Sizi orada bekleyeceğim

1983 yılında 2 kişiyi öldürmekten idam cezasına çarptırılan Karla Faye Tucker'ın infazı dün sabaha karşı gerçekleştirdi. Tucker'ın son sözleri ‘‘Biraz sonra İsa ile yüz yüze geleceğim. Hepinizi çok seviyorum. Buradan ayrıldığınızda sizi yeniden göreceğim.Sizi orada bekleyeceğim’’ oldu.

Karla Faye Tucker. 2 kişiyi kazmayla öldürdüğü için idam cezasına çarptırılmış, 15 yıldan bu yana Teksas'taki hücresinde ölümü bekliyordu. Bir zamanlar uyuşturucu bağımlısı bir fahişe olan Tucker, dine dönerek iyi bir insan olduğunu öne sürerek af istedi. Papa ve çeşitli gruplardan destek gördü. Ancak tüm gösteriler, kampanyalar onu kurtarmaya yetmedi. Ve beklenen an dün sabaha karşı gelip çattı. Genç kadın alkışlar ve gözyaşları arasında zehirli iğneyle idam edilerek son nefesini verdi.

SON SÖZLERİ

Huntsville Hapishanesi'ndeki ölüm hücresinde gerçekleştirilen infaz TSİ 02.45 (yerel saatle 18.45) tamamlandı. Beyaz hapishane üniforması ve beyaz spor ayakkabıları giyen 38 yaşındaki kadın mahkum, haç şeklindeki idam koltuğuna yatırılarak bağlandı. Bu sırada cellat, genç kadına son sözlerini sordu. Karla Faye Tucker, yan hücrede infazı izleyen, aralarında kocası Dana Brown, bir kurbanının kocası ve diğer kurbanının ağabeyinin bulunduğu tanıklara dönerek şu açıklamayı yaptı:

‘Hepinize söylemek istediğim, çok üzgün olduğum. Bebeğim, seni seviyorum (Eşine hitaben). Hepiniz bana çok iyi davrandınız. Biraz sonra İsa ile yüz yüzü geleceğim. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Hepinizi çok seviyorum. Buradan ayrıldığınızda sizi yeniden göreceğim. Sizi orada bekleyeceğim.’

20 SANİYEDE UYUDU

Sonra kuşetlerle bağlı olan Tucker'ın kollarına zehir kokteyli damarlarından akmaya başladı. Görgü tanıklarının ifadesine göre Tucker, 20'nci saniyede iki kez hafifçe öksürüp, derin bir uykuya daldı. İlacın etkisiyle vücudu felç olan Tucker'ın bir süre sonra nefesi kesildi, en sonunda da kalp atışları durdu. İki kişiyi kazmayla vahşi bir şekilde öldüren Karla Faye Tucker, kurbanlarının aksine sessizce ölümle yaşam arasındaki ince çizgiyi geçti.

Yüksek Mahkeme'nin infaza bir saat kala mahkumun af isteğini reddettiğini açıklamasıyla hapishanenin önüne çöken sessizlik, idamın sona erdiğinin açıklanmasıyla panayır alanına döndü. İdamı destekleyen bir grup infazı alkışlarla karşılayıp sevinç çığlıkları atarken, Tucker'ı destekleyenler ise gözyaşlarına boğulup, ilahiler söylediler. Fox Televizyonu ise infazdan bir süre önce cinayet mahallinde çekilmiş fotoğrafları yayınlayarak Tucker'ın işlediği vahşete dikkat çekti.

İnfazdan sonra Tucker'ın cenazesi, eşine teslim edilmek üzere Huntsville Cenaze Evi’ne götürüldü.

Dakika dakika ölüme yolculuk

03.00: Kahvaltıyı reddederek uyumayı tercih etti.

06.00: Kendisine temiz elbiseler verildi, fakat duş almayı reddetti.

06.14: Televizyon haberlerini izlemek istemedi.

06.27: Günlüğüne bir şeyler yazmaya başladı.

07.30: Gardiyanla konuşup gülümsedi.

07.40: Avukatıyla telefonda konuştu.

08.11: Kocası, babası ve kızkardeşi ziyaretine geldi.

08.27: Kocasının getirdiği çörekleri kabul etti ve pazartesi günü yemek yemediği için halsiz düştüğünü itiraf etti.

10.20: Ailesine İncil okudu.

11:50: Hapishane rahibi olan kocası dua okudu.

11.54: Mahkumun gözlerinden ilk kez yaş geldi.

11.55: Tucker ve ailesi, bulundukları bölmeleri birbirinden ayıran cama ellerini koyarak veda ettiler.

12.00: Gardiyanlar tüm ziyaretçileri dışarı çıkardı.

12.10: Öğle yemeğini reddetti.

12.12: Mahkumun kişisel eşyalarının envanteri çıkarılarak toplandı.

12.26: Hapishane rahibiyle dua etti.

13.03: Hücresinden alınarak, ölüm hücresinin yan bölmesine getirildi.

15.00: Muz, şeftali ve salatadan oluşan son yemeğini geri çevirdi.

