Soruşturmayı durdur

Güncelleme Tarihi:

Soruşturmayı durdur
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2014 01:58

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dünkü grup toplantısında Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek’in, İzmir merkezli Liman Operasyonu ile ilgili aradığı, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş’ın hazırladığı tutanağı okudu. “Size şimdi dehşet verici bir belgeyi açıklayacağım” sözleriyle konuşmasına başlayan Kılıçdaroğlu’nun okuduğu tutanakta “Sayın Müsteşar arayarak ‘Soruşturmayı durdur, bunu yapmazsan sonuçlarına katlanırsınız’ diyerek telefonu kapattı” ifadesi dikkat çekti.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu’nun okuduğu tutanak şöyle:

KENAN İPEK ARADI

Mahkeme tarafından verilen kararlar mesai sonrasına kalmış, kararların emniyete icra için gönderilmesinden sonra 6 Ocak 2014 tarihinde saat 19.38’de evimde bulunduğum sırada müsteşarlık makamından ‘....’ numaralı telefonumu arayan sekreter; Sayın Müsteşar Kenan İpek’in benimle görüşmek istediğini iletti. Sayın Müsteşar, hal hatır sorduktan sonra sözü, yürütülen evraka getirip içeriğini sordu. Kendisine kısaca soruşturmayla ilgili bilgi verdim. Bunun üzerine, bu soruşturmanın derhal durdurulmasını, ilgili cumhuriyet savcısının değiştirilmesini istedi. Makamda beklediğini, sonucun kendisine bildirilmesini istedi. Cevaben kendisine, hukuk ve yasalara aykırı bir işlem olmadığını izah etmeme rağmen ısrarcı oldu. Dört dakika süren görüşme sonrası tekrar soruşturmayı durdurmamı, mahkeme kararlarını kolluktan geri istememi ve cumhuriyet savcısını değiştirmemi ısrarla istedi. Ve cevap beklediğini belirterek telefonu kapattı.

Haberin Devamı

SAVCIYI DEĞİŞTİR

Daha sonra beni tekrar 22:31’de aynı şekilde Müsteşar bey arayarak ne yaptığımı sordu. Ben de yapılan işlemin hukuk kuralları çerçevesinde olduğunu, herhangi bir müdahaleyi gerektirir, hukuka ya da usule aykırı bir durumun bulunmadığını nezaketle izah etmeye çalışmama rağmen bana hitaben; ‘Bu saatte git, cumhuriyet savcısını değiştir, tüm kararları iptal et, bu soruşturmayı durdur. Bunu yapmazsanız sonuçlarına katlanırsınız’ diyerek telefonu kapattı. Cumhuriyet Başsavcılığımızca yapılan işlemlerde hukuka aykırı bir işlem görmediğimden bu talepleri yerine getiremedim. 6 Ocak 2014 günü saat 19.38 ve 22.31’de Sayın Müsteşar Kenan İpek tarafından aranmam sebebiyle aramızda geçen konuşmaları gösterir iş bu tutanak tarafımdan tutularak imza altına alınmıştır.

OY VERENLERE

Kılıçdaroğlu, daha sonra tutanağı salondakilere göstererek “Tutanak bu arkadaşlar. HSYK’ya gitti. Şimdi AKP’ye oy veren bütün yurttaşlarıma sesleniyorum; sizin vicdanınız el veriyorsa, bir yolsuzluk davasının soruşturmasının kapatılmasına ‘Evet kapatılsın, varsın kul hakkı da yensin’ diyorsanız söyleyecek bir lafım yok. Ama demiyorsanız 30 Mart’ta sandık önünüze gelecek. Elinize vicdanınıza koyun, hırsızlığa, yolsuzluğa, kul hakkı yiyenlere hep beraber ‘Dur’ diyelim. ‘Biz yolsuzlukla mücadele ediyoruz’ diyorlar, işte böyle mücadele ediyorlar” dedi. Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:

TUTACAK MISIN

Haberin Devamı

“Şimdi bu Adalet Bakanı’na sesleniyorum; sen o müsteşarı yerinde tutacak mısın? Yerinde tutuyorsan o işin sorumlusu sensin. Zaten bir müsteşar, bakandan talimat almadan böyle bir konuşma yapmaz. Böyle bir talimat, siyasi otoriteden gelmezse müsteşar kendiliğinden telefon açıp ‘Dosyayı kapat, savcıyı al, sonuçtan bana bilgi ver, yoksa sonucuna katlanırsın’ diyemez. Şimdi HSYK’nın kanun teklifi görüşülüyor. O geçerse, bunların tamamı gerçek olacak. Bir talimatla yargı şekillendirilmiş olacak. Onlar da ellerini vicdanlarına koyup kararlarını versinler.

ÇOCUĞUNU REDDETME

Oğlumu ben yargılarım’ diyorsun. Senin oğlunun rüşvet ve yolsuzluğa bulaşıp bulaşmadığına sen karar veremezsin. Bağımsız mahkemeler karar verir. Sen oğlunu onların önüne göndermiyorsan, ben sana ‘Baş çalan’ diyorum.”

Haberin Devamı

Genel Başkanınız size yalan söylüyor

AKP milletvekillerine sesleniyorum, sizin Genel Başkanınız size yalan söylüyor. Bu olaylar, çok büyük. HSYK yasası da çıksa bu olay kapatılmaz. Olay büyük, neresini örteceksiniz, bunu örtecek bez yok. Bizzat Başbakan, bu olayların içinde, baş aktör. Başbakan değil baş yalan. Bunu da her ortamda ispat etmek mümkün. AKP milletvekillerine sesleniyorum, yasama organı adına siz değil Başbakan konuşuyor, sizi kendi yolsuzluğuna alet ediyor farkında mısınız?
Torba yasa getiriyorlar, bunların içinde mutlaka yolsuzluğa yönelik madde var. Hâlâ el kaldırıyorsunuz. Çocuklarınıza hesap vereceksiniz. Bu yolsuzluk dosyalarını aklama konusunda duyarlı olun. HSYK teklifi görüşülecek. Ya devletin dibine dinamit koyacaksınız ya bu ülke aydınlığa kavuşmuş olacak. Adalet Bakanı’na mahkemeleri bağlıyorsunuz, Anayasa Mahkemesi’ni de kalkıp Başbakan’a bağlayın. Aynı şey. Böyle bir şey olabilir mi?

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!