MİT, evi biliyordu

Güncelleme Tarihi:

MİT, evi biliyordu
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 1998 00:00

Haberin Devamı

Yeşil'in Antalya Lara'da bir süre kaldığı ve üst olarak kullandığı evi MİT'in bildiği belirlendi. MİT görevlilerinin geçtiğimiz yıl Ekim ayında Tapu Müdürlüğü'ne gelerek, evin alım satımı ve tapu işlemleriyle ilgili araştırma yaptıkları öğrenildi.

Hürriyet'in ortaya çıkardığı Yeşil'in Antalya Lara'daki lüks kararga*hı büyük yankı uyandırdı. Faili meçhul cinayetleriyle adından söz ettiren Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın evinin ilk sahibi Hasan Gürer'in de mafya usulü cinayete kurban gittiği anlaşıldı. Bu arada MİT'in, komşusu olan Yeşil'in evini 4 ay önce resmen tespit ettiği ortaya çıktı. MİT görevlilerinin geçtiğimiz yıl Ekim ayında Tapu Müdürlüğü'ne gelerek evin alım satımı ve tapu işlemleriyle ilgili araştırma yaptıkları öğrenildi. Yeşil'in üs olarak kullandığı Antalya'daki evin ilk sahibi Hasan Gürer'in 20 Aralık 1993'te mafya kurşunuyla öldürüldüğü anlaşıldı. Kemer'deki bir pansiyon anlaşmazlığı nedeniyle meydana gelen olayda tetikçi Yunus Tavşancı yakalandı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Bu cinayetin ardında başka kişiler olduğunu iddia eden Gürer'in eşi Nazire Gürer, ‘‘Kocamın ölümünde Dursun Yıldız, Veli Yıldız, Habib Yalçın, Metin Güneş, Tarkan Güneş, Kadir Tavan ve Yavuz Tavşancı da azmettirici olarak rol oynadılar’’ iddiasında bulundu. Yeşil'in Lara'daki evinde kullanılan telefon Metin Güneş adına kayıtlı çıktı. Telefonun borcu ödenmediği için 6 Ekim 1997'de iptal edildiği belirlendi. Güneş'in adının, Yeşil'in ev sahibi Hasan Gürer cinayetinde de geçmesi dikkat çekti. Aynı kişinin 1995'de yine Kemer'de elleri arkadan kelepçelenerek ensesine bir kurşun sıkılarak öldürülen Sude Bar sahibi Kamil Demirel cinayetinde de geçmesi gözden kaçmadı. Yeşil'in evindeki Metin Güneş adına kayıtlı telefonun dosyası ise Telekom'da bulunamadı. Lara'daki dubleks daireyi Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın Elazığlı Saffet Başbuğ'a noterden vekaletname vererek kendi adına, Hasan Gürer'in mirasçıları olan oğlu Bülent ve eşi Nazire Gürer'den 17.2.1995 tarihinde satın aldırdığı öğrenildi. Vekil olarak kullanılan Başbuğ'un Yeşil'in sağkolu olduğu ve bir çok olayda onun adına iş yaptığı bildirildi.

POLİS HİÇBİR İŞLEM YAPMADI

MİT'in, komşusu olan Yeşil'in evini 4 ay önce resmen tespit ettiği ortaya çıktı. MİT görevlilerinin geçtiğimiz yıl Ekim ayında Tapu Müdürlüğü'ne gelerek evin alım satımı ve tapu işlemleriyle ilgili araştırma yaptıkları öğrenildi. Bu arada, önceki gün Yeşil'e ait Lara'daki eve operasyon düzenleyen Antalya Polisi'nin içeriden aldıkları parmak izleriyle ilgili hiç bir işlem yapmadıkları ortaya çıktı. Yeşil olarak tanınan Mahmut Yıldırım'ın orjinal parmak izlerinin ellerinde bulunmadığını söyleyen polis, ‘‘Yeşil'in parmak izlerini istedik. Ancak, geldikten sonra karşılaştırma yapabileceğiz’’ dedi.

Tam bu işlerin adamı

Elazığ'ın Ürünveren Köyü nüfusuna kayıtlı Saffet Başbuğ'un, uzun süredir Antalya'ya yaşadığı bildirildi. Elazığ'da çevresi, Saffet Başbuğ için ‘Bu olayların adamı’ değerlendirmesinde bulunurken, yaklaşık 15 gün önce babasının yanına geldiğini söylediler. Elazığ'da yaşayan emekli öğretmen Mehmet Başbuğ ise oğluyla ilgili olarak şunları söyledi: ‘‘Oğlum Antalya'da çalışıyor. Ancak ne iş yaptığını bilmiyorum. Kendisi bekâr, lise mezunu. Zaman zaman yanıma gelip gidiyor. Aramızda bir problem yok. Ben oğluma güveniyorum.’’

