İstanbul'u Dinliyorum

Nilgün GEDİKOĞLU

YÖNETENLERİN DİKKATİNE

Olmadı şoför bey

İşte yayıncı bir arkadaşımın gönderdiği faks. Aynen aktarıyorum:

‘‘2.11.1999 günü saat 16.00'da dış hatlar geliş terminalinin önünden, ‘‘Havaalanı Taksi’’ye ait 32 TER 30 plakalı taksiye nişanlımla bindik. Bakırköy Deniz Otobüsü iskelesine gideceğimizi belirttik. Kısa mesafe olduğu için şoför sinirlendi ve havaalanından hızlı bir çıkış yaptı. Bundan sonraki yol alışımız çok hızlı ve tehlikeliydi. Çünkü şoför kızgınlığının acısını bizden bu şekilde çıkarmaya çalışıyordu. Nişanlım Thomas Lier bu durum karşısında biraz yavaş kullanması konusunda onu ikaz etti. Şoför özür dileyeceğine, ‘‘Ben sizi zaten götürmek istemiyorum’’ diye bir cevap verdi. Ardından da elele tutuştuğum nişanlıma ‘‘Gidin evinizde sevişin, evinize kadar sabredin’’ diye bağırmaya başladı. Biz cevap vermeye fırsat bulamadan arabayı CNR fuar merkezinin karşısında durdurup, bütün bavullarımızı hışımla kaldırıma fırlattı. Ardından da nişanlımın üstüne yürüyerek yumruğunu kaldırdı, sonra da arabasına binip hızla uzaklaştı. Olay karşısında donup kalmıştık.

Biz, ilk değilmişiz

Daha sonra işyerinde başıma gelenleri anlattığımda, yabancılarla evli olan arkadaşlarımın da havaalanındaki taksiciler tarafından benzer davranışlara maruz kaldığını öğrendim. Bunun dışında diğer arkadaşlarım da havaalanında taksicilerin kaba davranışından şikayetçiydiler.

Atatürk Hava Limanı'nın, orada çalışan taksiciler konusunda kesilikle daha dikkatli olması gerekiyor. Çünkü yurdumuza gelen yabancı turistlerin de ilk karşılaştığı Türkler genellikle taksiciler oluyor. Eğer Türk insanı bu şekilde temsil edilirse, yurdumuza gelen turist sayısının daha da azalacağına inanıyorum.’’

Bir kaza üç öneri

HALKALI

1 Kasım 1999 pazartesi günü saat 12.00'de Halkalı Yenidoğan Mahallesi Konutbirlik Evleri Sitesi otobüs durağında bekleyen ve içinde 25 öğrenci bulunan Halkalı Doğa ve Cumhuriyet İlköğretim Okulularının servis minibüsüne bir çöp kamyonun (aşırı hızdan kontrolünü kaybederek) arkadan çarpmış, haber gazetemizde yayınlanıştı. Servis minübüsünde bulunan ve yaralı olarak kurtulan çocuklardan birinin babası, kazanın meydana geldiği noktanın durumunu anlatarak önerilerini sıraladığı bir faks göndermiş bize.

Sözkonusu nokta, çok yoğun trafiğin olduğu ve çöp kamyonlarından akan sıvı yüzünden zemini kayganlaşan tehlikeli bir noktaymış. Eskiden ağır vasıta geçişi için kullanılmakta olan tali yol ise kapatılmış.

Okurumuz, şöyle devam ediyor:

‘‘Bugüne kadar birçok ölümle neticelenen onlarca kaza meydana gelen noktadaki karayolu ile ilgili olarak yetkililere defalarca başvuru ve talep iletildiği halde soruna bir türlü çözüm bulunamamış ve en son bahsi geçen kaza meydana gelerek biz anne ve babalara korku dolu saatler yaşatılmıştır. Acaba gerekli tedbirin alınması için daha ne tür bir kaza beklenmektedir? Bir daha böyle korku ve üzüntüyü yaşamak istemiyoruz. Bilinmelidir ki bu talihsiz kazayı yaşayan çocuklar ve anne-babalar yaşadıkları şoku ömürleri boyunca kolaylıkla unutamayacaklardır.

Öneriler

Sorunun çözümü için önerilerimiz şunlar:

1. Ağır taşıt trafiğinin önceden olduğu gibi halen kullanılmakta olan karayoluna parael mevcut tali karayolundan yaptırılması.

2. Kazanın meydana geldiği ve otobüs ile minibüs duraklarının bulunduğu karayolundaki mevcut aydınlatmanın çalışır hale gelmesi.

3. Bahsi geçen durakların bulunduğu yere trafik ışıkları ile hız kesici tümseklerin yapılması.’

ALKIŞLAR

Başkan Koral:

‘‘Hanımların hızına yetişemiyoruz’’

Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Recep Koral, belediyenin hanımlara yönelik çalışmalarına ilçedeki yoğun ilgiden son derece memnun olduğunu söyleyerek, hanımların temposunu yakalamakta güçlük çektiklerini ifade etti.

Gaziosmanpaşa'nın dört değişik semtinde kurulan kültür merkezlerini ziyareti sırasında konuşan Koral, bu menkezlerde 25 değişik dalda her yıl beş binin üzerinde hanımın yararlandığını belirterek, bu kursların sonunda açılan el emeği göz nuru eserlerin sergilendiği açılışlara yetişemediklerini belirtti.