İlham verici bir hikaye | Sol bacağı tam 45 kilo olan model: Mahogany Geter

Güncelleme Tarihi:

İlham verici bir hikaye | Sol bacağı tam 45 kilo olan model: Mahogany Geter
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 31, 2021 13:50

Amerikalı Mahogany Geter, halk dilinde fil hastalığı olarak bilinen lenfödem hastalığına sahip. Bu hastalık nedeniyle 135 kilo olan genç kadının sol bacağı tam 45 kilo ağırlığında. İşte Mahogany'nin hikayesi...

Haberin Devamı

Mogany Geter, yıllardır fil hastalığı ile mücadele ederken aynı zamanda çevresindeki insanların acımasız eleştirileri ile de başa çıkmaya çalışıyor. Ama o yılmıyor, çocukken uğradığı zorbalıkları, öz güvenini sarsan cahilce yorumları, hakkında yapılan onca eleştiriyi bir kenara bırakıp farklılıklarıyla başkalarına ilham vermek istiyor ve model olmaya karar veriyor.

Doğumundan kısa bir süre sonra şimdi annesi, Mahogany’in sol ayağındaki değişikliği fark ediyor ve doktorlar küçük kıza lenfödem teşhisi koyuyor. Üç kız kardeşin en büyüğü olan Mahogany, annesinin teşhis konulduğunda onun adına çok endişelendiğini ama her şeyi birlikte atlattıklarını söylüyor. “Çocukken kendimi hiç güzel hissetmezdim, Tanrı'nın beni lanetlediğini düşünürdüm. Kendimi çirkin ve bir ucube gibi hissediyordum ve birçok kez gizli gizli ağladım. Sonra duygusal olarak güçlü olduğum ve bunun üstesinden gelebileceğim için bu durumun bana verildiğine karar verdim. İşte o zamandan beri bu durumla yaşamayı ve kendimi kutlamayı öğrendim.” sözleriyle o dönemde yaşadıklarını ifade ediyor.

Haberin Devamı

Ona “deforme olmuş insan” da dediler, bacağını jambon rulosuna da benzettiler hatta bacağını kesip daha iyi görünmesini bile tavsiye ettiler. Maun,“Bu acımasız insanlara engel olmak zor ama başka seçeneğim yok” diyor ve zamanla onları görmezden gelmeyi öğreniyor. Artık kendini hem bedenen hem de ruhen daha güzel hissediyor. Online trolleri görmezden geliyor, yaptığı fotoğraf çekimleri ile sosyal medyada daha da güçlenerek engelini gururla milyonlara gösteriyor.

“Şimdi içte ve dışta güzel olduğuma inanıyorum. Bedenimin yapabilecekleriyle gurur duyuyorum.”

Maun, şu anda bacağı için herhangi bir tedavi olmuyor, sadece fizyoterapi ve lenfatik drenaj masajı ile bacağındaki şişliğin hafifletilebildiğini söylüyor.

Vücudunu temizlemek için çok su içmesi, tuzlu yiyeceklerden ve alkolden uzak durması gerekiyor. Bazen şişliğin neden olduğu ağrılı bir cilt enfeksiyonu olan selülit alevlenmelerinden muzdarip olabiliyor. Böyle durumlarda antibiyotiklerle tedavi için hastaneye kaldırılıyor. Tedavi olduğu günlerde de takipçileri için içerik oluşturuyor.

Haberin Devamı

Maun, bacağını iyileştirmeye odaklandığı için şu anda çalışmıyor ancak bir model olarak kariyer yapmayı hedefliyor. Modellik yapmaya başlayan ve sosyal medya fenomenine dönüşen genç kadın zamanının çoğunu YouTube kanalına video hazırlamakla geçiriyor. Genç kadın Instagram, YouTube ve TikTok platformlarında bacağını gururla sergiliyor. Profiline “Büyük bacaklı güzel kız” yazan Maun, internet üzerinden kendisini takip eden insanların çoğunlukla kibar ve destekleyici davrandıklarını söylüyor. Hatta içinde bulunduğu sağlık yolculuğu esnasında ona arkadaşlık eden pek çok kişi ile online olarak tanıştığını belirtiyor.

