Güncelleme Tarihi:
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) 4 Eylül Kültür Merkezi’nde düzenlenen ve Kurultay Şiarı olarak ’Ahde Vefa’nın açıklandığı 19’uncu ÖNDER İmam Hatipliler Kurultayı’na TBMM Başkanı Mustafa Şentop da katıldı. Programa ayrıca Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz, Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, ÖNDER Genel Başkanı Abdullah Ceylan ve Türkiye genelindeki 600 civarında İmam Hatip Derneği’nin temsilcileri ve üyeleri katıldı.
Kurultayda Genel Değerlendirme ve Geleceğe Bakışlar temalı konuşma yapan Şentop, "İmam hatip okulları ve liseleri aslında tek bir okul olarak değil bir okullar zinciri, topluluğu olarak kurulmuştur. Dolayısıyla bir eğitim kurumuyla beraber bu eğitim kurumunun kurucusundan, yöneticisinden, öğreticisine ve öğrencisine kadar büyük bir camiayı kuşatan ve kapsayan bir kurum olarak yüzüncü yılını idrak edecek. Önemli bir yıl dönümü olduğunu Türkiye’de ifade etmek, anlatmak isterim. Üstelik bu kuruluşun üzerinden yüzyıl geçtiği halde milletimizin teveccühüne mazhar olmaya artarak devam etmek bu kurumun önemini göstermesi açısından çok ayrı dikkat çekicidir. İmam hatipler milletimizin ihtiyacından doğmuştur" dedi.
’İMAM HATİP LİSELERİNİ KURAN MİLLETİMİZDİR’
İmam hatip okulları sayesinde ülkede yüzbinlerce kişinin eğitimlerini farklı alanlarda devam ettirerek ülkedeki sosyal ve siyasi sisteme dahil olduklarını söyleyen Şentop, "Bugün Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak bendeniz ve birçok mevkide bulunan arkadaşlarımız imam hatip lisesi mezunlarımızdır. Milletimizin gayreti ve istikbaliyle yükselen bu okulların başarısını ortaya koymaktadır. Aslında bu başarı milletimizin başarısıdır. Çünkü imam hatip liselerini kuran milletimizdir. Az önce bir ihtiyaçtan doğduğunu ifade etmiştim. Esasen imam hatip liseleri sadece milletimizin bazı dini pratiklerini karşılayacak onlara cevap verecek din adamları yetiştirilmesi meselesiyle ortaya çıkmamıştır. Nitekim bu düşünce ve ifadeler milli eğitim temel kanunlarına işlenmiştir. İmam hatip okulları ve liseleri sadece bir mesleğe yönelik eğitim veren, öğrenci yetiştiren kurumlar değildir. Kanunda diyor ki, ’mesleğe ve yüksek öğrenime öğrenci yetiştiren kurumlardır’ diyor" diye konuştu.
’TERÖRE KARŞI NE KADAR ETKİLİ KURUMLAR OLDUĞU GÖRÜLECEKTİR’
İmam hatip liselerinin ne kadar önemli kurumlar olduğunu iyi anlamak ve tahlil etmek gerektiğini söyleyen Şentop, "Terör ve küreselleşmenin yaygınlaştırdığı ve Türkiye’nin de ağır bedeller ödemesine yol açan önemli bir sorun. Bu okulların teröre karşı ne kadar etkili kurumlar olduğu görülecektir. Sadece Türkiye için söylemiyorum. Bu anlayışın etrafımızdaki ülkeler ve birçok bölge açısından imam hatiplilerin temsil etmiş olduğu anlayışın ve dinin temel kaynaklarından öğrenilmesine dayanan yaklaşımın ne kadar önemli olduğunu dünyadaki gelişmeler çerçevesinde uygulamak gereklidir" dedi.
'Tabii zaman zaman imam hatip liselerinin siyasetin bir malzemesi haline geldiğini de gördük' diyen Şentop sözlerine şöyle devam etti:
"Sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak değil, hukuk okumuş bir sosyal bilimci olarak, bir eğitimci olarak, bu okullarda eğitim görmüş birisi olarak şunu açıklıkla ifade etmek isterim. İmam hatipliler siyasetin konusu, siyasetçilerin malzemesi, zaman zaman da akıl almaz söylemlerin, ifadelerin, yasakların, muhatabı olmayı kendileri tercih etmediler. Hatta imam hatipliler ve çocuklarını bu okullara gönderen aileleri bu tartışmaların dışında kalmak için daima azami bir titizlik, dikkat ve gayret göstermişlerdir. Fakat maalesef inancı ve inanç hassasiyetini eğitimi konusu olamayacak kadar önemsiz gören bazıları sürekli insani olan değerleri yok sayan bağnazlıkla imam hatiplileri siyasi tartışmaların konusu haline getirmişlerdir. İşte hepinizin hatırlayacağı bir kat sayı mağduriyeti böyle bir bağnazlığın ve uygulamanın sonucuydu. Şükür ki artık böyle bir durum ortadan kalkmış. Devlet kendi kurumları özellikle de eğitim kurumları arasında ne ayrımcılık yapmalıdır ne de onlardan bir kısmını ayrıcalıklı görmelidir. Kanaatim budur"
’BATIDAKİ GİBİ GİYİNENLER KENDİLERİNİ KÜLTÜRLÜ İNSANLAR ZANNEDİYORLAR’
İmam hatip okullarından rahatsız olan çevrelerin olduğunu söyleyen Şentop, "Onların esas rahatsızlığı imam hatip liseliler değildir. İmam hatip liselerinin muhtevasıyla ilgili bir rahatsızlık var. Dine karşı, dindarlığa karşı, Türkiye’deki milletin temel değerlerine karşı olan, husumetlerini, düşmanlıklarını açıkça ifade edemeyenler imam hatip liselerine, imam hatip liselerinden mezun olan öğrencilere karşı bunu ifade ediyorlar. Tabii bunun bir kısmı bilinçlidir. Bir kısım insanlar neyin ne olduğunu bilerek ve kasten bunu yapıyorlar. Ama büyük bir kısmı da cehalet sebebiyledir. Çünkü Türkiye’de yüzünü batıya çeviren, batıdaki insanlar gibi giyinenler, yüzünü, gözünü, saçını, kaşını batılı insanlar gibi yapanlar kendilerini modern, bilgili, zeki, kültürlü insanlar olarak zannediyorlar. Bunlar önemli ölçüde sadece kendi içinde bir araya geldiklerinde ve hep birbirlerinin görüşlerini teyit eden konuşmalar yaptıkları için de kendileri dışındaki dünyadan çok büyük ölçüde habersizler. Neler olup bittiğini farklı dünya görüşüne sahip olanların yasayış tarzına sahip olanların neler bildiğini, bilgi, kültür ve zeka derecesini ölçmekten, anlamaktan, takdir etmekten acizler. Bunu büyük anlamda cehalet olarak ifade ediyorum" ifadelerini kullandı.