Köpekler en çok depresyona giriyor

Güncelleme Tarihi:

Köpekler en çok depresyona giriyor
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2000 00:00

Haberin Devamı

Hayvan psikolojisi, her ne kadar insanlar tarafından önemsenmese de, hayvanın yaşamında çok önemli yer tutuyor. Avrupa ve ABD'de, hayvanların davranış bozukluklarının tedavisinde psikoloji yöntemlerinin kullanılmasına 1970'li yıllarda başlandı. Türkiye'nin en iyi bilim dergilerinden Focus, şubat sayısında hayvan psikolojini ele aldı. Türkiye'nin ilk köpek psikoloğu Dr. Tamer Dodurka'ya göre köpeklerde en çok görülen psikolojik rahatsızlık depresyon...

BİLİM dalı olarak hayvan psikolojisi, ülkemizde çok bilinmeyen bir dal. Ancak İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi öğretim görevlilerinden Doç. Dr. Tamer Dodurka'nın bu kavramı Türkiye'de tartışmaya açan ilk bilim adamı olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Hatta bu konuda ilk somut adımı atıp bağlı bulunduğu kurumda ‘‘Psikolojik Rahatsızlıklar Tedavi ve Danışma Birimi’’ni kurdu.

AYNI İNSAN GİBİ

Dodurka, ‘‘Veteriner kliniklerine gelen 10 hasta köpekten birinde, davranış problemine rastlanıyor’’ diyor ve köpek ile insan psikolojisi arasında büyük bir fark olmadığını belirtiyor. Çünkü temel mekanizmalar birbirine çok benziyor. Dodurka bu durumu şöyle açıklıyor:

‘‘Öğrenmeye bakacak olursak, bir kimse farklı şeyler öğrenir farklı bir kişilik gelişir; diğeri farklı şeyler görür. Hayvan için de aynı şeyler söz konusu. İki kardeş aynı eğitimi alıyorlar, aynı çevre koşullarında yaşıyorlar, ancak birinde psikolojik rahatsızlıklar başgösteriyor, diğerinde görülmüyor.’’

GEÇMİŞİN İZLERİ

Hayvanlardaki problemlerle insanlardaki problemlerin hepsi benzer değil. Şizofreni, daha çok insanlarda genetik izler taşıyor. Ama hayvanlarda görülmüyor. Yine psikopati, insanlara has bir rahatsızlık. Ama daha basit davranış bozuklukları, örneğin psikoz görmek mümkün.

Köpeklerde en sık rastlanan psikolojik rahatsızlıkların başında depresyon geliyor:

‘‘Köpeklerin depresyona girmeleri çok kolay. Bu köpeğin geçmişiyle de bağlantılı bir kavram. Bilimsel araştırmalarda, köpeğin atasının kurt olduğu belirtiliyor. Ancak bazı bilim adamlarına göre, çakal kanı taşıdıkları da ileri sürülüyor. Şu anda 500'ün üzerinde köpek ırkı var. Ancak davranış, sosyal hayat benzerliği kurtlara çok yakın. Araştırmacılara göre köpek, yüzde 50 oranında kurt davranışı gösteriyor. Evcilleşme ve insanla birlikte yaşama sonucu, bunun başlangıcı MÖ 16000-1.4000 yıllarına rastlıyor, kurttan gelen bazı davranışlarını unutmak zorunda kalmış. Yüzde 50 oranda kurt kanı taşıması bile, depresyona yatkın olduğunu açıklayabilir. Çünkü, içindeki dürtüler vahşi hayatta yaşamaya uygun dürtüler. Günlerce koşmak, kilometrelerce yürüyüp avlanmak, içinde sakladığı davranış kalıpları. Günümüzdeki köpekler bu imkána sahip olmadığından, dürtüleri ve günlük yaşantısı arasında sıkışıp kalmışlar. Bu dayanılmaz bir çelişki. Bu bakımdan köpeklerin yaşamı sürü psikolojisine uygun değilse, mutsuz oluyorlar. Bu anlamda, her zaman depresyona yatkın hayvanlar. Yaşlı köpeklerde depresyon faktörleri çok daha etkili.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!