“Kendimi moralsiz hissettiğimde iyi hissetmek için adım atarım. Sosyal medyaya ara veririm, meditasyon yaparım, müzik dinlerim ve en büyük terapistim annemle konuşurum” diyor.

Haberin Devamı

Zor zamanlar geçirmesine rağmen kendisini şu anda normal bir hayat sürdüren biri gibi hissediyor. Güçlü olmaya ve bir rol model olarak hayallerine odaklanmaya çalışıyor.

Maun, model olarak başarılı olursa annesine bir ev almayı umuyor ve “Lenfödem farkındalığını artırmak için elimden gelen her şeyi yaparım” diyor.

Fil hastalığı, doğumsal olarak erken çocukluk ve ergenlik dönemlerinde görülebiliyor ama sıklıkla kanser tedavileri, yaralanmalar, enfeksiyonlar, aşırı şişmanlık gibi nedenlerle ortaya çıkıyor. Ülkemizde de lenfödem hastalığından muzdarip onlarca hasta var. İşte basına yansıyan birkaç vaka örneği: 

21 YIL SONRA İLK DEFA KADIN AYAKKABISI GİYDİ

Haberin Devamı

3 yaşındayken yakalandığı fil hastalığı nedeniyle yaşamı altüst olan ve 230 kiloya ulaşan Diyarbakırlı Gamze Kanik, 2018 yılında İstanbul’da gördüğü tedavinin ardından 19 ayda 230 kilodan 77 kiloya düşmüştü. Yaşadığı bu rahatsızlık nedeniyle okuluna devam edemeyen, uygulanan tedavilerden sonuç alamayan genç kız, arkadaşlarından ve yakın çevresinden uzaklaşıp eve kapanıyor. Ailesinin desteğiyle tekrar hayata tutunan, fizyoterapist ve diyetisyen eşliğinde tedavi olan Kanik, hastalığı nedeniyle hep terlik giymek zorunda olduğunu, 21 yıl sonra ilk defa kadın ayakkabısı giyebilmenin mutluluğunu yaşadığını söylüyor.

30 YAŞINA KADAR 7 AMELİYAT GEÇİRDİ

Haberin Devamı

Almanya’da yaşayan bir Türk olan Adı Ayşegül Tren, yıllardır bu haftalık ile mücadele ediyor ama hastalığın tanısı 3 yıl önce koyulmuş. 30 yaşında olan ve bugüne kadar 7 ameliyat geçiren Ayşegül’ün hastalığı kolları ve bacaklarını etkiliyor, tedavisi için 4 kez daha ameliyat olması gerekiyor.

EN BÜYÜK ÖZLEMİ TEKRAR AYAKKABI GİYEBİLMEK

Fil hastalığı nedeniyle bacak kalınlığı 65 santimetreye ulaşan Ayşe Yeğit’in de tek isteği yeniden ayakkabı giyebilmek. 20 yaşındayken bu hastalığa yakalanan kadının ayağı zamanla büyüyerek 65 cm’ye ulaşmış.”15 yıldır ayakkabı giyemiyorum, bunun özlemini çok yaşıyorum. Kışın hiç evden çıkamıyorum. Tek özlemim, hayalim tekrar sağlığıma kavuşmak ve ayakkabı giyebilmek. En son 15 yıl önce ayakkabı giymiştim. En azından dışarı çıktığım zaman insanların bana bakışlarının bitmesini istiyorum" diye yaşadıklarını dile getiriyor.

KAZA SONRASI FİL HASTALIĞINA YAKALANDI

Adapazarı’nda yaşayan Necdet Candan, trafik kazası sonrası ayağındaki kılcal damarların kopması nedeniyle lenfödem hastalığına yakalanıyor. Gördüğü tedavilere rağmen ayağındaki şişlikler inmiyor ve yürümekte güçlük çekiyor. Giderek şişen ayakları geceleri ağrıdığı için uyuyamıyor.

Tokat'ta yaşayan Şennaz Çelik de 2008 yılında trafik kazası geçiriyor ve 85 gün hastanede tedavi görüyor ama ayağındaki kılcal damarların kopması nedeniyle fil hastalığına yakalanıyor. Gördüğü tedavilere rağmen bacaklarındaki şişlikler nedeniyle yürüyemez halde.