18.00: Yüksek Mahkeme, mahkumun cezanın idamdan müebbete çevrilmesi talebini reddetti. Vali George Bush, infazı 30 gün erteleme yetkisini kullanmayacağını bildirdi.

18.10: Hapishane, infazın planlandığı gibi gerçekleşeceğini açıkladı.

18.37: Mahkumun damarlarına zehir kokteyli enjekte edildi. Genç kadın tanıklara yönelerek ‘Hepinizi seviyorum’ dedi.

18.45: Tucker'ın öldüğü açıklandı.

Sakinleştirici istemedi

Karla Faye Tucker, kol damarlarına zerkedilen üçlü zehir kokteyliyle idam edildi. Öldürücü gücü bulunan ‘Sodyum thipental’le birlikte mahkuma kas gevşetici etkisi gösteren ‘pancuroniom bromide’ ve kalp atışını durduran ‘potasyum klorid’ verildi. İlk önce vücudu felç olan mahkumun daha sonra nefes alışverişi ve kalp atışları durdu. Teksas Ağır Ceza Dairesi, genç kadının sakinleştirici isteme hakkı bulunduğunu, ancak bunu istemediğini açıkladı.

13 Haziran 1983 tarihinde Houston'da aşırı dozda uyuşturucu aldıktan sonra erkek arkadaşı Daniel Garrett ile soyguna gidip kazmayla iki kişiyi öldüren Tucker, artık dine dönerek kötü günleri geride bıraktığını savunarak, idam cezasının müebbet hapse çevrilmesini istiyordu. Garrett de idam cezasına çarptırılmış ancak 1993 yılında hapishanede karaciğer yetmezliğinden ölmüştü.

Avrupa'dan kınama

Karla Faye Tucker'ın idamı Avrupa Parlamentosu ve Avrupa basını tarafından tepkiyle karşılandı. Avrupa Parlamentosu, ABD nezdinde girişimde bulunarak Teksas'ta gerçekleştirilen infazı kınadı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Başkanı Mary Robinson da infazı eleştirerek, ABD'de idam cezasının giderek daha fazla uygulanmasının ‘ciddi endişelere’ yol açtığını öne sürdü. Alman Parlamentosu'nun insan hakları sözcüsü Rudolf Binding de idam cezasının en temel insan hakkı olan yaşama hakkına aykırı olduğunu söyleyerek idamı eleştirdi. Ukrayna dışında Avrupa ülkelerinde idam cezası uygulanmıyor. Oysa ABD idam makinası gibi işliyor. ABD'de ölüm cezası 1976 yılından bu yana yeniden uygulanmaya başladı. O zamandan bu yana sadece 1984 yılında Kuzey Carolina'da cinayet yüzünden Velma Barfield adında bir kadın idam edildi. Ancak yine aynı döneme üçte biri Teksas eyaletinde olmak üzere en az 435 erkek mahkum idam edildi. Sadece geçen yıl Teksas'ta 37 mahkumun infazı tamamlandı.

Vali Bush 95'inci kez idam onayladı

Kadın mahkumun infazını 30 günlüğüne erteleme yetkisi bulunan Teksas Valisi George Bush, bu hakkını kullanmadı. Yüksek Mahkeme'nin mahkumun af isteğini reddetmesinin ardından eski ABD Başkanı George Bush'un oğlu olan Vali, idam kararının daha üst makamların ele alması gereken bir olay olduğunu kaydederek, ‘Tanrım Karla Faye Tucker’ı, kurbanlarını ve ailesini kutsasın' diyerek bu hakkını kullanmayacağını açıkladı. 2000 yılında Cumhuriyetçi Parti'den başkan adayı olması beklenen Bush, daha önce de kadın olduğu için Karla Faye Tucker'a erkek mahkumlardan farklı bir muamele uygulanamayacağını söylemişti. 1995 yılında göreve gelen Vali Bush, bu süre zarfında 59 erkeğin idamına onay verdi.

AİLEYLE SON GÖRÜŞME

Karla Faye Tucker, cezası infaz edilmeden kısa bir süre önce kızkardeşi Kari Weeks, babası Lawrence Tucker ve kocası Dana Brown'la görüştü.

KURBANIN KOCASI İZLEMEYE GELDİ

Karla Faye Tucker'ın öldürdüğü Deborah Thorton'un kocası Richard Thorton da, infazı izlemeye geldi. Tekerlekli sandalyeye mahkum olan ve elinde öldürülen eşinin resmini taşıyan Richard Thorton'un soğukkanlı tavırları dikkat çekti. Thorton, Karla Faye Tucker, öldürülmeden hemen önce, çok üzgün olduğunu söyledi.

Karla Faye Tucker bu binada hayata veda etti. Polisin sıkı korumaya aldığı bina, son yılların en çok tartışılan infazına sahne oldu.

Tüm dünyada Karla'nın affedilmesi için gösteriler yapıldı. Roma'daki ABD Elçiliği'nin önünde toplananlar da Karla'nın idam edilmemesi için dua ettiler.