Ölü terörist, Van Devlet Hastanesi doktoru çıktı

Güncelleme Tarihi:

Ölü terörist, Van Devlet Hastanesi doktoru çıktı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2003 00:00

Hakkari DaÄŸ ve Komando Tugayı'nın komutanı Tümgeneral Osman PamukoÄŸlu, görev yaptığı süre içinde başından geçen ve tanık olduÄŸu sarsıcı olayları, arkadaşımız Yener Süsoy'a anlattı.PamukoÄŸlu'nun anlattıkları, dehÅŸet verici olmanın ötesinde, insanın algılama sınırlarını zorluyor.‘‘Bir milletin ÅŸerefi cephedeki askerin sırtındadır.’’- Yüksekova'daki kışlanın helikopter pistine indiÄŸimde bir baÅŸka helikopterde bir sivil grup vardı. Baktım Hakkari Valisi Cemalettin Sevim, Diyarbakır'dan gelen basın mensuplarına bir ÅŸeyler anlatıyor. Yanlarına yaklaÅŸtığımda vali beyin ‘‘ArkadaÅŸlar, devletimiz ÅŸefkatlidir, dün gece Yüksekova'da kırılan bütün camların paralarını ödeyecektir’’ dediÄŸini duydum. KonuÅŸması bitince yanına yaklaşıp ‘‘Vali Bey, taburun barakalarını hiç gördünüz mü?’’ diye sordum. ‘‘Hayır paÅŸam’’ deyince, ‘‘Dün gece bu ÅŸehirdekilerin attığı roket ve havan mermileriyle tavanları paramparça oldu. Gece ayaklananlar beton binalarda, biz ise bu barakalardaydık. Harcayacak paranız varsa kesinlikle bu kışla olmalı. Åžefkatli devletimiz kimden yana vali bey?’’ dedim. Hakurk harekátında ölen PKK'lılar arasında bir terörist de vardı. Yanındaki çok ayrıntılı günlüğünden öğrendik ki, Van Devlet Hastanesi'nin kadrolu doktoru. Tugay aracılığıyla hemen Van'a telgraf çektirip bu doktorun halen nerede olduÄŸunu bildirmelerini söyledim. Van Devlet Hastanesi BaÅŸtabipliÄŸi'nden gelen cevapta ‘‘Adı geçen doktorumuz Temmuz 1993'ten beri iÅŸyerine gelmemektedir’’ yazıyordu, mesele bu kadar basitti.Ankara’da suç iÅŸleniyor, bana ‘yakala’ deniyor‘‘Gerçekleri söylemek insanı özgür kılar.’’- Ekim ayının ikinci yarısında karargáh, büyük bir sarı zarf içinde tuÄŸla gibi bir evrak getirdi. Açıp baktım, Ankara'da bir kapalı salonda yapılan DEP kongresinde kürsüye çıkanların konuÅŸma metinleriydi. En üstteki kapak yazısında ÅŸunlar yazılıydı; ‘‘Bölgenizdeki; Hakkari, Yüksekova, Åžemdinli ve Çukurca belediye baÅŸkanları DEP toplantısında Türkiye Cumhuriyeti aleyhine, PKK lehine konuÅŸmalar yapmışlardır. Åžemdinli Belediye BaÅŸkanı ‘Türk Devleti domuzdur, ne kıl kopartsak kárdır' demiÅŸtir. Bunlar hakkında gerekli iÅŸlemin yapılması vs...’’ Tanrım bize sabır ver dedik; adamlar senin ayağına kadar gelmiÅŸ, niye yakalarına yapışmıyorsun da benim yakalamamı bekliyorsun? Söz konusu dört belediye baÅŸkanı eylül sonlarında bölgeyi terk etmiÅŸti. Biri gizlice gelse bile uzun süre kalmadığı için istihbarat alamıyorduk. Arayıp da bulamadıklarımız Ankara’nın göbeÄŸinde suç iÅŸlediÄŸi halde hiçbir ÅŸey yapılmıyor, sonra da bana konuÅŸmalarının metinleri gönderiliyor. Biz hep düştüğümüz yere bakıyoruz, kardeÅŸim sen asıl neye takıldığına bak.Ä°stihbaratçıların hayal gücü çok yüksek olmalı‘‘Hendek kazarak yorulmayın, savunma taktikleriyle muharebe kazanılmaz.’’