Milletvekili olamaz ki!

Güncelleme Tarihi:

Milletvekili olamaz ki
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 02, 2002 00:00

ŞİMDİ hepimiz şu ‘‘af’’ meselesinin içinden nasıl çıkacağız diye tartışıp dururken, dikkat ettinizse Trabzon MHP Milletvekili Orhan Bıçakçıoğlu'nun adı biraz fazla ön plana çıktı. Çünkü bu milletvekili belki de öteki arkadaşlarından daha net bir şekilde Haluk Kırcı gibi, İsa Armağan gibi çok insanın kanına girmiş katillerin de affedilmelerini savundu.Hemen belirtelim... Bıçakçıoğlu'nun mantığında tutarlı bir taraf var:Kırcı ve Armağan'ın (bu arada herhalde Mehmet Ali Ağca'yı kastediyor) affına karşı çıkanların, 1979'da Adana Endüstri Meslek Lisesi'nin 6 öğretmenini sırf ülkücü oldukları için öldüren ve idam cezası alan Erdal Aykaç'ın 12 yıldır aramızda dolaştığından haberi var mı diye soruyor. Böyle başka örnekler de veriyor.Gerçi oradaki çarpıklığın arkasında, ülkücülerin kendi taraftarlarını ‘‘Bunlar devlete karşı suç işlemedi. Eylemlerinin siyasi tarafı yoktur’’ diyerek savunmaları var. Çünkü yargı örneğin 8 kişiyi öldüren bir aşırı solcuyu ‘‘Anayasal rejimi zorla değiştirmeye kalkışmak’’ yüzünden idam cezasına bir kere mahkûm etti ama ülkücüler (örneğin Kırcı) 7 kişiyi öldürmekten 7 kere idam cezasına çarptırıldı. Kısaca, aşırı solcular çok eylemi içeren tek dosya ve tek mahkûmiyet aldılar. Oysa ülkücüler her eylem için ayrı ayrı mahkûm edildiler. O yüzden tek mahkûmiyetliler af'la maf'la çıktığı halde ötekiler içeride kaldılar. Yani ülkücüler kendi cinliklerinin bedelini ödüyorlar. Bıçakçıoğlu onu unutmasın.Ama Bıçakçıoğlu böyle ön plana çıkınca ister istemez kendisi de sahne ışıklarının altına geldi. O yüzden kendisinin de 18 Mayıs 1977'de Trabzon'da, bir kişiye ruhsatsız silahla ateş ederek öldürmeye tam teşebbüste bulunduğu, sonuç olarak 24 yıl ağır hapse çarptırıldığı, ‘‘adi tahrik’’ nedeniyle cezasının 12 yıla indirildiği, ayrıca ruhsatsız silah kullanmaktan da 1 yıl ağır hapis, 500 lira para cezasına mahkûm olduğu ortaya çıktı.Verilen bilgiye göre Bıçakçıoğlu, Aralık 1979'da cezaevine girmiş, 1996'da mahkemeye başvurarak, ‘‘yasaklanmış haklarının geri verilmesini’’ istemiş. Mahkeme bu isteği kabul ettiği için 18 Nisan 1999 seçimlerinde ‘‘milletvekili adayı’’ olmuş ve seçilince de Meclis'e girmiş.İyi de... Bir mahkemenin ‘‘yasaklanmış haklarını geri veriyorum’’ demesi, Anayasa'nın hükmünden daha önemlidir diyebilir misiniz?Anayasa'nın 76'ncı maddesi ‘‘Taksirli suçlar hariç, toplam bir yıl veya daha fazla hapis ile AĞIR HAPİS cezasına hüküm giymiş olanlar (...) AFFA UĞRAMIŞ OLSALAR BİLE MİLLETVEKİLİ SEÇİLEMEZLER’’ demiyor mu?Diyorsa... Biri çıkıp da, mahkemenin verdiği ‘‘yasaklanmış hakkın geri verilmesi’’ kararı, Meclis'in GENEL AF yasasıyla bile ortadan kaldıramadığı bir durumu nasıl yok hale getiriyor sorusuna yanıt verebilir mi? Veremezse böyle mahkûmiyet almış kişiler Meclis'te ne geziyor bir açıklayan var mı?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!