Mutsuz kadın uzmanı, parodi üstadı büyük İspanyol yine yapacağını yaptı. Konuş Onunla (Hable con ella) adlı son filmiyle yine insanları yüreklerinden yakaladı, sinema salonlarından dışarıya hafif sarhoş ve şaşkın yüz ifadeleriyle çıkmalarına, aralarında uzun uzun insanlık durumunu konuşmalarına, tefekküre dalmalarına sebep oldu. Konuş Onunla kimilerine göre Pedro Almodovar'ın bugüne kadar yaptığı en iyi
film. Yalnız her yerde bir sorunu var: Yeterince kopyası olmadığından potansiyel seyircisine ulaşamıyor!İspanya'da gösterime girdiği hafta 4 milyon euro'dan fazla hasılat elde eden, İtalya'da hemen gişenin ikinci filmi haline gelen, kolay beğenmeyen Fransa'da övgülere boğulan Konuş Onunla, ‘‘az kopya’’ sorunu yaşıyor. Bir filmin seyirci sayısı, sadece içeriğine değil, kopya sayısına da bağlı. Örneğin hasılatı çok iyi giden İşaretler (Signs) filminin başarısı, beğenilmesinden çok kopyayla dünya sinema salonlarını ele geçirmesine dayanıyor.Almodovar'ın filmi için ise bunun tam tersi söz konusu. Örneğin Fransa pazarına hakim üç şirketin (Pathe, UGC ve Gaumont) birbirine girmesine bile yol açtı. Çünkü film Pathe'nin elindeydi ve diğer dağıtımcılarla çalışan sinema salonları sahipleri medyaya demeçler vererek durumu protesto ettiler. Konuş Onunla, Türkiye'de de şimdilik sadece on sinema salonunda gösteriliyor. Herkes görmek istese de, çok kopyalı bir film kadar iyi hasılat yapması mümkün değil.İSPANYA'DAKİ KAYGIPedro Almodovar, elbette İspanya'da bir ulusal kahraman. Ama Konuş Onunla filminin dünyada elde ettiği başarı, İspanyol medyasına göre, ülkedeki diğer yetenekli sinemacıların gölgede kalmasına yol açıyor.Yönetmen, yazar, besteci özellikleriyle Almodovar'ı hatırlatan genç Alejandro Amenabar, yarattığı fantastik evrenle gerilim ve korku sinemasına yenilikler getirdiği halde Almodovar'ın gölgesinden kurtulmakta zorlandı. Bunu ancak Hollywood tarafından keşfedilip, Tom Cruise için film çevirince başarabildi. Aynı zorluğu, ‘‘Lucia y el sexo’’ filminin genç yönetmeni Julio Medem de yaşadı.Genç ve parlak sinemacılar için gelecekte hep aynı yol ayrımı var: Çağrılırsa bir gün Hollywood'a gidecek mi, gitmeyecek mi? Kimisi için bu tutkulu bir hedef, kimisi için de tehlikeli bir çağrı. Pedro Almodovar ise, kendisini farkında olmadan ispat etmiş bütün büyük sanatçılar gibi, böyle bir
seçim yapmaya gerek bile duymuyor. Çünkü Hollywood'u uzaktan yeterince etkiliyor. KeÅŸfettiÄŸi ve Hollywood'a yolcu ettiÄŸi yıldızları saymak yeter: Antonio Banderas, Penelope Cruz. Ãœstelik, birçok sinemacı gibi Hollywood'a köpürdüğü de yok. ÖrneÄŸin, son meÅŸhur ettiÄŸi genç oyuncu Javier Bardem, çevirdiÄŸi ilk Amerikan filmiyle 2000'de Oscar'a aday olduÄŸunda, Ä°spanyol televizyonuna çıkarak ona baÅŸarılar dilemekten kaçınmıyor. Ama çok az sinema salonunda oynayan KonuÅŸ Onunla'yı görünce, insan Almodovar Amerikan sinemasının mali imkanlarına sahip olsaydı, bu filmi çok daha fazla kiÅŸi seyredebilirdi, diye hayıflanıyor.MANÇALI DON KÄ°ÅžOT'UN HEMÅžERÄ°SÄ°Pedro Almodovar, 1949'da Ä°spanya'da Don KiÅŸot'un memleketi La Mancha'da doÄŸdu. Yoksul bir ailenin çocuÄŸuydu ve General Franco döneminde katı bir dini eÄŸitim aldı, sonunda Tanrı'ya inancını kaybetti. 16 yaşında Madrid'e geldi, sinema okulu diktatörlük tarafından kapatıldığı için istediÄŸi eÄŸitimi alamadı. 12 yıl boyunca Ä°spanyol PTT'si Telefonica'da çalıştı. Bütün ülkenin Franco'nun ölümünü beklediÄŸi yıllarda baÅŸkentte doÄŸan underground kültür hayatının bir parçasıydı. Bir tiyatro grubunun üyesiydi, öyküler yazıyordu, beste yapıyordu. Ä°lk uzun metrajlı filmi ‘‘Pepi, Luci, Bom y otras chicas del monton’’, demokrasiye kavuÅŸan Ä°spanya'da yenilikçi kültür dalgası Movida'nın patladığı döneme rastgeldi (1980). Hemen meÅŸhur olan Almodovar 1987'de ‘‘Mujeres al borde de un ataque de nervios’’la (Sinir Krizinin EÅŸiÄŸindeki Kadınlar) dünya çapında bir şöhrete ulaÅŸtı. 1989'daki BaÄŸla Beni ve 1999'daki Todo sobre mi madre (Annem Hakkında HerÅŸey) dünyada çok beÄŸenilen diÄŸer filmlerinden birkaçı. Yazar, yönetmen, oyuncu, müzisyen olduÄŸu için ona Rönesans insanı deniliyor. Ãœniversiteye gitmediÄŸi halde... Ama Leonardo da Vinci de doÄŸru dürüst Latince bilmiyordu.Â
button