Mahir Kaynak hayatını kaybetti

Güncelleme Tarihi:

Mahir Kaynak hayatını kaybetti
Oluşturulma Tarihi: Şubat 14, 2015 12:06

Eski Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubu Mahir Kaynak (81), evinde hayatını kaybetti. Kaynak, kendisini anlatırken ''Benim çok sırrım yoktur ama bu konuda asla konuşmam'' demişti.

Haberin Devamı

Yaklaşık 2 yıldır tedavi olan 81 yaşındaki Mahir Kaynak’ın sabah saatlerinde İstanbul'daki evinde hayatını kaybettiği belirtildi. Kaynak’ın cenazesinin Pazartesi günü öğle vakti Ataşehir Mimar Sinan Camii’nde kılınacak namazın ardından toprağa verileceği öğrenildi.

ASİSTANLIK YILLARINDA MİT'E GİRDİ


1934 yılında Gaziantep’te doğan Mahir Kaynak, Gaziantep'te sıkıntılı bir çocukluk döneminden sonra 1948'de Kuleli Askeri Lisesi'ni kazanıp İstanbul'a ayak basmış. 1953’te Harp Okulu’nu bitirip 1967’de askerlikten ayrılmış. 1961’de mezun olduğu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde asistanlık yaptı, 1965’te doktor, 1971’de doçent oldu.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde asistanlık yıllarında MİT'e girmiş, öğrencileri etkileyen lider konumuna kadar gelmiş.

Haberin Devamı

Mahir Kaynak,kızı ile Hürriyet'e verdği röportajda kendini şöyle anlatmıştı / Ersin KALKAN YAZDI

''KOMPLO TEORİSYENİ DEĞİL ANALİZCİLİK''

12 Mart koşullarında deşifre olan ilk büyük istihbaratçı Mahir Kaynak, olaylar yatıştıktan sonra da uzun yıllar MİT'te çalıştı, daire başkanlığına kadar yükseldi. Kamuoyunun ‘‘Komplo teorisyeni‘‘ yakıştırmasını pek sevmiyor, ‘‘Analizci’’liği tercih ediyordu. Mahir Bey, eşi Şükran Hanım'la İktisat Fakültesi'nde tanışmış, okul bitince evlenmişler. İkisi kız üç çocukları var. Biri İTÜ mezunu bir mühendis, diğeri Boğaziçi mezunu bir iktisatçı, Deniz Ülke Arıboğan da bir akademisyen. Kaynak ailesinin ortanca çocuğu 1965 doğumlu Doç. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, akademik çalışmaları uluslararası güvenlik alanına yöneldikçe ‘‘Babama benzemekten ve onunla aynı alanlarda uzmanlaşmaktan kendimi hep sakındım’’ dediği noktaya gelmiş.

Mahir Kaynak hayatını kaybetti

Deniz Ülke Arıboğan, 2001 yılında babasıyla Hürriyet'e veridği röportajda ''Babanız bir istihbaratçıydı, siz ne sanırdınız?'' sorusuna ''Biz babamı matematik öğretmeni zannederdik'' yanıtını vermişti.

Arıboğan, babasının işini öğrendiği anı şöyle anlatmıştı:
''Fakat ilkokul dördüncü sınıftayken bir öğretmenim bana babamın matematik hocası değil istihbaratçı olduğunu söyledi. Hüngür hüngür ağlamaya başladığımı hatırlıyorum. Çünkü sanki babamın yaptığı işi kötü bir şeymiş gibi söylemişti bana. Çünkü biz çocuklar, olaylar meydana geldiğinde hiç farkında değildik.''

Haberin Devamı

Mahir Kaynak hayatını kaybetti

''DEŞİFRE OLDUĞUMDA EVİMİZİ DEĞİŞTİRDİK''

Mahir Kaynak ise deşifre olduğu zaman yaşadıklarını şöyle anlatmıştı aynı röportajda:
''Ben deşifre olduğumda evimizi değiştirdik. Anneleri bir oyun buldu onu oynamaya başladık. Moda'ya taşınmıştık ama buranın adını Suadiye diye değiştirmiştik. Biz Suadiye'ye tatile gelmiş gibi oynuyorduk. Yani semtin ve kendimizin isimlerini değiştirmiştik. Her birimiz yeni bir isim almış ve birbirimize o isimle hitap etmeye başlamıştık. Bunu çevredekiler, kimliğimizi öğrenmesin diye yapmıştık. Çocuklar sokakta soranlara babamın adı Mahir annemin adı Şükran demiyor, başka bir isim kullanıyorlardı. Çocuklar da bu oyunu çok sevdiler. Ankara'ya taşınana kadar durumu idare ettik.''

Haberin Devamı

Mahir Kaynak hayatını kaybetti

''ÇOK SIRRIM YOKTUR AMA ASLA KONUŞMAM''

Mahir Kaynak, ''İnsanlara güvenir misiniz?'' sorusuna ''Hayır asla. Benim insanlara karşı engin bir güvensizliğim vardır. Çok kötü bir çocukluk dönemi geçirdim. 14 yaşında ailemin yanından ayrılıp, askeri okula gittim. Kimsenin himayesi ve desteğini görmedim. Hayat yolumu kendim çizdim. Tüm zorlukları tek başıma aştım. Onun için de hayata karşı güvensizdim ve bu güvensizliğim de çocuklarımın üzerinde titizliğime yol açtı. Bu onları korumak amacına yöneliktir, onların zarara uğramasından endişe ederdim'' yanıtını vermişti.

''Benim çok sırrım yoktur ama bu konuda asla konuşmam'' diyen Mahir Kaynak'ın en favori yazarı da Dostoyevski. Dostoyevski'nin Suç ve Ceza ile Yeraltından Notlar kitabı kendisini çok etkilemiş. Kaynak, Nazım Hikmet'i de severek okuduğunu söylemişti.

Haberin Devamı

''ECEVİT'E KIRILDIM''

Kaynak, merhum Başbakanlardan Bülent Ecevit'e kırgınlığını ise şöyle anlatmıştı:
''Bizimkiler mahallede 'umudumuz Ecevit' diye dolaşırken Ecevit, yaptığı her üç konuşmanın ikisinde bana çatıyordu. Madanoğlu'nu darbe yapmaya sevketmişim diye. O dönem ben yaptığım savunmada, böyle bir şeyin mümkün olmadığını, bunu öne sürmenin orduya hakaret olacağını söylüyordum. Ecevit'e hayatım boyunca kırgın kalacağım. Ama ailemin hiçbir ferdinin siyasi tercihine karışmıyordum.''

1980 yılında MİT'ten emekli olan Kaynak, 1989’da İktisat profesörü oldu. 1993 yılında Gazi Üniversitesi’nden emekliye ayrıldı.

Mahir Kaynak'ın yayımlanmış pek çok kitabı ve makalesi de var.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!