"Otoriter Anayasa" deÄŸiÅŸmeli

Güncelleme Tarihi:

Otoriter Anayasa deÄŸiÅŸmeli
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 08, 2003 00:00

Yeni Adli Yıl, Yargıtay BaÅŸkanı Eraslan Özkaya'nın yaptığı konuÅŸmayla baÅŸladı. Özkaya'nın yaptığı konuÅŸmanın en önemli konusu yıllardır selefleri tarafından da dile getirilen Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi oldu. Özkaya, "Otoriter Anayasa" diye tanımladığı 1982 Anayasa'nın deÄŸiÅŸmesi gerektiÄŸini geçen yıl da vurgulamıştı.2003-2004 Adli Yılı açılışında konuÅŸan Yargıtay BaÅŸkanı Eraslan Özkaya, son dönemlerdeki meclislerin ve hükümetlerin insan hak ve özgürlüklerine daha geniÅŸ bir boyut ve anlam kazandıran ve güvence veren baÅŸarılı çalışmalarını, özellikle Avrupa BirliÄŸi uyum yasaları yönünde gösterdikleri üstün gayretlerini takdirle karşıladıkları ve alkışladıklarını belirterek, ''Ne var ki, kimi yasaların deÄŸiÅŸtirilip yenilenmesine, iyi niyetli çabaların sürdürülmesine raÄŸmen ulusumuzun istediÄŸi ve hak ettiÄŸi konumdan çok uzaktayız'' dedi. Türk hukukunda bu iyileÅŸtirme ve deÄŸiÅŸme çok ağır iÅŸlediÄŸini, uslararası hukuka ayak uydurmakta ve uyum saÄŸlamakta geç kalındığını bildiren Özkaya, ''Aldığımız yasaların birçoklarının asılları, batı ülkelerinde tamamen veya kısmen deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ bulunmaktadır'' dedi.  Aksayan ve eskiyen yasaların deÄŸiÅŸtirilmesi gerektiÄŸini, düzeltilmesi, deÄŸiÅŸtirilmesi hatta yenilenmesi gereken yasaların başında Anayasanın geldiÄŸini ifade eden Özkaya, şöyle konuÅŸtu:''1982 Anayasası bugüne dek birçok olumlu deÄŸiÅŸikliklere uÄŸramış, baÅŸlangıç bölümü, 30'dan fazla maddesi deÄŸiÅŸtirilmiÅŸtir. Ancak çeÅŸitli tarihlerde yapılan bu deÄŸiÅŸiklikler yetersiz kalmış, hatta hazırlanış felsefeleri farklı olduÄŸundan öteki maddelerle uyumsuzluklar doÄŸurmuÅŸtur. Bu nedenle, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin anayasal sorunu halen devam etmektedir. Tepkisel felsefeyle ve otoriter devlet anlayışıyla hazırlanmış bu anayasada yer yer yapılan deÄŸiÅŸikliklerle ancak sınırlı iyileÅŸtirmeler saÄŸlanabileceÄŸi, deÄŸiÅŸim istek ve  çabalarının sona ermeyeceÄŸi göz önünde tutularak Türkiye'de pek çok sorunun kaynağını oluÅŸturan 1982 Anayasası tamamen deÄŸiÅŸtirilmeli, sadece bugünün deÄŸil, yarınların da ihtiyacını ve toplumun beklentilerini karşılayacak, çağın evrensel deÄŸerleriyle bütünleÅŸecek yeni bir anayasa kabul edilmelidir.''''ANAYASALAR TOPLUMSAL UZLAÅžMA BELGELERÄ°DÄ°R''Özkaya, özgürlükçü, çoÄŸulcu, çaÄŸdaÅŸ yeni bir anayasanın beklenen süre içerisinde çıkarılamaması halinde farklı zamanlarda yapılacak birbirleriyle çeliÅŸen deÄŸiÅŸiklikler yerine, çaÄŸdaÅŸ normlara uymayan tüm maddelerin hep birlikte deÄŸiÅŸtirilmesi yoluna gidilmesi gerektiÄŸi belirtti.Özkaya, bir kısım idari iÅŸlem ve kararları yargı denetimi dışında tutan Anayasa maddelerinin yürürlüğüne son verilmesi gerektiÄŸi, hukuk devleti kavramına uymayan, toplumun gereksinmelerini karşılamadığı anlaşılan maddelerin yeniden düzenlenmesi gerektiÄŸini anlatarak, ''Anayasalar toplumsal uzlaÅŸma belgeleridir. Gerek bu maddeler, gerekse deÄŸiÅŸtirilmesi gereken öteki tüm maddeler, gözden geçirilip deÄŸiÅŸtirilirken herhangi bir partinin veya iktidarın isteÄŸi ve tercihi deÄŸil, tüm toplumun beklentisi, gereksinmeleri, demokratik standartlar, insan hakları ve hukukun üstünlüğü esas alınmalıdır'' diye konuÅŸtu.2002: ÇAÄžDAÅž ANAYASA Ä°HTÄ°YACIYargıtay BaÅŸkanı Eraslan Özkaya, 2002-2003 Adli Yılı açılış konuÅŸmasında da Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸine vurgu yapmıştı. Özkaya, "1982 Anayasası ile kiÅŸi hak ve hürriyetlerine büyük ölçüde açık ve örtülü kısıtlamalar getirilmiÅŸ, yargı bağımsızlığı, yargıç güvencesi zedelenmiÅŸ, hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ilkesi, merkeziyetçi, bağımlı ve baskıcı bir zihniyetle geri plana itilmiÅŸtir" demiÅŸti.