Trilyonluk soruşturma

Güncelleme Tarihi:

Trilyonluk soruşturma
Oluşturulma Tarihi: Nisan 26, 1998 00:00

Haberin Devamı

Çiller'i Yüce Divan'dan kurtaran kararı veren Yargıtay 6. Ceza Dairesi Başkanı Necdet Mutiş hakkında, trilyonluk bir miras davasıyla ilgili soruşturma açıldı. Mutiş, trilyoner yaşlı bir kadınla ilgili sahte rapor düzenleyen doktorları aklayan kararı, üyelere çaktırmadan imzalatmakla suçlanıyor.

Yargıtay 1. Başkanlık Kurulu, tartışma yaratan ‘Parsadan kararı’nı veren 6. Ceza Dairesi'nin Başkanı Necdet Mutiş hakkında, trilyonluk bir miras davasında ‘usulsüzlük’ yaptığı iddasıyla ön soruşturma başlatılmasına karar verdi. Kurul'un, ‘ön soruşturma’ kararı üzerine, Mutiş hakkındaki iddiaları araştırmak ve rapor hazırlamak üzere kendisinden daha kıdemli bir Yargıtay üyesi görevlendirildi. Ön soruşturma, Yargıtay Başkanlığı'na yapılan bir suç duyurusu üzerine başlatıldı. Suç duyurusunda Mutiş'in, ‘‘Yüklü serveti bulunan yaşlı bir kadınla ilgili sahte rapor düzenlemekle suçlanan doktorları, daire üyelerine haber vermeden tek başına yazdığı onama kararıyla aklamaya çalıştığı’’ iddia edildi. İddiaya göre Mutiş, onama kararını tek başına hazırlayıp, üyelere farkettirmeden imzalattı. Olay bir üyeye yapılan telefon ihbarı üzerine ortaya çıktı. Daire üyeleri, başkanlarına tepki göstererek, ‘‘Biz bu olayı heyette hiç görüşmedik. Bu karar nasıl çıktı’’ deyip yırtarak imha ettiler. Heyette hiç görüşülmemiş bir konuda Başkan'ın hazırladığı kararın sanki görüşülmüş gibi imza altına alındığının ortaya çıkması ve suç duyurusunda bulunulması üzerine de Yargıtay Başkanlık Kurulu devreye girdi. Kurul, Mutiş hakkında ön soruşturma başlatma kararı aldı.

YÜCE DİVAN YOLU

Yargıtay Yasası'na göre Mutiş hakkındaki ön soruşturma raporu, tamamlandıktan sonra Birinci Başkanlık Kurulu'nda görüşülecek. Kurul, ‘‘iddiaların ciddi olduğu’’ sonucuna varırsa, Mutiş'ten de savunma alacak. Mutiş'in de savunması ışığında ‘son soruşturma’ açılmasına karar verilebilecek. Bu durumda, Mutiş'in ‘‘hâkimlik görevini kötüye kullandığı’’ gerekçesiyle Yüce Divan'da yargılanması ve ayrıca Yargıtay Yüksek Disiplin Kurulu'na sevki gündeme gelebilecek. Kurul'a verilecek raporda, ‘iddiaların gerçek dışı olduğu’ belirtilirse, Mutiş hakkında ‘‘işlem yapılmasına gerek olmadığı’’ şeklinde karar alınabilecek. Kurul'un verdiği bu kararlar kesinlik taşıyacak. Yargıtay Yasası'nın 46. maddesi, başkanların görevle ilgili suçlarından dolayı haklarında ‘son soruşturmaya’ karar verilmesi halinde, Anayasa Mahkemesi'nde yargılanmaları için dava açılmasını öngörüyor.