- Nizami olmayan mücadelede sokak kedisinin kurnazlığı, ustalığı gerekir. Terör örgütü, Ä°stanbul'da Ä°srail hedeflerini indirdi, 5 gün sonra da Ä°ngiliz hedeflerini vuruyorsa sen arızalısın demektir. 13 ilinizde 70 vatandaşınızın öldürülüp temellere, avlulara, bahçelere gömüldüğünü yıllar sonra öğreniyorsanız, bunu bana açıklayamazsınız. Demek ki, sizde her ÅŸey acil hale gelmiÅŸ, bir ÅŸey acilse zaten geç kalmışınız demektir. Ä°stenseydi bu olayların kökü bugüne kadar bin defa kazınırdı, siyasi bir irade ve kararla bunları bitirirsiniz, size mani olan biri mi var? Ä°kide bir her ÅŸeyi dış güçlere atmanın álemi yok, tırnağı olan başını kaşır. Ãœlke güvenliÄŸinde onun bunun inayeti, himmeti, bilmem ne protokolü, belgesi yürümez. Böyle karar ve makam kademesi bol yapıdaki istihbarat düzeniyle terörle mücadele edilemez. Ä°stihbaratta çok zeki ve kavrama yeteneÄŸi yüksek insanlar olacak. Çok zeki, hayal gücü yüksek, aykırı yaradılışlı, serüven düşkünü adamlar bulacaksınız. Yaradılışları, tabiatları bağımsız, hür düşünce ananesine göre yetiÅŸtirilmiÅŸ olacak. 26 ay boyunca yalnızca 13 gün komutan evinde kaldım‘‘Bizi daÄŸ baÅŸlarında böyle yapayalnız kodular, rüzgarlara, kuÅŸlara, bulutlara yakın.’’- Hakkari'de görev yaptığım 26 ay boyunca 4 bin subay, astsubay ve 55 bin askerle çalıştım. Bu süre içinde ne bir firar eden oldu, ne kendini, ne birbirini vuran, ne de intihar eden. Ä°ldeki barakadan bozma komutan evinde toplam 13 gün kaldım, onun dışında binlerce saat uçtum, ÅŸehir görmedim. DaÄŸları toparlamadan ÅŸehirleri iyi tutamazsınız. Ben her yerdeydim; ne zaman, nerede olacağımı kimse kestiremezdi, istikametimi hep son anda açıklardım. Üç kiÅŸinin bildiÄŸi ÅŸey gizli deÄŸildir, sır tutmak için ötekilerin ölmesi gerekir. Asker dayanamayıp Yüksekova'dan Tokat'a telefon edip ‘‘Anne üç gün beni arama’’ derse olay biter. Yanımda hep Amerikan A-2 tüfek olurdu, komando bıçakları, tam teçhizat yani. Ne mutlu ki Çanakkale ve Kıbrıs ÅŸehitlerinden sonra, GüneydoÄŸu ÅŸehitlerini de Hakkari daÄŸlarında ölümsüzleÅŸtirdik. Ä°ki ayda bitirilen anıtta Hakkari bölgesinde son 11 yılda ÅŸehit düşen 28 subay, 21 astsubay, 574 erbaÅŸ ve erin adlarının yanı sıra ÅŸunu da yazdırdım; ‘‘Bu memleket tarihte Türktü, halen de Türktür ve ebediyen Türk kalacaktır.’’Kimi korucu, kendini otoritenizin üstünde görüyordu‘‘Eldiven giymiÅŸ kedi fare yakalayamaz.’’- Korucularda tam bir otorite, hakimiyet, disiplin ve eÄŸitim yok, hepsi tek tek ele alınıp yaramazları ayıklanacak. Öyle ki, kimi korucular kendi otoritesini sizin otoritenizin üzerine çıkartmış durumda. Koruculuk bir geçim kaynağı olmuÅŸ, her aÅŸiret, 15-90 yaÅŸ arasında herkesin korucu olmasını istiyor. Çünkü koruculuk silah, mermi ve para demek. Mesela A karakolunu basmak için Kuzey Irak'tan 60 kiÅŸilik bir PKK grubu geliyor, taarruz edenlerin sayısı ise 150. Kim bu fazlalık; o köyün korucuları. Ä°lk