Jean tarihine yolculuk: 150 yaşında!

Güncelleme Tarihi:

Jean tarihine yolculuk: 150 yaşında
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 11, 1997 00:00

Haberin Devamı

Yaşınız, cinsiyetiniz ve mesleğiniz ne olursa olsun mutlaka bir jean'iniz vardır. Orta yaş grubu, bir dönem ne kadar zor koşullarda jean sahibi olurdu. Amerikan Pazarlarından, ikinci elcilerden...

Şimdi seçenekler o kadar çok ki. Yerli jean markalarımız da dünya pazarında yarışıyor. Peki jean'in kumaşından cebine, zımbasından dikişine geçmişini kaç kişi biliyor? Jean, başlangıçta kimler için yaratılmıştı?

San Francisco, Jean'in doğum yeri. Amerika'nın en batısında. San Francisco'nun içinde yer aldığı Kaliforniya, bir zamanlar altın tepeleriyle ünlüydü. 1850'lerde Atlantik'i aşarak Yeni Dünya'daki altına hücum edenlerin arasında, Bavyeralı genç maceracı Levi Strauss da vardı. Altın arayıcıları için sert, dayanıklı pantolon gerekliydi. Levi de kahverengi branda bezinden dikti. Çok ilgi gördü. Leke göstermediği için lacivert renkte karar kıldı. Yeni bir problemle karşılaştı Levi Strauss. Madencilerin aletleri, ceplerin sökülmesine neden oluyordu. O da cep kenarlarına bakır zımba koymaya başladı.

1929'daki ekonomik buhran, Levi Strauss'a şans getirdi. Doğunun zenginleri yaz tatillerini çiftliklerde geçirmeye başladılar, jean'le tanıştılar. Böylece Levi's şehirlerde de giyilmeye başladı. Başlangıçta erkekler için üretilse de Amerikan kadını ilgisiz kalmadı. 1930'lu yıllara gelindiğinde kentli kadın Levi's'ı çok tuttu.

Dünyanın ilk jean'i Levi's'ın 150 yıllık geçmişi kısaca böyle. Madenci pantolonu olarak doğdu, sonraki yıllarda statüler üstü pantolon oldu. Michael Jakson son video klibi ‘‘Blood on the Dance Floor''da Levi's giydi. Aynı klipteki Brezilyalı yoksul çocuklar da. Jean'deki son trend, koyu renk ve yıkanmamış olanları. Yine son günlerde, pantolonun orijinalliğini bozmamak için paçalar dışa kıvrılıyor; madencilerin yaptığı gibi.

Levi's, kendi klasiklerini toplayıp arşivliyor. San Francisco'daki merkezinde, 100 yıllık pantolonu, bebekler için üretilmiş 70 yıl önceki giysiyi, kovboy gömleklerini, 1900'lü yıllarda ürettiği jean'leri biriktiriyor. Hem de her birine binlerce dolar ödeyerek. Arşivdeki ilginç parçalardan biri de Vietnam savaşını protesto eden gençlerin çok tuttuğu taş desenli pantolon. Arşivde yer alan bir kruvaze ceket, Frank Sinatra için dikilmiş. Öyküsü de şöyle: Sinatra bir restorana gidiyor. Ceketsiz olduğu için sokmuyorlar. Levi's'a geliyor ve denim kumaştan kruvaze ceket diktiriyor. O restorana ceketiyle giriyor. Olanları dönemin ABD başkanına anlattığında başkan da içine ‘‘Bu ceketle her yere girilebilir'' notunu yazıyor. Sinatra o günden sonra her yere bu ceketle gidiyor.

Levi's, arşivinden yararlanarak özel sipariş üretimine başladı. Çok sınırlı sayıdaki bu jean'ler, seçkin müşterilere yönelik. Diyelim Marlyn Monroe'nin bir filmde giydiği pantolondan istiyorsunuz, veriyorsunuz binlerce doları ve sizin oluyor! Bu tür Levi's'lara ulaşmak o kadar kolay değil. New York, Paris, Tokyo ve Londra'daki özel butiklerde bulunabiliyor.

Dünyanın en çok satan jean'i Levi's, yine en çok sahtesi üretilen marka. En büyük rakibi, yine taklidi. Bu nedenle firma sahtelerine karşı savaş başlattı. Bu savaşın 1997 yılı bütçesi tam 17 milyon dolar (yaklaşık 2.5 katrilyon). Ancak başa çıkabilmiş değiller. Güney Amerika ülkelerinin başını çektiği sahtecilikte, Türkiye de kara listede.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!