Fikri Sağlar: İşin içinde

‘‘Çok vahim... Son gelişmeler Susurluk albümünün içerisinde küçük değil kocaman bir şekilde Veli Küçük'ün olduğunu gösteriyor.’’

Mahmut Işık: İzah edilemez

‘‘Bir generalin adına kayıtlı telefonun binlerce faili meçhul cinayetine karışmış bir insanın üzerinde bulunması izah edilemez.’’

Bedri İncetahtacı: Büyük adım

‘‘Bu, Susurluk olayını aydınlatmak için çok önemli bir adım. Hükümet ve yargının bu istikamet üzerinde yürümesi bir görevdir.’’

Telefon, skandal

Susurluk Raporu'nda Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın kullandığı 0542 - 214 50 21 no'lu cep telefonunun Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Veli Küçük'e ait çıkmasına Susurluk Komisyonu üyesi milletvekillerinden tepki yağdı. Susurluk Komisyonu üyesi eski RP'li Bedri İncetahtacı, ‘‘Bu, Susurluk olayını aydınlatmak için çok önemli bir adım. Bu haber, gerek Meclis Araştırma Komisyonu'nun, gerekse Kutlu Savaş'ın hazırladığı raporun bulgularını doğruluyor. Yeni bir istikamet çizmiştir. Hükümetin ve buna bağlı olarak yargının bu istikamet üzerinde yürümesi bir görevdir. Ama bununla beraber bu konuya muhatap olanların da en kısa zamanda tatmin edici bir açıklamada bulunması gerekir’’ dedi.

CHP'li Komisyon üyesi Fikri Sağlar'la birlikte hazırladığı Yüksekova Raporu ile dikkatleri çeken Sivas CHP Milletvekili Mahmut Işık da şunları söyledi: ‘‘Bu bir skandal. Konunun üzerine gideceğiz. Biz buna benzer iddialarda bulunmuştuk. Ama kimse aldırmadı. TSK'daki bir generalin adına kayıtlı telefonun binlerce kişinin faili meçhul cinayetine karışmış bir insanın üzerinde bulunması izah edilebilir bir olay değil. Bu Veli Küçük'ün şahsında Silahlı Kuvvetlerimizin değerli generallerini de umuyorum ki üzmektedir. O nedenle konunun üzerine çok ciddi bir şekilde gidileceğine inanıyorum.’’

Susurluk Komisyonu üyesi CHP'li Fikri Sağlar da şöyle konuştu: ‘‘Haber doğru ise vahim bir olay. Sayın Başbakan, Genelkurmay Başkanı'nın, Susurluk meselesi ile ilgili her türlü araştırmanın yapılması gerektiği şeklindeki beyanını bir müjde olarak vermişti. Ancak hükümet bu doğrultuda kamuoyunu aydınlatacak hiçbir çalışma yapmamıştır. Son gelişmeler Susurluk albümünün içerisinde küçük değil kocaman bir şekilde Veli Küçük'ün olduğunu gösteriyor. Hala herhangi bir faaliyet göstermeyen bir yönetimin Susurluk'u çözmesi mümkün değildir. Böylelikle görülüyor ki, hukuk, güçlüler ve güçsüzlere ayrı ayrı uygulanmaktadır. Hukuk devleti olduğumuzu söyleyen devletin en üst yöneticilerinin ne cevap vereceklerini merakla bekliyorum.’’

Veli Küçük Susuyor

Yeşil'in kullandığı telefonun sahibi olan Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Veli Küçük konuyla ilgili konuşmadı.

Başbuğ: Hemşehrim diye yardım ettim

Yeşil adına Antalya'da ev alan Saffet Başbuğ, Mahmut Yıldırım'a hemşehrisi olduğu için yardım ettiğini söyledi. Kendisini telefonla arayan Hürriyet Haber Ajansı muhabirine, Yeşil için Antalya'da nasıl ev aldığını anlatan Elazığlı Saffet Başbuğ, şunları söyledi: ‘‘Kendisini Elazığ'dan tanıdığım Mahmut Yıldırım yanıma geldi. Bir kaç gün Antalya'da kaldı. Bana bir ev almak istediğini ve bu konuda yardımcı olmamı istedi. Ben de sürekli Antalya'da kaldığım için yardımcı oldum. Antalya'dan ayrılacağı için alacağım ev için bana vekalet verdi. Ben de onun için bir ev satın aldım. Mahmut Yıldırım'ın da ne iş yaptığını bilmiyorum. Ancak değer verdiğim bir insan. Kendisine sadece hemşehrim olduğu için tanıyorum. Türkiye'de herkes ev alıyor. Mahmut Yıldırım'ın ev alması niçin bu kadar büyütülüyor anlamıyorum.’’






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!