Okuldan şikayet yağıyordu

Güncelleme Tarihi:

Okuldan şikayet yağıyordu
Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2000 00:00

Haberin Devamı

Beş kişinin öldüğü büyük bir katliam yaşanan Erenköy İlköğretim Okulu'nun velileri, olaydan bir süre önce Hürriyet İstanbul'un okul servisleri sorunuyla ilgili kampanyasına büyük ilgi göstermiş ve şikayetlerde bulunmuştu. Velilerin ortak şikayeti, servis için yıl içinde ek para istenmesi, okuldan istenen bağış miktarının fazlalığıydı.

Erenköy İlköğretim Okulu'nda geçen cuma günü yaşanan servis araçları sorunu, gerçek bir katliama dönüştü. Okulun servis işini yürüten şoförlerden biri, silahını çekerek dört kişiyi öldürdükten sonra intihar etti.

Ardından, Hürriyet İstanbul Servis Araçları İşletmecileri Odası Başkanı Ömer Kotan'ın ‘‘Katliamın nedeni 30 milyar’’ şeklindeki iddiasını yayımladı. Kotan'a göre, okul müdürü servis şoförlerinden 30 milyar lira istemiş, kendisine düşen payı ödemeyen Metin Alkan müdürü öldürmek niyetiyle okula gitmiş, dört servis görevlisini öldürdükten sonra intihar etmişti.

Dün, Erenköy İlköğretim Okulu'ndaydık. Hemen hemen bütün veliler çocuklarını okula kendileri getirmişti. Derse girinceye kadar da okuldan ayrılmadılar ve çoğu çocuklarını kendilerinin taşımak istediğini söyledi.

Servis şoförleri ise, gazetemizde yayımlanan Ömer Kotan'ın iddiasına çok kızmışlardı. Hepsi de okul müdürünü koruyarak ‘‘Müdür bizden para istemedi’’ diyorlardı.

Katliamdan önce

Ancak okulda servislerle ilgili yaşanan ciddi bir sorunun varlığı inkar edilemezdi. Çünkü, katliamdan önce de Hürriyet İstanbul'un yürüttüğü okul servisleri sorunuyla ilgili kampanyada, en çok şikayetin geldiği okullardan biri de Erenköy İlköğretim Okulu'ydu.

Bu okuldan arayan velilerden gelen şikayetleri, ‘‘İstanbul'u Dinliyorum’’ köşesinin kayıtlarından çıkarıp incelediğimizde bu katliamı hazırlayan koşulları açıkça gördük. İşte ismini vermediğimiz velilerden gelen şikayetlerden bazı örnekler:

2 Ekim: ‘‘Okulların açıldığı ilk 1.5 hafta için velilerden servis ücreti olarak 25 milyon istendi. Ekim ayında ise bu ücret 34 milyona çıktı. Ama bu artış hakkında velilere hiç bir açıklama yapılmadı. Üstelik servise binen öğrenci sayısı 20-25 arası. Çocuklarımız balık istifi gibi.’’

9 Ekim: ‘‘Erenköy İlköğretim Okulu'nun servis ücretinde, ihale sonucuna göre yüzde 35 indirim yapılması ve bir öğrencinin 18 milyon liraya taşınması gerekiyordu. Ama bizden 40 milyon lira istiyorlar. Hiçbir açıklama da yok.’’

Okula yapılan bağışlar

Şikayetler bununla bitmiyordu. Artık bir alışkanlık haline gelen, bütün velilerin olağan kabul ettiği okula yapılan bağışlarda da bir tutarsızlık söz konusuydu.

25 Ekim'de gazetemizi arayan bir veli şunları söylüyordu:

‘‘Okula yapılan ek bina için velilerden para toplanıyor. Masa, tahta gibi eşyaların masrafı olarak kişi başına 100 milyon isteniyor. Ayrıca katkı payı olarak 8 milyon almaları gerekirken 10 milyon alıyor ve 2 milyon okula kalacak diyorlar. Bu para nereye gidiyor?’’

Veliler korkuyor

Katliamdan önce bu tür şikayetleri bize ulaştıran veliler, katliamdan sonra büsbütün paniğe kapıldılar. Dün sabah saat 08.20'de Erenköy İlköğretim Okulu'ndaydık. Servis katliamının üzerinden yalnızca üç gün geçmişti. Bağdat Caddesi'ne paralel sokaktaki okula giden yolların tümü çocuğunun elinden tutmuş velilerle doluydu. Kimi tek başına, kimisi ise karı-koca çocuğunun yanındaydı.

İki kız çocuğunu karısıyla birlikte okula getiren velinin endişesi yüzünden okunuyordu: ‘‘Bir de oğlum var ama o büyük olduğu için arkadaşlarıyla gelmekte ısrar ediyor. Ama kızları artık kendimiz getiriyoruz.’’

Veliler çocuklarını okula getirmekle kalmayıp, okulun bahçesine kadar girdiler. Hatta velilerin büyük çoğunluğu çocuklarının and içmesini de bekledi. Yarısından fazlası da dersliklere girene kadar bahçede beklemeye devam etti. Bu arada bir öğretmeni ya da idareciyi yakalamaya çalışanların sayısı da az değildi. 40-45 yaşlarındaki bir erkek veli, neredeyse yakasına yapıştığı müdür muavinine bağıra bağıra anlatıyordu: ‘‘Bırakın da çocukları okula biz getirelim. Pekala veliler servis işini üstlenebilirler.’’

Servis şoförleri müdürü savundu

Dün sabah, okuldaki odaları kapatıldığı için başsağlığı dileklerini okulun kapısında kabul eden servis şoförleri öfkeliydi. Şoförlere dün Hürriyet İstanbul'da yayımlanan Ömer Kotan'ın iddiasını hatırlattık. Cevapları sertti: ‘‘Olayın parayla ilgisi yok. Bu şahıs kudurdu ve arkadaşlarımızın başını yedi. Herkes cinnet geçirebilir. Çeşitli söylentiler ortada dolaşıyor. Müdür Bey pırıl pırıl bir insandır. Bugün istesin hemen minübüslerimizi kendisine devrederiz.’’

İddiaya konu olan Okul Müdürü Levent Kargılı ise, konuşmaktan kaçındı. Devlet memuru olduğunu hatırlatan Kargılı, ‘‘Olayı bir an önce unutmaya ve normale dönmeye çalışıyoruz. Ama sizi karşımızda gördükçe yaralarımız tazeleniyor’’ demekten de kendini alamadı. Kargılı, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Ülkü Beşkardeş başkanlığındaki 7-8 kişilik uzman grubun okulda çalışma yaptığını, veliler, servis şoförleri ve öğrencilerle görüştüklerini de sözlerine ekledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!