zamanlar haber geliyor, Hakkari-Çukurca arasında yol kesilip arabalar yakılmış, adamlar öldürülmüş. Hemen gidip müdahale ediliyor ama, in cin top oynuyor, teröristler sanki yer yarılıp içine girmiÅŸ. Bakıyorsunuz çevrede sadece normal köylüler, korucular var, o zaman durumu anlıyorsunuz. Hakkari'de daÄŸlardaki köy ve mezralarda yaÅŸayan insanları kente indirmek ÅŸart. PKK, köy ve mezralar olmadan daÄŸlarda yaÅŸayamaz. Hepsine iÅŸ imkanları tanıyın, yaÅŸamı kolaylaÅŸtırın, halkın ideolojiyle ilgisi yok. Halk yoksul, fakir, çok çocuklu, geçim derdine düşmüş, kendini güvende hissetmiyor.OSMAN PAMUKOÄžLU KÄ°MDÄ°R?1947 yılında Sinop'un Gerze ilçesinde doÄŸdu. Selimiye Askeri Ortaokulu, Kuleli Askeri Lisesi, Kara Harp Okulu, Piyade Okulu, Kara Harp Akademisi, Silahlı Kuvvetler Akademisi ve Milli Güvenlik Akademisi'nde öğrenim yaptı. 1993'de tuÄŸgeneralliÄŸe, 1997'de tümgeneralliÄŸe yükseldi, 2002'de bu rütbeden emekli oldu. 1990-1992'de Edirne-Uzunköprü'de 42. Piyade Alay Komutanlığı, 1993-1995'te Hakkari'de DaÄŸ ve Komando Tugayı ve Güvenlik Komutanlığı, 1998-2000'de Kıbrıs'ta 28. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı, 2000-2001'de de Ä°stanbul'da Piyade Okul Komutanlığı görevlerinde bulundu.Eve dönüş yasalarıyla daÄŸ kadroları çözülmezPamukoÄŸlu PaÅŸa, emeklilik günlerinde mutluluÄŸu ailesinin yanında buluyor. 32 yıllık eÅŸi Emel Hanım, kızları Ebru (solda), Banu (saÄŸda) ve torunu Batuhan'la geçirdiÄŸi zamanınkendisine büyük haz verdiÄŸini söylüyor.‘‘Askerlik ÅŸerefiniz her ÅŸeyinizdir, iÅŸin sonunu düşünenler cesur olamazlar.’’- Ben çekirdekten yetiÅŸme askerim, light general olmadım, zaten böyle de yaratılmamışım. Ben doÄŸru bildiÄŸim fikirlerimi savunup açık yüreklilikle sistemi eleÅŸtiriyorum. Sistem lider yetiÅŸtirmez, orada kalırsan sadece yönetici olursun. Yönetici sistemin adamı, onun kopyacısıdır. Ufukları dardır, çarpıcı fikirlere gelmez, statükocudur. Sistem hata istemez, riski sevmez, halbuki bunlarsız geliÅŸme olmaz. Bence susmak bir yalan türüdür; çok ÅŸeyi olan, halkın bilmesi için anlatır. Olmayan anlatamaz, siz de hayallerinizle onun anlatacaklarından daha büyük hale getirirsiniz. Her ÅŸey Amerikan modeli, onların yazdığı kitaplar, onların tecrübeleri, onların coÄŸrafyaları... Peki, nerede milli, bize ait olanlar?.. Armut piÅŸ aÄŸzıma düş yok... Yener Bey, insan beyni, bulunduÄŸu bedeni koruyacak gibi çalışıyor. Cesaret aslında bunu aÅŸmak, kırmak, üstüne çıkmak. Aragon şöyle diyor: ‘‘Uzak ülkelerden dönüyorsun, bana bütün söyleyebildiklerin akÅŸam evinin eÅŸiÄŸine oturup serinleyen birinin aklına gelebilecek düşünceler, peki ne anlamı var öyleyse bunca yolculuÄŸun? Bugünkü durumu merak ediyorsanız, kaldırın başınızı kan uykulardan, unutulanlar dışında yeni bir ÅŸey yok.’’Eve dönüş yasası, Meclis'i mahcup etti. ‘‘Sıradan ÅŸeylerle zamanı çarçur etmeyin, keçi boynuzu yemekten vazgeçin.’’Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!