Müslüm Baba’nın şarkıları orkestrayla buluştu... Arabeske ‘senfoni’ dokundu

MUSA Göçmen Senfoni Orkestrası ile arabesk sanatçısı Hakan Taşıyan, “İtirazım Var Senfonik Müslüm Şarkıları” projesinde bir araya geldi. Geçen haftalarda Ankara Congresium’da seyircilerle buluşan proje büyük ilgi gördü. Yoğun talep üzerine sanatçılar yarın da (17 Şubat) Ankara Congresium’da Müslüm Gürses’in eserlerini seslendirme kararı aldı. Arabeskin öncü isimlerinden Müslüm Baba’nın ölümsüz eserlerini yeni bir perspektiften sunmayı amaçlayan projenin solistliğini arabesk müziğin güçlü sesi Hakan Taşıyan üstleniyor. Konserin düzenlemeleri ve şefliğinde ise Göçmen’in imzası bulunuyor.

SEYİRCİ ÇOK SEVDİ

Konserde usta sanatçının “Yıllar Utansın”dan “Seni Yazdım Kalbime”ye, “İtirazım Var”dan “Tanrı İstemezse”ye kadar 17 ölümsüz eseri senfonik düzenlemelerle yeniden hayat buluyor. Zıt iki tür olan klasik ve arabesk müziği Gürses’in şarkılarında bir araya getiren sanatçılar Şef Göçmen ile solist Taşıyan oluşturdukları yeni sentezi Hürriyet’e anlattı. Taşıyan projeye ilişkin hislerini “Müslüm Baba’nın şarkılarını sahnede seslendirmek her zaman büyük bir onur. Fakat bu sefer, senfonik bir orkestrayla, onun eserlerine farklı bir ruh katmak bambaşka bir heyecan oldu. İlk konserimizde salonu dolduran kalabalık ve aldığımız olumlu tepkiler, bu projenin halkın yüreğine dokunduğunu gösterdi. Bu güzel enerjiyi tüm Türkiye’ye taşımak için sabırsızlanıyoruz” sözleriyle anlattı.

Şef Musa Göçmen ise sorularımızı şöyle yanıtladı:

GÜÇLÜ BİR SENTEZ

- Proje nasıl ortaya çıktı?

Bu proje, aslında müziğin evrenselliğine olan inancımızdan doğdu. Müslüm Gürses’in şarkıları yıllardır milyonlarca insanın hayatına dokundu, birçok kuşakta iz bıraktı. Onun müziği sadece arabesk dinleyicisine değil, geniş bir kesime hitap eden bir ruh taşıyor. Biz de bu derin duyguları senfonik bir düzenlemeyle başka bir boyuta taşımak istedik. Orkestranın görkemi, Müslüm Baba’nın şarkılarının içtenliğiyle buluştuğunda ortaya çok güçlü bir sentez çıkacağını biliyorduk. Ve gerçekten de öyle oldu. 

- Senfoni ile Müslüm Gürses şarkıları uyum sağladı mı?

Kesinlikle. Aslında ilk başta kulağa zıt gelebilir, çünkü biri klasik müziğin zirvesi diğeri halkın içinden gelen bir müzik türü. Ama işin özü, ikisi de büyük duyguların müziği. Senfoni, Müslüm Gürses’in şarkılarına sinematik bir atmosfer kattı, müziğin duygusal genişliğini büyüttü. Düşünün, zaten kalbinizi titreten bir şarkıyı bir anda 50 kişilik bir orkestra ile duyuyorsunuz. O yoğunluk, o derinlik bambaşka bir seviyeye ulaşıyor. Hakan Taşıyan’ın sesi ve yorumu da bu projeye inanılmaz yakıştı. Taşıyan’ın yorumu, orkestra ile birleştiğinde hem güçlü hem de samimi bir ses ortaya çıktı.

- Konserde hangi şarkıları dinleyebileceğiz?

Konserde toplam 17’ye yakın eser var. Müslüm Gürses’in en sevilen ve en ikonik şarkılarını senfonik düzenlemelerle sunacağız. ‘Hangimiz Sevmedik’, ‘Adını Sen Koy’, ‘İtirazım Var’, ‘Paramparça’, ‘Tanrı İstemezse’ gibi birçok unutulmaz eser, bambaşka bir atmosferde hayat bulacak. Dinleyiciler hem tanıdıkları şarkıları duyacaklar hem de onların yeni bir yorumla nasıl değiştiğini hissedecekler.

EN ÇOK ‘İTİRAZIM VAR’ YAKIŞTI

- Eserlerin seçimini nasıl yaptınız?

Seçim yaparken birkaç kriterimiz vardı. Öncelikle Müslüm Gürses’in en sevilen şarkılarından bir seçki yapmak istedik. Ama sadece popülerlik yetmez, senfonik yapıya uygun olması da gerekiyordu. Bazı şarkılar melodik olarak senfoniye çok daha güzel oturuyor, bazıları ise duygusal yoğunluğu ile bizi daha çok çekti. Hem Müslüm Gürses’in ruhunu yansıtan hem de senfoniyle yeni bir derinlik kazanabilecek parçaları özenle seçtik.

- Sizce en çok hangi şarkı orkestraya yakıştı?

Bu gerçekten zor bir soru. Ama ‘İtirazım Var’ diyebilirim. Çünkü zaten melodik yapısı itibarıyla çok geniş bir alan sunuyor. Orkestranın güçlü armonileriyle birleştiğinde, şarkı adeta devleşti. Bir de ‘Gözünden Tanırım’ var ki, orkestra ona öyle bir ruh kattı ki... Şarkının o duygusal dalgalanmaları, yaylılar ve üflemelilerle birleşince gerçekten tüyleri diken diken eden bir etki yarattı. Bu projede her şarkı bambaşka bir renge büründü, her biri kendi içinde çok özel oldu.