Orakoğlu Mamak'ta

Güncelleme Tarihi:

Orakoğlu Mamakta
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 17, 1997 00:00

Haberin Devamı

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi, Genelkurmay'da karşı casusluk operasyonu yaparak, gizli askeri belge sızdırdığı gerekçesiyle, Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanvekili Bülent Orakoğlu'nu tutukladı. Mamak Cezaevi'ne gönderilen Orakoğlu, eski İçişleri Bakanı Meral Akşener tarafından ‘kahraman' ilan edilmişti.

Ankara, Askeri Savcılığın art arda verdiği kararlarla, dün şok gelişmelere sahne oldu. Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Dairesi Başkan Vekili Bülent Orakoğlu, Genelkurmay'dan karşı casusluk operasyonuyla gizli askeri belge sızdırdığı gerekçesiyle tutuklandı.

Başkent kulisleri, dün sabah 09.30'da Orakoğlu'nun Askeri Savcılığa ifade vermeye gitmesiyle hareketlendi. İçişleri eski Bakanı Meral Akşener'in ‘kahraman’ olarak nitelediği Orakoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcısı'na yaklaşık 2 saat ifade verdi.

Orakoğlu, askeri savcıya, Emniyet Teşkilat Yasası uyarınca rejime karşı istihbarat toplamakla yükümlü olduklarını söyledi. Askeri Savcı ise Orakoğlu'nun askeri sırları dışarı sızdırdığı gerekçesiyle tutuklanması için kendisini Askeri Mahkeme'ye sevketti.

SARUMSAK İLE AYNI CEZAEVİNE

Saat 14.00'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne çıkarılan Orakoğlu, yaklaşık 2 saat de burada ifade verdikten sonra, saat 16.00 sularında tutuklandı. Orakoğlu, dün Deniz Komutanlığı'na ait bir minibüsle Mamak Askeri Cezaevi'ne gönderildi. Onbaşı Kadir Sarmusak'la ayrı ayrı hücrelere konulan Orakoğlu, Genelkurmay bünyesinde irticai faaliyetleri izlemek üzere oluşturulan Batı Çalışma Grubu'nca hazırlanan gizli belgeleri karşı casusluk yöntemiyle dışarı sızdırttığı gerekçesiyle, TCK'nin 132'nci maddesi uyarınca yargılanacak.

Orakoğlu tutuklandıktan sonra yanındakilere yaptığı açıklamada, ‘‘Hiçbir suç işlemedim. Askeri emir komuta zinciri içinde tevkif edildim’’ dedi. İfadesinde ‘siyasi komplo kurbanı oldum’ dediği öğrenilen Orakoğlu'nun ‘‘Genelkurmay'ın telefonlarını dinlemedik. İrtica belgelerini sızdırdığımız, Sarmusak'ın köstebeğimiz olduğu gerçek dışıdır’’ dedi. Orakoğlu, Sarmusak'ın Batı Çalışma Grubu'nun irtica belgesini kendilerine verdiğini ise kabul ettiği belirlendi.

BÇG BELGESİ AÇIĞA ÇIKARMIŞTI

Orakoğlu'nun irticai faaliyetleri araştırmak için oluşturulan Batı Çalışma Grubu'nca hazırlanan ‘gizlilik’ dereceli belgeyi Onbaşı Kadir Sarmusak aracılığıyla dışarı sızdırdığı ortaya çıkmıştı. Orakoğlu bu belgeyi dönemin Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller ve Başbakanı Necmettin Erbakan vasıtasıyla Cumhurbaşkanı'na iletmiş, ancak Cumhurbaşkanı belgeyi Genelkurmay Başkanı'na verince casusluk operasyonu ortaya çıkmıştı.

Orakoğlu'nun Genelkurmay içinde karşı casusluk yaptığı ortaya çıkınca Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı Başbakanlık makamına resmi yazıyla başvururak, Orakoğlu hakkında resmi işlem yapılmasını istemişti. Orgeneral Karadayı'nın yazısına rağmen Akşener, Orakoğlu'nu ödüllendirerek, ailesiyle birlikte ABD'ye göndermişti.

Yeni İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu ise Orakoğlu'nu hemen çağırıp, görevden de uzaklaştırmıştı. Türkiye'ye gelir gelmez emeklilik için dilekçe veren Orakoğlu'nun 1 hafta önce emekli olduğu da bildirildi.

