Popvirüs

Güncelleme Tarihi:

Popvirüs
Oluşturulma Tarihi: Eylül 12, 1997 00:00

Lale Barçın İMER
Haberin Devamı

Transglobal Underground

Nasıl dünya pazarına açılabiliriz? diye düşünürüz hep... Bunun için batı sazlarına mı yoksa kendi sazlarımıza ağırlık vermemiz gerekiyor diye de tartışır dururuz. Biz yıllardır bunlarla uğraşaduralım, ‘‘elalem'' yolu çoktan bulmuş durumda.

Transglobal Underground isimli İngiliz bir topluluk var. Bütün Doğu'yu bir boydan bir boya gezip otantik ezgiler topluyor, bunların altına da son zamanlarda ‘‘Prodigy''den tanıdığımız bir sound döşüyorlar ve albümleri dünyada müzik pazarında neredeyse yok satıyor. Benim fikrimi sorarsanız ortaya çıkan çok da matah bir şey değil, ama adamlar isim yapmışlar bir kere. Neyi ne oranda kullanacaklarını iyi ayarlayıp başarılı olmuşlar işte. Biz ise hâlâ ‘‘Ne yapmalı, nasıl yapmalı'' diye kös kös düşünüyoruz. Oysa biraz aklımızı, biraz duygumuzu, biraz da yeteneklerimizi kullansak, bu işi eminim Transglobal Underground'dan daha iyi yaparız...

Yeniler

Uzun zamandır pop müziğin ‘‘yeniler cephesine'' göz atmamıştım. Yani ‘‘yazı'' anlamında ele almamıştım. Gerçi genelde, öyle iç açıcı bir şeyler de yok ama, yine de gözden kaçırılmaması gereken bir iki isim var. Bence piyasa değeri olmayan ‘‘slogan şarkılarla'', ‘‘mahalle ağzı'' liriklerle artık bir yere gelinemeyeceği anlaşılmıştır anlaşılmasına ama yine de bu yola baş koyanlar var. Müzik dünyasında kendilerine özgü bir şeylerle katılanların başında Göksel ve Teoman geliyor. Hatırlarsanız, onları yazmıştım daha önce... Yine farklı ve ilginç bulduğum bir isim de Serkan Civelek. Her parçası iyi olmasa da Civelek umut veriyor. Ancaak, ses mükemmel, yorum düzeyliyken besteler yok mu o besteler, pek zayıflar. Yeni isimlerden Boran'ı sorarsanız, onu nitelikli ve değerli özelliklere sahipler sınıfına sokarım. En azından kimseyi taklit etmiyor. Ve ‘‘Buseler'' isimli şarkısı mükemmel.

Hip hop günleri

İki yıl önce ‘‘küçük'' çapta bir fırtına estirmişti ‘‘Cartel''. Azıcık Almanya'da ve MTV'de, çokca da Türkiye'de...

Bir kültür platformu olarak adlandırılan ‘‘Cartel'' üç topluluğun birleşmesinden oluşmuştu ve ilk albümlerinin ardından çabucak sessizlik dönemleri geldi. Ben bir yıl önce ‘‘Cartel dağıldı'' diye yazıp nedenlerini anlattığımda tepkiler almış, grubu yıpratmak isteyen biri olarak suçlanmıştım.

Aradan bir yıl geçti. Önce ‘‘Cartel'' üyesi Erci E, ardından da yine Cartel üyesi Karakan birer albüm çıkardılar. Erci E'yi pek tutmadım, ama Karakan bence başarılı. Derli, toplu, üstelik Türkçe Hip Hop. Üstelik klipleri de son derece başarılı. Cartel'in geleceğini soracak olursanız, bir daha bir araya gelemeyecekler, derim. Peki, Almanya'da yükselen Türkçe Hip Hop'un geleceği mi? Bence uzun süre varlığını koruyacak...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!