Seks işçilerinin sağlık karnesi

Güncelleme Tarihi:

Seks işçilerinin sağlık karnesi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2000 00:00

Haberin Devamı

Deri ve Zührevi Hastalıklar Hastanesi'nde 1992-1998 arasında muayene edilen her on kadından dördünde cinsel hastalık görüldü.

Marmara Üniversitesi Sağlık Eğitim Fakültesi'nin, Cankurtaran'daki Deri ve Zührevi Hastalıklar Hastanesi'nde yaptığı araştırmaya göre, hastanede muayene olan her 10 ‘seks işçisinden’ (kadın, transseksüel, travesti) 4'ünde cinsel yolla bulaşan bir hastalık bulunuyor. Dünya Sağlık Teşkilatı verilerine göre, cinsel temasla bulaşan (frengi, belsoğukluğu, genital herpes gibi) herhangi bir hastalığı bulunanlarda, AIDS olma riski 6-10 kat daha fazla. Bu veriye göre, cinsel hastalığı olan seks işçilerinde AIDS bulunma riski kat kat yüksek. Ayrıca hastanede muayene edilenler arasında yabancı hayat kadınlarının sayısında sürekli artış gözlendi.

Hastanede, 1992-98 yılları arasında muayene edilen 33 bin 32 seks işçisinden yüzde 39.9'unda cinsel temasla bulaşan hastalık saptandı. Bu verilerin dikkate alınması gerektiğini belirten Sağlık Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Hayran, ‘‘Bunların AIDS olma riskinin 6-10 kat daha fazla olduğunu düşünürsek, tehlikenin boyutları ortada. Toplumda AIDS'e karşı anlamsız bir kahramanlık var. AIDS çok büyük tehlike gibi görünmüyor’’ dedi. Asıl sorunun illegal seks işçileri olduğunu belirten Prof. Dr. Hayran, ‘‘Hayat kadınlarından özellikle de gizli yapanlarda cinsel hastalık bulunma riski çok daha yüksek. Legal seks işçileri belirli aralıklarla muayeneden geçiyor. Bu nedenle kendilerini daha iyi kontrol ediyorlar’’ dedi.

6 yıllık veriler değerlendirildiğinde ortaya şöyle bir tablo çıkıyor:

Yıllara göre değerlendirme yapıldığında, muayene olanlar arasında Romen ve dağılan SSCB ülkelerinden gelen kadınlarda büyük artış gözlendi. 1992'de hastanede muayene olanların sayısı 2 bin 622 iken, 1998'de 9 bin 521'e ulaştı.

Yıllar içinde, hastanede muayene edilenler arasında Türklerin sayısı azalırken, yabancıların sayısında sürekli artış oldu. 1992'de hastanede muayene olanların yüzde 57.2'si Türk seks işçileriydi. Polisin sürekli operasyonlarının da etkisiyle hastanede 1998'de muayene edilenlerin sadece yüzde 20.1'i Türk, geriye kalanı yüzde 79.9'u ise yabancı kadınlardı.

Yabancı kadınların tamamına yakını Romen ya da eski SSCB ülkelerinden gelenler. Kadınların, yüzde 42.5 Rumen, yüzde 36.7'si eski SSCB ülkelerinden. Araştırma yapılan 6 yıl değerlendirildiğinde, ortalama yüzde 32.8'i Türk, yüzde 42.1'i Rumen, yüzde 34'ü de eski SSCB ülkelerinden.

Eski SSCB ülkelerinden gelenlerde ciddi artış gözleniyor. 1992'de muayene olanların yüzde 1.8'ini onlar oluştururken, 1998'de oranları yüzde 36.7'ye çıktı.

Otel müşterisiyle

seks

Fakültenin Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bike Kocaoğlu ile yaptığı bir araştırmayla, Laleli'deki 300 otel çalışanının AIDS ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar konusundaki tutum ve davranışları araştırıldı. Anlaşıldı ki otel çalışanlarının üçte biri müşterileriyle seks ilişkisine giriyor. Araştırmaya göre;

Otel çalışanlarının yüzde 27.7'si müşterilerle seks ilişkisine girdiği söyledi. Yüzde 11.7'si soruya yanıt vermedi. Bunların büyük çoğunluğunun da ilişkide bulunduğu düşünülüyor.

İlişkide bulunan otel çalışanlarından yüzde 22'si hiç tanımadığı ve ilk beraber olduğu kadınla cinsel ilişkiye girerken kondom kullanmadığını söyledi.

Tüm otel yöneticileri, ‘aile oteli’ olduklarını öne sürüp, kendi otellerinde seks yapılmadığını bu nedenle prezervatif bulundurmak gibi bir önlem almadıklarını söyledi. Otel yöneticileri, ‘‘Prezervatif koyarsak otelde paralı seks yaptırılıyor havası doğar’’ diyerek önlem almayı reddetti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!