132'den yargılanacak

Bülent hakkında işlem yapılacak olan TCK'nın 132'nci maddesinin 1'nci fıkrası şöyle:

‘‘Devletin emniyetine veya dahili, yahut uluslararası siyasi menfaatlerine taalluk eden evrak veya vesikaları tamamen veya kısmen yok eden, tahrip eden veya üzerlerinde sahtelik yapan veya muvakkaten de olsa bunları tahsis olundukları yerden başka bir yerde kullanan, hile ile alan veya çalan kimse 8 seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası ile cezalandırılır.''

2'nci fıkrası ise ‘‘Gizli kalması devletin emniyeti ve birinci fıkrada menfaatleri icabından olan malumatı istihsal eden kişi 3 seneden 10 seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılır'' hükmünü düzenliyor.

Akşener için orduyu tahkir soruşturması

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Genelkurmay Başkanlığı'nın suç duyurusu üzerine, önceki gün İçişleri eski Bakanı Meral Akşener hakkında ‘Orduya hakaret soruşturması’ açtı. Soruşturma, TCK'nın 159/1 maddesindeki, 1 yıldan 6 yıla kadar hapsi öngören ‘Türk ordusunu tahkir ve teyzif’ten yürütülüyor. Genelkurmay, Akşener hakkında, köstebek skandalından sonra düzenlediği basın toplantısında, ‘Ordu içinde cunta kurularak, darbe hazırlandığı’ sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, Akşener'in TCK'nın 268. maddesindeki ‘Resmi heyetlere sövme ve hakaret’ten cezalandırılması da istendi. Bu madde 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Akşener hakkında ayrıca TCK'nın 311. maddesindeki suç işlemeye tahrikten de işlem yapılması istendi.

Bu arada basın toplantısında darbe istihbaratı yapıldığını açıkça itiraf eden, üstü kapalı belge sızdığını ima eden Akşener hakkında da TCK'nın 132/2 maddesindeki, ‘Gizli bilgileri elde etme’ suçundan fezleke düzenlenebileceği de belirtiliyor. Bu fıkra, ‘gizli kalması devletin emniyeti açısından gerekli olan bilgilerin elde edilmesinin’ üç yıldan on yıla kadar ağır hapisle cezalandırılmasını düzenliyor.

Çiller'e de CIA ajanlığından soruşturma

Genelkurmay Askeri Savcılığı, DYP Lideri Tansu Çiller hakkında, ‘CIA hesabına casusluk' iddiasıyla soruşturma başlattı. Başlatılan soruşturma Çiller'in 15 yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapisle yargılanmasını öngörüyor. Soruşturma, İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'in, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kanalı ile Ankara DGM Başsavcılığı'na, oradan da ‘görevsizlikle' Genelkurmay'a gönderdiği suç duyurusu üzerine açıldı. Bu soruşturmayla, Çiller hakkındaki iddiaların ilk kez askeri savcılık tarafından araştırılması yolu açıldı.

Çiller hakkındaki soruşturma, Genelkurmay Başkanlığı'ndan verilen ‘soruşturma izni' ile açıldı. Genelkurmay Savcılığı'nın soruşturmayı, Askeri Ceza Yasası'nın 56. maddesi detayıyla TCK'nın 133. maddesindeki ‘Askeri veya siyasi casusluğu' cezalandıran ‘Milli müdafaya hıyanet' suçundan yürüttüğü öğrenildi.

Askeri Savcılığın Çiller hakkındaki delilleri toplamaya başladığı ve soruşturmanın kısa sürede tamamlanacağı belirtildi. Askeri Savcılık, casusluk soruşturması sonrasında, ‘yeterli delil görülmesi' halinde, Çiller'in dokunulmazlığının kaldırılarak, TCK'nın 133. maddesinden yargılanması için fezleke düzenleyecek ve TBMM Başkanlığı'na gönderecek. Çiller'in dokunulmazlığı kalkarsa, ‘Milli müdafaya hıyanet'ten Yüce Divan veya Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde yargılanması yolu açılacak.

Soruşturma, kapsamındaki iddiaların Çiller'in ‘Başbakanlığı ve bakanlığı' dönemini kapsadığı belirlenirse, Anayasa, Başbakan ve Bakanların Yüce Divan'da yargılanmasını öngördüğü için Çiller, Yüce Divan'da yargılanacak. Aksi halde Çiller, Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nin önüne çıkarılabilecek.

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nicholas Burns, Washington'da Türk gazetecilerin bu konudaki sorusu üzerine, Çiller'in CIA ajanlığı iddiasını ‘‘Gülünç suçlama’’ olarak nitelendirdi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!