Kanser için yeni umut

Bazı kanser türlerinde kanser hücrelerinin beslenmek için B vitamininin suda eriyen cinsi olan folate depo ettikleri belirtildi.

Fareler üzerinde yapılan araştırmalarda, folate moleküllerine anti-kanserojen veya kanser hücrelerini açığa çıkaracak organik bir madde eklenmesiyle, kanser hücrelerine karşı bağışıklık sisteminin harekete geçirebileceği gözlendi.

Araştırmalarda, hayvanlara önce antikor meydana getiren bir madde aşılayan uzmanlar, kan dolaşım sisteminde yeterli derecede antikor oluştuğunu gözledikten sonra, denek hayvanlarına kültür edilmiş kanser hücreleri aşıladı.

Kanser hücreleri aşılandıktan sonra tümörlerin oluşmaya başladığı ve kanserin diğer organlara yayıldığı gözlendi. Kanser hücreleri aşılandıktan 8 gün sonra farelere, folate-fluorescein bileşiği aşılayan uzmanlar, normalde kanserin yayılmaya başlamasından sonra 21 gün içinde ölmesi gereken hayvanların 120 gün yaşayabildiğini belirledi.

Bu yöntemde, önce denek hayvanlarının vücudunda kanserle savaşabilecek antikorlar çoğaltıldı. Daha sonra kanser hücrelerinin beslenmek için depoladığı folate vitaminine kırmızı organik madde eklenerek denek hayvanlarına aşılandı. Kanser hücrelerinin doladığı folate ve ona bağlı organik madde sayesinde, denek hayvanlarının bağışıklık sistemi kanser hücrelerine karşı uyarılmış oldu.

Yeni terapi sistemindeki teorinin, kanser hücrelerini vücudun bağışıklık sistemine tanıtmak ve bağışıklık sisteminin kanserle savaşmasını sağlamak olduğunu belirten uzmanlar, kanser hücrelerinin sevdiği folate vitaminine eklenen madde sayesinde bağışıklık sisteminin kanseri fark edebildiğini kaydetti.

Kanser hücrelerinin folate vitaminini normal hücreler gibi hemen kullanmadığı, bir kısmını hücrenin içine depoladığını belirten araştırmacılar, folate vitamini moleküllerine anti-kanserojen madde bağlanmasıyla da kanser hücrelerinin içine ''Truva Atı'' sokulmuş olacağını ve bu şekilde kanser hücrelerinin içeriden yok edilebileceğini bildirdi.

Araştırmacılar, hangi kanser çeşitlerinin folate gereksinimi duyduğunu belirlemek için de yeni bir araştırma yapmaya çalıştıklarınıaçıkladı.

Araştırmaların insanlar üzerinde yapılmasına ise Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi'nin (FDA) izninden sonra başlanabileceği kaydedildi.