Mayında yürüttüler

TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Sasonlu köylülerin, ‘‘Askerler bizi mayın tarlasında yürütüyor’’ iddialarını araştırdı. Köylülerin iddialarının sıralandığı raporda, Batman Valisi Salih Şarman'ın ‘‘Köylülere zaman zaman bilinen metodların dışında baskı yapıldığı’’ görüşüne de dikkat çekildi.

Batman'ın Sason İlçesi'nde askerlerin, köylüleri mayın tarlasında yürüttükleri iddiasıyla ilgili rapor, TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nda ele alınacak. İddiaların ardından komisyon üyeleri Osman Çilsal, Musa Okçu ve Abdulbaki Gökçel, Batman'da olayı yerinde inceleyerek, bir rapor hazırladı. Rapor, hazırlandıktan yaklaşık 1 yıl sonra, önümüzdeki hafta komisyonda ele alınacak. Raporda, güvenlik gerekçesiyle, görüşülen köylülerin adları yazılmadı. Raporda köylülerin şu ifadelerine yer verildi:

Birinci Köylü: İki boş araca köylüleri bindirdiler, dağlık bir araziye götürdüler. ‘Mayınları siz döşüyorsunuz. Askerlerimiz öleceğine siz ölün’ diyerek mayınlı tarlada yürümeye zorladılar.

İkinci Köylü: 30 civarında kişiyi arabalara bindirdiler. Korucular ve askerler tarafından safa dizildik. ‘Dağa doğru yürüyün’ emri verildi. ‘Bu kadar insana eziyet etmeyin’ dedim. Üsteğmen bana yumruk attı, uzman çavuş dipçikle vurmak istedi. Bir süre direndikten sonra silah zoruyla yürüdüm. Askerler ve korucuların çok ağır küfür ve hakaretlerine maruz kaldık.

Üçüncü Köylü: Buldukları herkesi arabalara doldurdular. Aralarında 4-5 yaşlı ve birkaç öğrenci de vardı. Öğrencilerin bırakılması isteğimiz reddedildi. Korucularda mayın tarama aletleri vardı. Askerler koruculara, ‘Köylüler önden gitsin, siz arkadan gidin’ dediler. Mayın tarama cihazı olarak kullanıldık.

Lise öğrencisi: Sabah okula giderken askerler geldi, köyden insanları topladı. Öğrenci olduğumu söyledim, ama kurtulamadım. Tek sıra halinde dizildik. İleriye doğru yürümem istendi, yürümeyince bir asker belime dipçikle vurdu. 10 metre kadar yürüdükten sonra ‘Bizi öldürecekseniz mayın tarlasına sürmenize ne gerek var. Burada öldürün’ dedik. Bizi dövmeye başladılar. Dayımı çok kötü dövdüler. Tekrar yürüdük. Öğlene kadar orada tutulduk. O gün iki sınavım vardı, gidemediğim için ikisinden de kaldım.

VALİNİN İTİRAFI

Raporda, Batman Valisi Salih Şarman ile yapılan görüşmeye de yer verildi. Köylülere zaman zaman, bilinen metodların dışında baskı yapıldığını itiraf eden Şarman, ‘‘Köylülerin terör örgütüne yataklık ettiklerini, bunların bilinen metodların biraz ötesinde uyarıldıklarını, bir çeşit manevi baskı altında tutulduklarını, teröristlere yiyecek vermemeleri yönünde gerekli şekilde uyarıldıklarını’’ söyledi.

Valinin bu ifadesini de dikkate alan komisyon üyeleri, raporun sonuç bölümünde, şu görüşlere yer verdiler:

‘‘Valinin ifadesinde yer alan ‘bilinen yöntemlerin ötesinde' ve ‘gerekli şekilde' kavramları heyetimizin dikkatini çekmiştir. Ancak bu yöntemlerin neler olduğu açıklığa kavuşturulamamıştır. Heyetimiz, adli soruşturmanın açılması ve hassasiyetle sonuçlandırılmasının gerekliliğine inanmaktadır.’’

Marmaris'in Hisarönü Köyü ile Bozburun beldesinde teknelerle Yunan adalarına kaçmaya hazırlanırken jandarmaya yakalanan ve dağıldıkları ormanlık alanda tek tek toplanan Iraklılar, ‘‘Bizi geri göndermeyin’’ diye feryat etti. Kenan Paşa İlköğretim Okulu'nun zemin katına yerleştirilen parasız pulsuz 110 Iraklı ile 3 Somalili, aç susuz geçen 4 günün ardından ilk kez sıcak yemek yedi. Jandarma, çocuklara şeker, bisküvi dağıttı, büyüklere çay ikram etti. Bugün mahkemeye çıkarılmaları, ardından da sınır dışı edilmeleri beklenen Iraklılar, ülkelerine iade edilmek istemediklerini belirterek, ‘‘Geri gidersek Saddam bizi asar. Biz de Müslümanız, Türkmeniz. Bırakın burada kalalım, insan gibi yaşayalım. Bize acıyın’’ diye yalvardılar.