EN BÜYÜK DİLEĞİ ÇOCUKLARINI OKULA GÖTÜREBİLMEK

Bursa’da yaşayan 5 çocuk annesi Aynur Tarhan, 11 yıl önce fil hastalığına yakalanmış ve bu hastalığı nedeniyle 160 kiloya ulaşmış. Tarhan’ın en büyük dileği çocuklarını okula götürebilmek. Gördüğü tedavi sonrası 5 senedir yatalak olan ve evden çıkamayan Tarhan artık ev içinde ayağa kalkabiliyor, yürüyor ve ihtiyaçlarını görebiliyor.

Peki, Fil hastalığı (lenfödem) neden olur ve tedavisi nasıl yapılır? Lenfödem hastalarının ameliyatla normale dönme şansı var mıdır? Anadolu Lenfödem Derneği Başkanı, Hacettepe Üniversitesi Lenfödem Uygulama ve Araştırma Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Pınar Borman sorularımızı yanıtlıyor.

İlham verici bir hikaye | Sol bacağı tam 45 kilo olan model: Mahogany Geter

Fil hastalığı nedir, neden olur?

Fil hastalığı yani lenf sıvısının yetersiz dolaşımına bağlı kolda, bacakta yüzde ve genital bölge ile gövdede gelişen şişliklerle karakterize lenfödem; doğumsal olarak erken çocukluk veya geç ergenlik dönemlerinde yüz, kol, bacak veya karın gibi bölgelerde görülebilir. Ancak daha sıklıkla ikincil nedenlere bağlı gelişebilir. Bu nedenler arasında kanser tedavileri, yaralanmalar, enfeksiyonlar, aşırı şişmanlık, aşırı varis oluşumu ya da lipödem gibi nedenler sayılabilir. 

Erken dönemde belirtileri nelerdir? Tedavi edilmezse ne olur?

Erken dönemlerde kol veya bacaklarda rahatsızlık, ağırlık hissi, şişlik hissi, giysilerin ayakkabıların veya takıların o tarafta sıkması, gibi belirtilerle kendini gösteren fil hastalığı, erken dönemde tedavi edilmezse etkilenen dokularda bağ dokuda artış, yağ dokuda sertleşmelere, cilt ve cilt altında kalınlaşmalara, şişliklerin artmasına ve deri değişikliklerine yol açar. Yine tedavi edilmeyen lenfödem durumları selülit, erizipel veya lenfanjit gibi enfeksiyonlara yol açıp hastaneye yatmayı gerektiren tıbbi acil durum oluşturabilmektedir. Tüm bu durumlar yaşam kalitesini negatif etkileyen fiziksel ve psikolojik sonuçlar doğurur.

Lenfödem ilerledikçe tedavide başarı oranı da düşmektedir ve komplikasyonlar hayatı tehdit edici boyutlara ulaşabilmektedir. Aslında en ideali hastalık oluşmadan engellemektir.

Lenfödem tedavisi nasıl yapılır?

Lenfödem tedavisi bu konuda eğitimli Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanları, fizyoterapistler, psikolog, hemşire ve lenfödem cerrahlarını kapsayan multidisipliner bir yaklaşımla tedavi edilmelidir. Hastalar Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon polikliniklerine başvurmalıdır.

Lenfödem tedavisinde primer olarak birbiri içine geçen 2 fazdan oluşan kombine boşaltıcı tedavi altın standarttır. Bu konuda özel eğitim alan lenfödem uzmanları tarafından uygulanabilen ‘Kompleks Dekonjestif Terapi’deki amaç, biriken sıvıyı, şişliği, cilt değişikliklerini azaltmak, mobilite ve eklem hareket açıklığını korumak, enfeksiyonları önlemek, kozmetik görünümü iyileştirerek yaşam kalitesini arttırmaktır. Bunun dışında cerrahi tedaviler, uygun seçilmiş hastalarda diğer tedavilerle birlikte pnömotik kompresyon pompaları ve kinezyo bantlama yöntemleri tedavide uygulanabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!