MGK'dan MİT'e yanıt

Güncelleme Tarihi:

MGKdan MİTe yanıt
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2000 00:00

Haberin Devamı

Milli Güvenlik Kurulu'nun aylık olağan toplantısında, askeri kanat, MİT'in yaptığı Kürtçe TV tartışmalarına ayrıntılı bir raporla karşılık verdi. Terör örgütü PKK hakkında son sayısal verilerin de yer aldığı raporla, ``Kürtçe TV üniter yapıyı zedeler'' mesajı verildi.

MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'un açıklamalarıyla yeniden gündeme oturan Kürtçe TV tartışması, Çankaya Köşkünde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerin başkanlık ettiği ve yaklaşık altı saat süren MGK'da masaya yatırıldı. Bir anlamda, ``Kürtçe TV ve diğer isteklere olumlu görüş belirten bazı çevrelere yanıt'' niteliği taşıyan 14 sayfalık raporda, PKK'nın siyasallaşma faaliyetleri ile bazı Avrupa ülkelerinin terör örgütüne verdiği destek gözler önüne serildi.

HATALI DEĞERLENDİRMELER

Raporda Yunanistanın ``Pontus faaliyetleri'' ile PKK'nın Doğu Anadoludaki faaliyetlerini azaltarak Güneydoğuya ağırlık vermesinin sözde Ermeni soykırımı iddiaları ile aynı döneme denk gelmesine dikkat çekildi. Ardından da, ``Tüm bunların Türkiyenin demokratik eksikliklerinden kaynaklanan kaçınılmaz sonuç olarak görülmesi, Türkiye Cumhuriyetinin varlığını tehlikeye düşürebilecek derecede hatalı bir değerlendirmedir'' vurgulamasına yer verildi.

PKK'DAN DA BENZER TALEPLER

Türkiyenin sözde kültürel hakları tanıması için karşılaştığı uluslararası baskılar, terör örgütünün hangi çevreler tarafından yönlendirildiği, PKK'nın Avrupa ve Ortadoğuda yürüttüğü faaliyetler ile bu faaliyetlerin ortaya koyduğu hedefleri içeren raporda, Kürtçe TV gibi düzenlemelerin PKK'nın talepleri arasında da yer aldığına dikkat çekildi. PKK'nın istekleri şöyle sıralandı:

1-Demokratik bir Türkiye, 2-Kürtçe TV ve eğitim serbestliği, 3-Abdullah Öcalanın idam edilmemesi, 4- Cezaevindeki tüm PKK'lıların affedilmesi.

AVRUPANIN DESTEĞİ

Raporda PKK'nın Avrupa ülkelerinden gördüğü destek de şöyle aktarıldı: ``Başta İsveç, Finlandiya, Hollanda, Belçika, Yunanistan, Fransa ve Almanya gibi ülkeler olmak üzere neredeyse tüm Avrupa ülkeleri, PKK mensuplarına genel af hariç, tüm PKK koşullarının yerine getirilmesini PKK koşulu tabirini kullanmadan Türkiyeden istemektedirler. Türkiyenin yerine getirmesini istenen koşullar, 21. yüzyılın gereği ve demokrasinin koşulu olarak iç ve dış kamuoyuna mal edilmeye çalışılmaktadır. Oysa sözkonusu isteklerin gündeme getirilmesi süreci çok ilginç gelişmeleri de ortaya koymaktadır.''

SÖZDE KÜRDİSTAN ELÇİLİĞİ

Raporda ayrıca PKK ile ilgili şu verilere yer verildi:

  • 5 bin silahlı PKK teröristi Türkiye sınırında bekliyor.

  • PKK Türkiyenin içinde ve dışında eleman teminini sürdürüyor.

  • Terör örgütü Ermenistan ve Irakta yeni kamplar açmaya devam ediyor.

  • Örgüt dünya üzerinde 112 ülkede faaliyetlerini sürdürüyor.

  • PKK, yedi Kürt enstitüsüne ek olarak İranda da Kürt enstitüsü açmaya çalışıyor.

  • Osman Öcalan çeşitli ülkelerdeki PKK bürolarını fazla olmayan bir süreçte `Kürdistan Elçiliği'ne dönüştürmek için uğraşıyor.

    MASUM HAREKET DEĞİL

    PKK'nın Türkiyeden demokratik haklarını talep eden masum bir hareket olmadığının belirtildiği raporda, terör örgütünün silahlı ve siyasal falliyetlerini sürdürdüğüne dikkat çekildi. Örgütün doğal olarak şu anda devlet kurma amacını açıklamak istemediğinin dile getirildiği raporda, şu ifadeler de yer aldı:

    KURTULUŞ SAVAŞI ÖRNEĞİ

    ``19-21 Ocak 2001de Hollanda'da 1. Kürt Ekonomi Kongresinin yapılmak istenmesinin amacı ve anlamı düşünüldüğünde, bunun Türkiyeden talep edilen kültürel haklarla ilişkisinin olmadığı, doğrudan doğruya Kurtuluş Savaşımız örneğinden hareketle bir ulus yaratma isteği olduğu görülmektedir. Türkiye, ortaya konan faaliyetler ve karşılaştığı talepler dikkate alındığında, üniter yapısına yönelik bir uluslararası hareketle karşı karşıya olduğunu idrak etmiş durumdadır. Ancak sözkonusu planın içinde yer alan bazı unsurların aceleci olması, niyetlerini ortaya koyan hereketlere erken başlamaları, Türkiyenin karşı tedbirler almasını kolaylaştırmıştır.''

    TÜRKİYE-AB İLİKİLERİ

    Türkiye ile AB arasında Kıbrıs konusunun Katılım Ortaklığı Belgesinde (KOB) kısa vadeli öncelikler bölümüne konulması nedeniyle başgösteren kriz de kurulda ele alındı. MGKda bir kez daha ``Türkiye Cumhuriyeti her zaman ve her konuda KKTCnin yanında olmuş ve olacaktır. Türkiye Cumhuriyetinin güvenliği ile KKTCnin güvenliği birbirinden ayrılmaz bir bütündür'' görüşünün altı çizildi. Cezaevleri, af konusu, batık bankaların durumu ve yolsuzlukla yapılan mücadelede gelinen noktalar da MGKnin diğer gündem maddelerini oluşturdu.


    İLGİLİ HABERLER
     
     
     
     
     

  • Haberle ilgili daha fazlası:

    BAKMADAN GEÇME!