Oradan icazet almaya gidiyor’ dediler. Çok üzüldüm. TSK’nın komutanı, başka ülkeye gidip kimden icazet alacak? Böyle şey olur mu? Başka bir ülkenin böyle bir icazet verme gibi ne değeri olur, ne isteği olur. Bunlar kendi ülkemizi, kendi cumhuriyetimizi küçümsemek anlamına gelir. Türkiye’nin böyle bir şeye ihtiyacı yoktur. Türkiye tam, bağımsız ve egemen bir ülkedir. Bunda başkalarının kabahati yok. Biz bunu kendi kendimize yapıyoruz. Ben bunu yapanlardan da utanç duyuyorum. Atatürk kimden icazet aldı da, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu. Türk iradesinden, Türk halkından aldı bu icazeti. Biz de icazetimizi oradan alıyoruz.
ERMENİ TASARISIYLA BİZİ GERÇEKTEN İNCİTİRLER
ABD’nin yasal organlarına intikal etmiş bir konu hakkında birşey hakkında, ’Siz böyle yaparsanız biz böyle yaparız’ gibi şeyleri ifade etmek istemiyorum. Silahlı Kuvvetler’in bir mensubu olarak, 50 senedir ABD Silahlı Kuvvetleri ile beraber çalışmış bir insan olarak, şunu ifade etmek istiyorum: Böyle bir şey olursa bundan inciriz. ABD Silahlı Kuvvetleri’nin değerli komutanlarının hepsi de bunu paylaşırlar. Müsaade etsinler de incinelim. Saygıyla söylüyorum, ama inciniriz. Ben askerim, Kongre’nin iradesine karşı herhangi bir şey koyamam. Ama inanıyorum ki ABD’nin sağduyulu vatandaşları da, Türk milletini de incitmekten herhalde kaçınacaklardır.