San Marino ile barışalım artık

Güncelleme Tarihi:

San Marino ile barışalım artık
Oluşturulma Tarihi: Ekim 11, 1997 00:00

EN ESKİ CUMHURİYETDünyanın en eski ve en küçük cumhuriyeti kabul edilen San Marino'da, 1061 yılında aile reislerinden oluşan bir konsey kurulmuş. 1243 yılında günümüzde hâlâ geçerli sayılan son yürütme kurulu değişikliği yapılmış. Nüfusa orantılı olarak 60 konsey üyesi ile sınırlandırılmış, adı da ‘‘Büyük Genel Konsey’’ olarak onaylanmış. O gün bugün San Marino aynı sistemle yönetilmekte. Ve ilk gerçek anlamda demokratik rejimin böylece 1243 yılında San Marino'da yürürlüğe girdiği kabul edilmekte.BARIŞ ANLAŞMASI UNUTULDUDünyada tam 81 yıldan bu yana savaş halinde görünen iki ülke olduğunu biliyor muydunuz? Ya bunlardan birinin Türkiye olduğunu? Evet, Türkiye ile İtalya sınırları içindeki üç devletten en büyüğü olan San Marino, kağıt üzerinde hala savaş halinde görünüyor! Ve ne biz bunun farkındayız, ne San Marinolular farkında... Üstelik karşılıklı tek bir kurşun bile atmamış olmamıza rağmen savaş halindeyiz! Nedeni de Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, barış antlaşması imzalamayı unutmak...BAKANLIKTA BİLEN YOKBu belgelerin günışığına çıkarılmasında arkadaşımız Reha Erus'a yardım eden San Marino Devlet Arşivi Müdürü Prof. Dr. Cristoforo Buscanini, ‘‘İddia ederim ki, iki ülkenin hâlâ savaş halinde olduğunu ne 65 milyonluk Türkiye bilir, ne de 24 bin San Marinolu.’’ Gerçekten San Marino Dışişleri Bakanlığı'nda kimse konuyu bilmediği için Reha Erus tekrar Arşiv Müdürü Buscanini'ye havale edildi.DİĞERLERİYLE BARIŞTI1. Dünya Savaşı sırasında San Marino İtilaf, Osmanlı da İttifak Devletleri tarafında savaştı. Savaşın ardından yapılan hiçbir anlaşma San Marino adına imzalanmadı. Dolayısıyla San Marino, yıllarca Almanya, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan ve Osmanlı ile kâğıt üzerinde savaş halinde göründü. Ancak 1934'te Almanya, 1937'de Macaristan ve Bulgaristan, 1986'da da Avusturya ile ikili barış anlaşması imzaladı. Türkiye ile hâlâ bir anlaşma imzalanmış değil.Futbol değil sahici savaşBelgelere göre savaş halindeyiz ama ne biz bunun farkındayız, ne de San Marinolular farkındaBELGELER DEVLET ARŞİVİNDETürkiye ve San Marino'nun hala savaş halinde olduğunu gösteren belgelerin bulunmasında bize yardım eden San Marino Devlet Arşivi Müdürü Prof. Dr. Cristoforo Buscanini, ‘‘İddia ederim ki, iki ülkenin hâlâ savaş halinde olduğunu ne 65 milyonluk Türkiye bilir, ne de 24 bin San Marinolu’’ diyor. Bakmayın siz son yıllarda milli futbol takımımızın zırt pırt San Marino ile maç yaptığına... Arşivleri bir karıştırsak, iki ülkenin değil sahada bir araya gelmesi, birbiriyle kanlı-bıçaklı olması gerek... Çünkü kâğıt üzerinde, Türkiye ile San Marino hâlâ savaş halinde görünüyor. Hem de tam 81 yıldan bu yana... Ne kadar komik değil mi? Koca 65 milyonluk Türkiye sanki komşularıyla başka sorunları yokmuş gibi İtalya'nın sınırları içindeki bu küçümen ülke ile yani toplam 23 bin 814 kişi ile her an savaşmak durumunda... Hoş, iki taraf da bugüne dek birbirlerine tek bir kurşun sıkmamış ama Birinci Dünya Savaşı sonrası yapılan bir dizi tarihi antlaşmada San Marino yer almayınca, daha sonra yapılan ikili barış antlaşmalarında da Türkiye ile San Marino yöneticileri biraraya gelmeyince böyle bir anlaşma hiçbir zaman imzalamamış. O gün bugün, tüm belgeler iki ülkenin birbirlerini hâlâ düşman baktıklarını gösteriyor.Biraz ayrıntılara girelim: Türkiye ile San Marino'nun dolaylı olarak birbirleriyle savaş ilişkisi olduğunu görüyoruz. Tarihinde iki kez işgal edilmesine rağmen savaşmaktan kaçınan San Marino'dan zaman zaman gönüllü askerler çıkmış. Bunlardan ilki, Trablusgarp'taki Osmanlı-İtalya savaşı için 14 gönüllü San Marino askeri... İtalya cephesinde çeşitli görevler almışlar. Daha sonra yapılan barış antlaşmasında İtalya, San Marino adına imza atmayı unutmuş. Ancak savaş hali bundan kaynaklanmıyor. Birinci Dünya Savaşı sırasında bu kez 60 kadar gönüllü San Marinolu asker yine İtalya cephesinde İtilaf Devletleri arasında, İttifak Devletleri'ne karşı savaşmışlar. Osmanlı ise Almanya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile yanyana... 