TİB mi, MİT mi?

Güncelleme Tarihi:

TİB mi, MİT mi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 27, 2014 01:19

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, “Ne gerek var TİB’e zaten MİT’imiz var” diyerek dinlemeleri TİB yerine MİT’in yapması gerektiğine ilişkin açıklaması tartışma yarattı. Siyasilerin ve hukukçuların bu sözlere ilişkin değerlendirmeleri şöyle:

Haberin Devamı

TİB’E DİNLETTİK İTİRAFI
Akif Hamzaçebi (CHP Grup Başkanvekili)

Başbakan, ‘TİB’e gerek yok, dinlemeler mahremiyetin ihlali’ derken demokrasi, insan hakları ve özgürlük gibi kavramlardan hareket etmiyor. Bunları içselleştirmiş olan TİB gibi bir kurumu kurmazdı. Onun şikayetçi olduğu başkalarının dinlenmesi, özel hayatlarının mahremiyetinin ihlali değil; bakanlarının, onların çocuklarının dinlenmeleri yoluyla suç ilişkilerinin ortaya çıkarılması ve bu suç ilişkileri ağı içerisinde kendisinin de olduğunun ortaya çıkması. Şikayetçi ve şaşkın olduğu konu, ben bütün dinlemelerin hakimiyken nasıl oldu da benim çocuklarımın, bakanlarımın, onların çocuklarının bir takım kişilerle olan yasadışı ilişkileri dinleme yoluyla tespit edilebiliyor. ‘TİB’e gerek yok, keşke kurmasaydık’ cümlesi, ‘Bütün dinlemeleri TİB eliyle yaptık’ itirafını da içinde barındırıyor, bu da ayrı bir suçun itirafı. Başbakan inandırıcı, samimi değil. Kötü kumaştan iyi bir elbise yapamazsınız. Başbakan demokrat, özgürlükçü olamaz.

Haberin Devamı

MİT’E GEÇMESİ DAHA KÖTÜ OLUR
Yusuf Halaçoğlu (MHP Grup Başkanvekili)

Ülkeyi 12 yıldır yöneten kendileri, eğer gayri hukuki işler yapılmışsa kendi dönemlerinde yapıldı. Hem yapacak hem şikayet edecek, demek ki muktedir bir iktidar değiller. O zaman kendi kendilerinden şikayet ediyor, kendi zaaflarını, eksikliklerini itiraf ediyorlar demektir. Bu durum başka bir ülkede olsa hükümetler istifa eder, biz bu işi beceremedik diye. Başkalarına suç atarak kendi eksikliklerini, kabahatlerini, suçlarını ortadan kaldırmaya kalkıyorlar. Bütün istihbarat birimleri elinde olacak ve dinlemelerin önüne geçemeyecek ya da haberiniz olmayacak, böyle bir anlayış olamaz. Daha bir kaç ay önce getirdikleri bir yasayla hukuksuz dinlemeye TİB aracılığıyla kendileri yol açtı. Dinlemelerin MİT’e geçmesi daha da kötü olacak. MİT’e fişleteceksiniz. MİT’in asıl görevi insanları fişlemek midir yoksa yurt dışındaki istihbarat işlerini halletmek midir. Polise, askere, şimdi de TİB’e güvenmedikleri için bunların hepsini MİT’in üzerine yüklüyorlar.

Haberin Devamı

BAŞBAKAN’IN EVİ BİLE 24 SAAT GÖZLENMİŞ
Bülent Turan (AK Parti İstanbul Milletvekili)

