İdam kalktıysa AB olur

Güncelleme Tarihi:

İdam kalktıysa AB olur
Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2006 00:00

Ünlü sanatçı, "Türkiye AB’ye üye olabilir mi?" sorusunu "İdam kalkarsa olur" diye yanıtlıyor. "Kalktı ya" sözünü duyunca da, "O zaman Avrupa’ya hoşgeldin Türkiye" diyor.

CATHERINE Deneuve, Çırağan’daki buluşmamızda, benden önceki televizyon söyleşisinde küçük bir aksama olduğu için sinirli. Canlı yayına bağlanmayı beklerken karşısındaki menajeri Carlo Giusti ile İtalyanca konuşuyor.

"Daha fazla bekleyemem"
gibi bir şeyler söylüyor.

KORKUNÇ MENAJER

Carlo Giusti
onu ikna ediyor, televizyon söyleşisi gerçekleşiyor; ama bu kez "korkunç" menajer bana dönüp "15 değil 10 dakika konuşacaksınız" diyor.

Arada Catherine Deneuve’
e içtiği sigaraya eşlik etmesi için acele bir kahve getiriyor ve kafamıza dikiliyor.

"Biraz önce İstanbul izlenimleriniz, sinemayla ilişkiniz her şeyi anlattınız, ne soracağım size"
diye yakınmaya hazırlanırken Deneuve "Belirsiz, muğlak sorular sormayın. İstanbul izlenimleri filan gibi. On dakikada derin analizler yapacak halim yok" diyor.

Dediği gibi birbiri ardına kısa ve direkt soruları sıralıyorum:

Şehirlerle özel bir ilişkiniz olduğunu biliyorum. En sevdiğiniz şehirler hangileri?

Paris, Lucca, New York, Hanoi, Benares.

Bunlardan hangisinde hayatınızı geçirmeyi istersiniz?


Elbet Paris.

En çok hangi yönetmenle çalışmayı seviyorsunuz?


Uzun yıllar birlikte çalıştığım ve iyi tanıdığım Fransız yönetmen Andre Techine. Çok yakın olduğum bir isim. Ama ayrıca çalışmaktan büyük zevk duyduğum genç Fransız ve Amerikalı yönetmenler var.

Peki sizce Türkiye, Avrupa Birliği üyesi olabilir mi? Fransa’nın tutumunu biliyorsunuz.

Evet evet olabilir. Ama şu idam cezası meselesi var. İdam cezasının kalkması gerekir.

Ama bir dakika... İdam cezası kaldırıldı. 1 Ağustos 2002’den beri. Belki İstanbul’a son geldiğinizde kalkmamıştı henüz.

Sahi mi? İdam cezası kalktıysa hoşgeldin Türkiye, Avrupa’ya.

Bana 2 dakikada Paris olaylarını analiz ettirmeyin

Fransa’da sokaklara dökülen genç Fransızlar haklı mıydı?

Bakın 10 dakika gibi kısa bir sürede bu konuda fazla konuşmak istemiyorum. Geçenlerde Paris’teki bir basın toplantısında Sharon Stone’a bu soruyu sordular ayaküstü. Ertesi gün gazetelerin manşetlerine baktığınızda sonuç tam bir felaketti. Halen Fransa’da sakin bir dönemden geçmediğimizi söyleyebiliriz. Geri adım atılması etrafı yatıştırdı. Sanıyorum insanların öfkeli olmak için haklı nedenleri vardı. Ama dediğim gibi iki dakikada etraflı bir analiz yapmamı beklemeyin benden. Fransa’nın uygulamakta güçlük çektiği reformları burada tartışamam. Bu önemli bir sorun.

İstanbul’un trafiğini çözün

İstanbul’a ikinci gelişiniz 2010 yılı için Avrupa kültür başkenti seçildiği günlere rastlıyor. Bir sanat insanı olarak İstanbul sizce nasıl hazırlanabilir 2010 yılına? Nasıl projeler önerirsiniz?

Bence önce şu trafik sorununu çözün derim. 2010 yılında kadar bu sorunu çözün yeter. İstanbul öylesine çekici bir şehir ki, öylesine sihirli bir konumda ki... Sanırım eksik olan, şehri ziyaret edenlerin, turistlerin hayatını kolaylaştıracak şeyler. Gerisi zaten İstanbul’da var.

DUVARA KARŞI

Türk sinemasını izleyebiliyor musunuz?

Fatih Akın’ın Duvara Karşı filmini gördüm. Çok beğendim ve etkilendim. Bence günümüz Türk sineması iyi bir döneme girdi. Çok iyi genç yönetmenler var. Türk sinemasındaki dinamizmi hissedebiliyorum. Dağıtım meselesi de çözmeniz gerek bir sorun.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!