Milenyuma girerken Türkiye

Türkiye'nin ilk ve tek astroloji derneği kuruldu.

Altın Işık Astroloji ve Bilimsel Araştırmalar Derneği, Türkiye'nin içine girmiş bulunduğu bu yeniden yapılanma sürecinde 4 Kasım 1999 tarihinde ‘‘Çok özel bir gece’’ düzenlemeye karar verdi. Çünkü, Türkiye yeni bir doğumun arifesinde bulunuyor.

Dünya tarihinin dönüm noktasında bulunuyoruz. Bugüne kadar neler yaşadık neler... Bütün bunların birikimiyle 2000'li yıllara adım atmak üzereyken tam bu sırada 17 Ağustos 1999'da müthiş bir sarsıntıyla uyandık!

Uykudan birden bire uyandırılan kişi nasıl olursa, biz de şu anda öyleyiz. Yani şaşkınız. Uyandık uyanmasına fakat, neler olup bittiğini, ne yapmamız gerektiğini henüz anlayamadık.

Yaşadığımız sarsıntıyla birlikte bilincimizde bir açılma olduysa da bunu idrak etmek için zamana ve bilgiye ihtiyacımız var. Şu an sadece izliyoruz. Zihnimizde kıpırtılar, ışıltılar yanıp sönüyor. Ama bir anlam veremiyoruz. Üzerimize çöken korkunun gölgesinden nasıl sıyrılacağımızı bilemiyoruz.

Bu sırada pek çok şey öğrendik tabii. Mesela tek gerçeğin ‘‘para ve parayla satın alınan şeyler’’ olmadığını öğrendik. Hayatın, hayatta olmanın önemini kavradık. Bütün bunların ötesinde ‘‘sevgi’’yi keşfettik.

Karşılıksız, çıkarsız yardımlaşmanın ne demek olduğunu anladık. İçimizdeki acıma, yardım etme, sevme gibi duygular şuurumuza yükseldi ve bizi harekete geçirdi. Hatta bütün dünyayı harekete geçirdi.

17 Ağustos öncesi hepiniz hatırlayacaksınız Yunanistan'la savaşa girmek üzereydik. Şimdi ise, ‘‘dostluk’’ gösterileri içinde bulunuyoruz. Onlar bize, biz onlara yardım etmeye hazırız.

Aslında olması gereken buydu. Ama bir türlü sıcak ilişkiler kuramıyorduk. Çünkü, hepimiz uykudaydık. Uyanır uyanmaz, komşu olduğumuzu, dost olduğumuzu anladık. Ve bütün bunlar o sarsıntı sırasında bilincimizin açılmasıyla birlikte ortaya çıktı.

Ancak, çevremizi ve gerçekleri yine de tam algılayamıyoruz, flu görüyoruz. Görüşümüzün ve anlayışımızın açılması için bilgiye ihtiyacımız var. İşte böyle bir ihtiyaçtan da ‘‘Altın Işık’’ doğdu.

ALTIN IŞIK

2000'li yıllara girmek üzereyken büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinin yarattığı bir oluşum ‘‘Altın Işık’’.

Tam olarak ‘‘Altın Işık Astroloji ve Bilimsel Araştırmalar Derneği’’ adıyla anılacak bir oluşum.

Türkiye'de astroloji alanında yapılan çalışmalar ne yazık ki şimdiye kadar ‘‘kişisel bir uğraş’’ olmaktan öteye gidemedi. Bugüne kadar ‘‘Amerikalılar şöyle diyor’’ ya da ‘‘İngilizler bunu iddia ediyor’’ şeklinde hemen bütün dünya ülkelerinin kendi görüşleri ve çalışmaları uluslararası platformda sergileniyor. Türkiye de bunları alıp kaynak olarak gösteriyor. Çünkü, kendi teorilerini ileri sürebilecekleri bir kuruluş yok. Yani biz Türkiye olarak sesimizi duyuramıyoruz. Daha doğrusu duyuramıyorduk. Fakat, bugünden itibaren Türkiye'de yapılan çalışmalar ‘‘Altın Işık’’ aracılığı ile tüm dünyaya duyurulabilecek.

‘‘Altın Işık’’ sadece Türkiye'de yapılan çalışmaları duyurmaya yönelik bir kuruluş değil. Aynı zamanda dünyada yapılan çalışmalar, haberler ve konu hakkındaki bütün gelişmeler günü gününe takip edilip burada, Türkiye'de yayınlanacak.

Tabii ‘‘Altın Işık’’ın çalışmaları sadece astrolojiyle sınırlı değil. Aynı zamanda bilincimizin yükselmesi için kendimizi yani insanı tanımaya yönelik bilimsel araştırmalar içinde de bulunacak ve her türlü faaliyetini yayınlayacak.

Kısacası ‘‘Altın Işık’’ şu anda Türkiye'nin içinde bulunduğu değişim ve dönüşüm sürecinin ihtiyacı olan bilgi ve yardımlaşmayı sağlamak üzere kurulmuş bir dernek.

ÇOK ÖZEL GECE

‘‘Altın Işık’’ Türkiye'nin içine girmiş bulunduğu bu yeniden yapılanma sürecinde ‘‘Çok özel bir gece’’ düzenlemeye karar verdi. Çünkü, yaşadığımız büyük sarsıntıdan sonra artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı anlaşıldı. Zaten olmaması gerekiyor, olmamalı. Tam uyanmaya başlamışken kendimizi yeniden uykunun kucağına bırakmamalıyız.

Şimdi kafamızı dimdik tutmalı, zihnimizi, gözlerimizi ve kulaklarımızı açabildiğimiz kadar açmalıyız. Değişmekte olan gerçeklerin farkına varmalı ve kendimizi 2000'li yıllara hazırlamalıyız.

Altın Işık, bu hazırlık döneminin güçlü, sağlıklı, gerektiği ve tam istenildiği gibi oluşabilmesi için bilgi ve güç desteğinde bulunmak üzere Türkiye'nin kaderini etkileyen ve yönlendiren kişileri biraraya getirmeyi hedefledi.

4 Kasım'da yapılacak bu çok özel gecenin ortaya çıkışında başta Eminönü Vakfı olmak üzere Celal Çapa, Burburries, Kavaklıdere Şarapları ve Gar Ajans büyük bir destek vermiş bulunuyorlar.

Aslında böyle bir geceye bütün Türkiye'nin destek vermesi gerek. Çünkü, Türkiye şu anda yeni bir doğumun arifesinde bulunuyor.