Sorguda ölüme 11 tutuklama

Güncelleme Tarihi:

Sorguda ölüme 11 tutuklama
Oluşturulma Tarihi: Mart 18, 1998 00:00

Haberin Devamı

Hırsızlık suçlamasıyla gözaltına aldıkları Mehmet Yavuz'un sorgusu sırasında ölümüne neden oldukları iddiasıyla bir komiser, bir komiser yardımcısı ve 9 polis memuru tutuklandı. Zanlının, içkanama sonucu öldüğü belirlendi.

Adana Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu Amiri Komiser Murat Güldaş, Komiser Yardımcısı Uğur Özdoğanoğlu ile 9 polis memuru, gözaltına aldıkları 23 yaşındaki Mehmet Yavuz'u sorgu sırasında işkenceyle öldürdükleri iddiasıyla tutuklandı.

Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Ceylani Tuğrul, 8 Aralık 1997 tarihinde bir işyerinde meydana gelen hırsızlıktan sonra, parmak izi tespitleri ve suç ortağının ifadesi üzerine ‘‘Cüneyt Gürgün’’ sahte kimliğini kullanan, Diyarbakır nüfusuna kayıtlı Mehmet Yavuz'un yakalanması için harekete geçildiğini anlattı. Bunun üzerine Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'yle irtibata geçildiğini belirten Tuğrul, şu bilgileri verdi:

‘‘Adana'dan görevlendirilen polisler, Diyarbakır'a giderek 13 Mart gecesi saat 01.00 sıralarında sanığı teslim alıp Adana'ya getiriyorlar. Sanık nezarette fenalaşınca Devlet Hastanesi'ne götürülüyor, ancak bu kişi vefat ediyor. Bunun üzerine soruşturma başlattık. Ceset üzerinde 3 adli tıp uzmanının katılımıyla yapılan otopsi sonucunda küt karın travmasına bağlı iç kanama sonucu ölüm meydana geldiği anlaşıldı. Gerekli tahkikat başlatıldı. Hırsızlık Büro Amiri Komiser Murat Güldaş, Grup Amiri, Komiser Yardımcısı Uğur Özdoğanoğlu, polis memurları Veysi Boztepe, Caner Arman, Fethi Çevik, Halil Kılıç, Ahmet Mut, Bülent Karaca, Mehmet Gündoğan, Mesut Sülü ve Vahap Şahin'in, işkence sonucu ölüme neden oldukları için tutuklanmalarını talep ettik. Polisler, sevkedildikleri nöbetçi mahkemece tutuklandı.’’

Polis memurları hakkında TCK'nın işkenceyle ilgili 243/2 maddesine dayanılarak 452 ve 448'inci maddeler uyarınca kamu davası açıldığını anlatan Tuğrul, ölen Mehmet Yavuz'un harici muayenesinde de darp izine rastlandığını açıkladı, şunları söyledi:

‘‘Böyle bir olayın olmasından, böyle bir soruşturma yapmış olmaktan üzüntü içindeyiz. Sanık polisler sorgularında kesinlikle işkence yapmadıklarını, fiilin hırsızlık olduğunu, ölen kişinin Hırsızlık Bürosu'nca tanındığını, Diyarbakır'dan geldiğinde kontrol edildiğinde, vücudunda kesik izleri, ağzında da jilet bulunduğunu, kendisine zarar vermesini önlemek için bu jileti almak istediklerini söylemişlerdir. İddialar nedeniyle üzgünüz.’’

Mehmet Yavuz'un babası Ahmet Yavuz, polislerin kendisine oğlunun kalp kirizi geçirerek öldüğünü söylediğini, oysa vücudunun birçok yerinde çürükler olduğunu belirterek, ‘‘Kafatası ve iki kolu kırılmış. Vücudunda sigara söndürülmüş. Vücudunun her tarafında da morluklar vardı. Savcının otopsi raporunu bekleyeceğiz. Ondan sonra dava açacağım’’ dedi. Ağabeyi Nizamettin Yavuz da, gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!