Güncelleme Tarihi:
Kenya’da 15 Şubat 1999 tarihinde yakalandıktan sonra getirildiği İmralı Adası’nda ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Abdullah Öcalan, Yüksek Güvenlikli F Tipi Özel Cezaevi’nde, son 15 ayı yalnızlıktan sıkıldığı için kendi istekleri ile İmralı’ya getirilen PKK’lı mahkumlar Şeyhmuz Poyraz, Cumali Karsu, Hasbi Aydemir, Bayram Kaymaz ile TİKKO üyesi Hakkı Alpan ile geçirdi. Cezaevinde 12 yılını geride bırakan Öcalan’ın getirilmesinden sonra İmralı Adası’nda alınan güvenlik önlemleri sürekli artırıldı.
Cezaevindeki 55 kamera ile 24 saat aralıksız izlenen Abdullah Öcalan için İmralı Adası, iki bölgeye ayrıldı. Cezaevinin hemen çevresi ’Kırmızı’ hat olarak tanımlanırken, diğer bölümler ise "Yeşil hat" olarak belirlendi. İmralı’da ki tüm binaların yer aldığı ’Yeşil Hat’ın çevresi olası sızmalara karşın elektronik tellerle donatılıp üzerine güvenlik kamerası yerleştirildi. Yaklaşık 1000 askerin görev yaptığı İmralı Adası’nda Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın dış güvenlik açısından daha modern ve donanımlı radar kurmayı planladığı öne sürüldü.
1000’DEN FAZLA KİTAP OKUDU
Bölücübaşı Abdullah Öcalan’ı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde devam eden duruşmaları dahil toplam 200 avukatın savunduğunu belirten Avukat İbrahim Bilmez, şöyle dedi:
"Müvekkilim cezaevinde bu zamana kadar 1000’den fazla kitap okudu. Koğuşunda en fazla 3 kitap bulunduruluyor. Adaya getirdiğimiz kitapların sayısı 1000’e ulaştı. Diğer mahkumlarla dönüşümlü olarak kitapları okuyorlar. Haftanın 3 günü bir araya geliyor, sohbet ediyor, okudukları kitapları tartışıyorlar. Ayrıca haftada bir gün avluda kültür fizik hareketleri yapıyorlar, voleybol oynuyorlar."
Avukat Bilmez, Abdullah Öcalan’ın cezaevindeki en büyük sıkıntısının rahat nefes alamaması olduğunu bu nedenle gece rahat uyuyamadığını defalarca kalkmak zorunda kaldığını belirten İbrahim Bilmez, cezaevi koşullarından diğer mahkumların da rahatsız olduğunu açıkladı.
HAVVA KESER YÜRÜYEMEDİĞİ İÇİN ARTIK ADAYA GİDEMİYOR
Avukat İbrahim Bilmez, Abdullah Öcalan ile haftanın çarşamba günü avukatların, ayın ikinci ve dördüncü pazartesi günleri kendisinin ve cezaevindeki 5 mahkumun 1’inci derece yakınlarını açık görüş yaptığını hatırlattı. Bilmez, Öcalan’ın ablası olan Havva Keser’in yaşlılık ve hastalık nedeniyle artık yürüyemediğini, tekerlekli sandalye ile hareket edebildiğini bu nedenle İmralı’ya artık gidemeyeceğini açıkladı.