Özkaya "1982 Anayasası'nda devlete yargıyı baskı altına alacak, hatta yargıyı denetleyecek yetkiler verilmiÅŸtir" eleÅŸtirisinde bulunmuÅŸ ve "1982 Anayasası, bireyi deÄŸil devleti esas aldığından; hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesini zedeleyen ve ilke bazında birbirleriyle çeliÅŸen pek çok hüküm içermektedir" sözleriyle yeni Anayasa'nın gerekliliÄŸini dile getirmiÅŸti.2001: YENÄ° BÄ°R ANAYASAÖnceki Yargıtay BaÅŸkanı Sami Selçuk da 2001 Adli Yılı'nın açılışında yaptığı konuÅŸmada "Çözümde ortak temeller: Yeni bir anayasa ve ulusüstü hukukla bütünleÅŸme" baÅŸlığı altında Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi konusuna deÄŸinmiÅŸti.Selçuk, "Ä°lkin halkımızın ve dünyanın karşısına yepyeni bir anayasayla çıkmalıyız" sözleriyle konuÅŸmasına devam etmiÅŸ ve "anayasaların; deÄŸerleri, ilkeleri, kurumları, özgürlüklerin tabanını, kısaca halkın alınyazısını belirleyen ortak toplum sözleÅŸmeleridir" demiÅŸti."% 100'E YAKIN OY ALAN ANAYASALAR HALKI KÜÇÜK DÜŞÜRÃœR"1958 De Gaulle Anayasası'nın % 79 oy aldığını belirten Selçuk, "Çok eleÅŸtirilmesine karşın hâlâ sapasaÄŸlam ve yürürlükte. Neden? Açık tartışma sonucu özgür iradeyle benimsendi de ondan. Ama % 100’e yakın oy alan kimi anayasalar ve devlet baÅŸkanları dünyayı hep ÅŸaşırttılar ve güldürdüler. Halklarını küçük düşürdüler" sözleriyle % 93 kabul oyu alan 1982 Anayasası'nı  eleÅŸtirmiÅŸti. Selçuk 1982 Anayasası'na yönelik eleÅŸtirilerini şöyle sıralamıştı:* Devleti bireye göre biçimlendirecek ve sınırlandıracak yerde, bireyi devlete göre biçimlendiriyor ve sınırlandırıyor. * Özgürlüklerin tabanını deÄŸil, tavanını saptıyor. * Bireyi baskılara karşı çaresiz bırakıyor. * GüvenmediÄŸi halkına karşı teyakkuz uyarısıyla özgürlükçü, çoÄŸulcu, katılımcı sivil toplumun soluk borularını tıkıyor, demokrasiyi lüks bir tüketim maddesi olarak algılıyor. * Yargıyı ayak bağı gibi gördüğünden, örümcek ağı gibi güçlülerin delip geçtiÄŸi, güçsüzlerin takılıp kaldığı yasa devletinden hukukun üstünlüğüne bir türlü geçemiyor.  * Bu toplum sözleÅŸmesi, "anayasal devlet"in özüyle çatışan olsa olsa bir "polis tüzüğü"dür.  NEDEN YENÄ°SÄ°NÄ° YAPMIYORUZ?"SözleÅŸme hukuku, anayasa hukuku ve halk, üçü de toplumun bilinç dışını kuÅŸatan, etik ve demokratik duyarlılığını körelten bu toplum sözleÅŸmesine karşıdırlar" diyen Selçuk, "yarısını deÄŸiÅŸtirmeye hazırlanan yasama da karşıdır. Öyleyse neden yenisini yapmıyoruz? Neyimiz eksik? Bu Anayasayla ne demokrasiye kavuÅŸabiliriz ne de AB’ne girebiliriz. DeÄŸiÅŸikliklerle oyalanmayalım" düşüncelerini sözleriyle ifade etmiÅŸti. 1999: ANAYASA MEÅžRU DEĞİLÖnceki Yargıtay BaÅŸkanı Sami Selçuk, 1999'daki konuÅŸmasında "1982 Anayasası biçimsel meÅŸruluktan yoksundur, geçersizdir" demiÅŸ ve bu anayasanın deÄŸiÅŸtirilmesi gerektiÄŸini "Türkiye, meÅŸruluk debisi neredeyse sıfıra yaklaÅŸmış bir anayasa ile yeni yüzyıla giremez, girmemelidir" sözleriyle belirtmiÅŸti.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!