Çiller’i kurtaran dairenin başkanı

Necdet Mutiş, DYP Lideri Tansu Çiller'i, ‘‘Yüce Divan'a gitse bile ceza almaktan kurtaracak’’ yorumlarına neden olan ve Yargıtay'da kıyameti koparan Selçik Parsadan davasının kararını veren dairenin başkanı. Mutiş'in dairesi, Selçuk Parsadan, Hüseyin Cahit Parsadan ve Mukadder Balkan'ı örtülü ödenek dolandırıcılığından mahkûm eden yerel mahkeme kararını onarken, gerekçede, ‘‘Yasa maddesinde öngörülen haksız menfaatin hangi amaç ileri sürülerek sağlandığı dosya içeriğine göre kesinlikle tespit edilememişse de’’ ifadesine yer vermişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da bu cümleye daha önce örneği görülmeyen şekilde itirazda bulunmuştu. İtirazın üç oy farkla son derece tartışmalı şekilde reddedilmesiyle Çiller, Yüce Divan'a gitse bile beraatini veya davanın reddini sağlatacak büyük bir koz ele geçirmiş oldu, yorumlarına yolaçmıştı. Çünkü, Yargıtay, mahkûmiyetleri onayıp, örtülü ödeneğin dolandırıldığını tescil etmişti. Ancak, onadığı mahkeme kararında, ters biçimde, Çiller'in nasıl dolandırıldığı gerekçeye yazılmamıştı. Oysa, Ankara 9. Ceza Dairesi'nin esastan onanan 14 sayfalık kararının 11 ve 12. sayfalarında, Selçuk Parsadan'ın, dönemin Başbakan'ı Tansu Çiller'e, kendisini telefonda emekli Orgeneral Necdet Öztorun olarak tanıtıp, seçimlerde DYP'ye yardım vaadiyle örtülü ödenekten para ödendiği açıkça ifade ediliyordu. Bu nedenle, gerekçedeki cümlenin, mahkeme kararı ile çeliştiği ve bu ifadenin Çiller'i kurtarmaya yönelik bir manevra olduğu savunulmuştu.

10 valizle gitti

Dünya Kadın Liderler Konseyi'ne katılacak ve Harvard Üniversitesi'nde bir konferans verecek olan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, dün THY'nin tarifeli uçağıyla, İstanbul'dan ABD'ye gitti. A-340 tipi ‘Ankara’ uçağıyla New York'a hareket eden Çiller'in bagajı, biri içinde hediyelerin bulunduğu koli ile bavul ve çantaların yer aldığı 10 parçadan oluştu. Çiller'in katılacağı Dünya Kadın Liderler Zirvesi'nde, bazı ülkelerin eski başbakan ve devlet başkanları ile liderleri bir araya gelecek. DYP Genel Başkanlığı tarafından basına dağıtılan programda Çiller'le birlikte zirveye katılacak liderler şöyle sıralandı: ‘‘Kanada eski Başbakanı Kim Campbell, İzlanda eski Devlet Başkanı Vigdis Finnbogadottir, Polonya eski Başbakanı Hanna Suchocka ve Hollanda Antilleri eski Başbakanı Maria Liberia-Peters.’’ Çiller, Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin, ‘‘Seçim hükümetine katılacak mısınız?’’ sorularını ‘‘Bunları komik buluyorum’’ diye yanıtladı. ABD'de Kadın Liderler Konseyi'ne katılacağını ve bazı kurumlarda konferanslar vereceğini belirten Çiller, ‘‘Orada, verecek başka mesajlarım da olacaktır. Hayırlı bir ziyaret olacağına inanıyorum’’ dedi. Çiller'le birlikte ABD'de eğitim gören küçük oğlu Berk ve Özel Kalem Müdürü Akın İstanbullu da ABD'ye gitti. Aynı uçakla Çiller'e yakınlığıyla tanınan işadamı Halit Cıngıllıoğlu da ABD'ye uçtu. Çiller, VIP Salonu'nda eski Merkez Bankası başkanlarından, Türk-Japon İş Konseyi Başkanı Cafer Tayyar Sadıklar'la kısa bir süre görüştü. Çiller'i partisinin İstanbul İl Başkanı Celal Adan uğurladı.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!