14 San Marinolu asker 1916 yılında İttifak Devletleri'ne esir düşmüş. San Marino esirlerin iadesi için İtalya aracılığı ile girişimde bulunmuş. İtalyan Krallığı San Marinolu esirlerin Avusturya veya büyük bir olasılıkla İstanbul'a götürüldüğü istihbaratını almış. Bunun üzerine 14 Mart 1916'da San Marino arabuluculuk yapması için Birleşik Amerika Devletleri'nin Roma Büyükelçiliği'ne mektuplar göndermiş... San Marino arşivinde konu ile ilgili tam sekiz yazışma var. ABD Büyükelçiliği San Marino'nun arabuluculuk istemini kabul ediyor ve Avusturya Macaristan ve Alman İmparatorluğu ile temasa geçiyor. Sonunda 1917 yılında San Marinolu askerler ABD'nin yardımı ile evlerine dönebiliyorlar. Esirlerden dördünün Osmanlı topraklarında bulunduğu sonradan anlaşılıyor.KİMSE GERÇEĞİ BİLMİYORBüyük savaşın ardından ne 18 Ocak 1919'da Paris'teki antlaşmada, ne Almanya ile Verseilles'de 28 Haziran 1919'da İtilaf kuvvetlerinin yaptığı antlaşmalarda San Marino adına rastlanmıyor. Hatta Avusturya ile 10 Eylül 1919'da St.Germain'de gerçekleştirilen antlaşmaya bile katılmamış San Marino. 27 Kasım 1919'da Bulgaristan ile İtilaf Devletleri'nin Neuilly'de yaptığı antlaşmaya İtalya'nın ikazına rağmen San Marino heyet göndermemiş. Macaristan ile 4 Haziran 1920'de düzenlenen Tianon antlaşmasında da San Marino İtilaflar arasında yok. Osmanlı ile Sevr'de yapılan 10 Ağustos 1920 tarihli antlaşmada, San Marino'dan yine haber yok. Böylece Lozan'a geliniyor, Lozan'da San Marino heyeti hepten yok.Yıllar geçiyor, 1934'te San Marino Almanya ile ikili barış antlaşmasını imzalıyor. 1937'de Macaristan ve Bulgaristan ile aynı antlaşmayı karşı ülkelerin isteği üzerine yapıyor. Geriye Cumhuriyeti çoktan ilan etmiş Osmanlı'nın uzantısı Türkiye ile Avusturya kalıyor. 1986'da, yani 11 yıl önce San Marino, Avusturya ile tarihi antlaşmasını tam 76 yıl gecikme ile imzalıyor. Ve San Marino'nun savaş halinde olduğu tek ülke olarak Türkiye kalıyor.Lozan'dan bu yana neredeyse üç çeyrek asır geçmiş oluyor. İki ülke ilişkilerini dolaylı bir şekilde İtalya aracılığı ile sürdürüyorlar. Bu belgelerin bulunmasında bize yardım eden San Marino Devlet Arşivi Müdürü Prof. Dr. Cristoforo Buscanini, ‘‘İddia ederim ki, iki ülkenin hâlâ savaş halinde olduğunu ne 65 milyonluk Türkiye bilir, ne de 24 bin San Marinolu’’ diyor. Gerçekten San Marino Dışişleri Bakanlığı'nda kimse bunu bilmediği için beni tekrar arşiv müdürü Buscanini'ye havale ettiler.224 askerlik ordu!Dünyanın en eski ve en küçük cumhuriyeti kabul edilen San Marino, MS 301 yılında kurulmuş. Sonradan Aziz ilan edilen Marino adında Dalmaçyalı bir taş ocakçısı kendisini ölüme mahkum eden Roma İmparatorluğu'nun elinden kurtularak Titan dağına yerleşmiş. Bir deyişe göre Marino'dan sonra Roma İmparatorluğu'ndan kaçmaya başlayan Hıristiyanlar, Titan dağı eteklerindeki ormanlara saklanarak küçük bir toplum kurmuşlar. Adını da Marino koymuşlar. İlerki yıllarda San (Aziz) kelimesi eklenerek paye alan kurucularının adı ile ülke ‘‘San Marino’’ olmuş. Dağlık ve ormanlık bölgeye ulaşım zorluğu nedeniyle yüzyıllarda yakınlarındaki dükalıklar ve prensliklerce önemsenmemiş. Böylece gözlerden uzak kalan toplum, fakir ancak özgürce yaşamına devam etmiş. Dünyada ilk gerçek anlamda demokratik rejimin 1243 yılında San Marino'da yürürlüğe girdiği kabul edilmekte. 1243'ten bu yana birkaç anayasa değişikliği ile yürütme kararları hâlâ geçerli. Ülkede Hıristiyan Demokrat, Sosyalist, Sosyalist Birlik, Sosyalist Demokrat, Cumhuriyetçi Parti ve Komünist Parti olmak üzere, altı parti mevcut. Hıristiyanlar 27 sandalye ile başı çekmekteler. Pulculuk ve madeni para dışında San Marino tekstil sanayii ve seramikçilikten büyük gelir sağlamakta. Ülkenin bir başka özelliği de İtalya'ya oranla ucuz olması. Tenor Luciano Pavarotti, şarkıcı Eros Ramazzotti, futbolcu Roberto Baggio, geçmişte de Federico Fellini bu ülkeye vatandaşlık başvurusundabulundu, ancak bu talepleri geri çevri
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!