Savaş Mantığıyla

Güncelleme Tarihi:

Savaş Mantığıyla
Oluşturulma Tarihi: Eylül 13, 2001 00:00

Böylesine alçakça bir saldırıya başka bir ülke mazur kalsa ne yapardı, bilemiyoruz. Ama ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell meseleyi çok açık ortaya koydu:‘‘Bu bir savaştır.’’Demek ki Amerika Birleşik Devletleri onu can evinden vuran son terör saldırısına savaş mantığı ve metoduyla yanıt verecek: Yani tespit ettiği düşmanı kendisini hiçbir kuralla bağlı saymadan en acımasız şekilde ve en kısa zamanda mahvedecek.Bu sırada siviller de ölür mü?Evet... Savaş mantığına göre maalesef sadece silahlı düşman değil, masum insanlar da bundan zarar görebilir ama, zararlarının tazminini isteyemezler. Dahası... Savaş maalesef başka yerlere yayılma istidadında olan bir felakettir. Bir savaşta o yüzden en önemli ihtiyaç onun yayılmasını önlemektir. Ve savaş -özellikle ABD Dışişleri Bakanı'nın sözlerinden bizim anladığımız şekildeki savaş- dünya sahnesindeki tüm dengeleri değiştirebilir.Tabii tüm bu söylediklerimizi etkileyecek olan 11 Eylül 2001 felaketinin gerisindeki failin (o ister bir devlet, ister Usame bin Ladin gibi bir terör baronu olsun fark etmez) kimliğidir. Burada önemli olan ABD başkanlarının, örneğin Richard Nixon'ın, Jimmy Carter'ın, Ronald Reagan'ın, George (baba) Bush'un ve hatta tüm hümanist kimliğine rağmen Bill Clinton'ın kendi kamuoylarını tatmin için başvurdukları cow-boy tavırlı operasyonlara şimdiki Başkan George W.Bush'un başvurup vurmayacağıdır.Bu konudaki güçlü tahmin, Teksas kökenli George W.Bush'un fazla tereddüt etmeyeceği yolundadır.Amerika Birleşik Devletleri'nin ‘‘Kimse bize bir şey yapamaz’’ havalı yöneticilerini ve bireylerini de göz önünde tutunca, başka bir çözüm ihtimalinden söz etmenin anlamı kalmıyor. Kaldı ki ABD'yi allak bullak eden bu terör eylemi, sadece büyük çaplı bir terör saldırısı olarak görülemez. Bu, dünyaya nizam vermeye soyunmuş bir güce, bir başka deyişle mahallenin kabadayısına, kendi evi önünde meydan dayağı atılmasıdır.Düşünün ki ABD'nin anavatan toprağına ne Birinci Dünya Savaşı sırasında ne de İkinci Dünya Savaşı'nda kimsenin tek bir bombası düşmüş değildi. Bunda ABD topraklarının savaş alanından uzak olması, o tarihlerdeki teknolojinin ABD'ye kadar uzanmaya izin vermemesi elbet önemli etkenlerdi. Ama sonuç olarak kimsenin ABD'nin kılına dokunmadığı -veya dokunamadığı- da bir gerçekti. O nedenle ABD'nin bu olayı hazmetmesi imkánsızdır. Gerçek şu ki ABD, Vietnam'dan sonra derin bir gurur yarası daha aldı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!