Burada dikkat edilmesi gereken husus, mahkeme kararıyla kişisel verilerin, özgürlüklerin kimler tarafından nasıl kontrol edilebileceği. TİB veya başka bir kurum hukuk dışı bir yapılanmanın kontrolünde gözüküyorsa tasfiyesi düşünülmelidir, bunu yapan ülkeler oldu ve sorun da olmadı. Böyle bir kurumun varlığı sadece demokrasimiz için değil, devletimiz için de tehdit oluşturmaktadır. Türkiye’de 2002’den bu yana demokrasi ve hukuk alanında önemli düzenlemeler TBMM’de yasalaştırılmışken, bunların uygulayıcılarından bazılarının aynı hassasiyete sahip olmadığını gördüğümüz bir süreçten geçiyoruz. Son operasyonlar, önemli işadamlarının, gazetecilerin, siyasetçilerin hatta sivil toplum yöneticilerinin dinlenmesinden tutun da ülkenin Başbakan’ın evinin 24 saat boyunca kameralarla gözlem altına alınmasına kadar çok vahim boyutlara varan iddiaların araştırılması için gerçekleştiriliyor. Operasyonlar, paralel yapının uydurduğu bir örgüt kapsamında usulsüz, hukuksuz yapılan soruşturmaları ortaya çıkarmak için gerçekleştirilmektedir. Umudumuz, vatandaşlarımızın kişisel hak ve özgürlüklerinden emin olduğu bir Türkiye’ye kavuşmaktadır.

Haberin Devamı

HAFİYELİK TEŞKİLATI İSTİYOR
Metin Feyzioğlu (Türkiye Barolar Birliği Başkanı)

TİB mevcut haliyle, yürütmenin içinde iken, dinleme yetkisinin tamamen MİT’e verilmesi, çok az olan hukuki güvenceyi ortadan kaldıracaktır. Başbakan insanları dinleme yetkisi almak istiyor. Bizzat kendisi dinlemek istiyor. Demokratik ülkelerde MİT gibi istihbarat teşkilatları, yurttaşların takibi için değil başka devletlerinin takibi için faaliyet gösterir. Baskıcı devletlerde ise bu tür kuruluşlar yurttaşlar üzerinde hafiyelik faaliyeti için kullanılmaktadır. Başbakan, bir hafiyelik teşkilatı yaratmak istiyor. Dinleme yetkisinin MİT’e verilmesi ile birlikte kimler için dinleme kararı alındığı ortaya çıkmayacaktır. MİT’in hukuka uygun davranıp davranmadığını anlamak mümkün olmayacak. Çünkü yöneltilecek her soruya MİT, ‘milli güvenlik’ gerekçesiyle geri çevirecektir. MİT’in kayıtlarını kim denetleyecek. Dinlemelerin tamamen kaldırılması konusunda yapılacak çalışmayı olumlu karşılıyorum. Biz zaten dijital verilerin, telefon dinlemelerin, gizli tanıkların tek başına delil sayılmamasını savunuyoruz. Yargı dinlemeler konusunda kötü bir sınav verdi. Tesadüfi dinlemeler bile delil sayıldı. Dinlemelerin kalkmasının soruşturmalar açısından bir engel oluşturacağını düşünmüyorum. Başka yöntemlerle soruşturma yapmak mümkün olabilir.

Haberin Devamı

BAŞBAKAN DALGA GEÇİYOR
Ömer Faruk Eminağaoğlu (Türkiye Yargıçlar Sendikası Başkanı)

TİB yapılanması itibariyle zaten bağımsız bir kurum değildi. Tamamen yürütmenin etkisinde olan bir kurumdu. Geçmişte TİB’e giden hakim, kurum yetkililerince tartaklandı. Yargı denetiminden yoksun bir kurumdu. Dinleme yetkisinin MİT’e verilmesi, bir adli kolluk faaliyetinin bir istihbarat örgütü içerisinde olması kesinlikle kabul edilemez. Ancak 3’üncü dünya ülkelerinde adli kolluk faaliyetleri, istihbarat örgütlerince sürdürülebiliyor. Dinlemelerin tamamen kaldırılması önerisi ise insan aklıyla dalga geçmektir. Ceza yargılamasında amaç maddi gerçeğe ulaşmaktır. Hukuki güvenlik içerisinde, kurallara uygun hareket edildiği sürece dinlemeler yapılabilir. Dinlemenin kaldırılmasından bahsetmek son derece komiktir. Örneğin, bir örgüt üyeleri yüz yüze konuşmaz, bütün görüşmelerini telefon üzerinde yaparlar. Örgüt üyesi yan yana otururken bile telefonla konuşur o zaman. Böyle bir şey olur mu? AİHM’in yüzlerce kararı var. Hukuki güvenlik sağlandığı sürece dinlemenin yapılmasında sakınca yoktur. Ceza yargılaması için gereklidir.
Turan YILMAZ Mesut Hasan BENLİ / ANKARA

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!