Kültürazzi...

Güncelleme Tarihi:

Kültürazzi...
Oluşturulma Tarihi: Eylül 13, 1997 00:00

Haberin Devamı

Pekinel kardeşlerden müthiş açıklama

Güher-Süher Pekinel Kardeşler daha önce istifa edeceklermiş ancak solistlerin açtıkları davaların sonuçlanmasını beklemişler. Onlarla dayanışma içinde olduklarını göstermek istemişler. Solistlere verilecek parayı da kabul etmeyeceklermiş.

İDSO (İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası) ile solistler arasındaki problemlerle ilgili yazıları okumaktan bıktınız mı bilmeyiz? Ama biz bıktığımızı hemen belirtelim.

Bizim sayfanın üstadı, birsiniz, müzikçilerle ilgili bir dert ortaya çıktı mı, hemen kendini buna adar. Adam yazar değil, sanki fahri kültür müfettişi.

Son günlerde de İDSO ile konser verdirilmeyen ve paralarını alamayan solistlere takmış.Biz, Güher - Süher Pekinle'leri tanımayız, yani kendilereni, yoksa plaklarını dinledik canım.

Onlar da bizim köşebente telefonla bazı açıklamalarda bulunmuşlar, bize iletti, şimdi yazmazsak bu son Kültürazzi'miz olur. Kimi müzikçiler, on iki solistli orkestranın yeryüzünde olmadığını açıkladılar.

Gerekirse bir yöneteci, istenilen solisti getirir ve çaldıdırır. Türk solistlerine de aynı öneri yapılır, onlar da gelip çalar.

Anlaşılıyor ki, orkestra elemanları da, bir çok solist de böyle bir sisteme karşı.

Solistlerin, her gün vergi dairesinde çalışan memur gibi mesaiye bağlı olarak çalıştırılamayacağı belli. Doğrusu böyle bir şeyi bizim bile aklımız almıyor.

Gelelim Güher ve Süher Pekinel kardeşlerin açıklamalarına.

Bir kere Pekinel'ler para alamamadıkları için istifa etmemişler. Solistler bu konuda dava açtıkları için arkadaşlarını yalnız bırakamamak konusunda onları desteklemek için bugüne kadar istifa etmemişler.

Solistler paralarını alma konusunda davayı kazanmışlar ancak Pekinel'ler parayı almamışlar ve almayacaklarmış.

Güher Pekinel, orkestaradaki arkadaşlar da haklıdır diyor, sistemin yanlışlığı üzerine duruyor.

Güher Pekinel'in söylediği bir söz üzerinde durmak gerekiyor:

Bakın diyor, ‘‘Beethoven'ın Dokuzuncu Senfonisi çalındı ve halk onu binlerce kişi dinledi.

Şimdiye kadar kabahatin bizde olduğunu anladık.

Solistler yılda sadece iki kez İstanbul'da çalmamalı, hayır o zaman görevlerini yapmış olmazlar.

Onlar da Anadolu'ya açılmalı.

Sistem buna göre düzenlenmeli.’’

Gene de bu tartışmalar hoş, kim derdi ki toplulumumuz klasik müzikçileri dert edinecek de, onların sorunlarını büyük tirajlı gazetelerde tartışacak.

Kültürazzi fıkrası

Yıl 1979. Ünlü karikatürist Semih Balcıoğlu ve bir grup arkadaşı Çivi adlı bir mizah dergisi çıkartıyorlar. Derginin kamuoyundaki etkisi de hayli iyi. O dönemde Güngör Sayar da Futbol Federasyonu'nun başkanlığına getirilmiş. Çivi Dergisi çalışanları, Sayar'dan randevu alarak iyi niyet ziyareti yapmak istemişler. Randevu kabul edilmiş ve Futbol Federasyonu Başkanı makamında ziyaret edilmiş. Çivi Dergisi'ni temsilen Başkan'a gidenler ise Semih Balcıoğlu ve Kandemir Konduk.

Hoş beş ve çay-kahve faslından sonra bir süre görüşülüp konuşulmuş, fikir teatisinde bulunulmuş. Ziyaret sona ermiş ve çıkışta Semih Balcıoğlu gayet iyi niyetle Başkan'a görevinde başarılar dilemiş. Son cümlesi ise hayli ilginç olmuş: ‘‘Çivi olarak her zaman arkanızdayız efendim.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!