Hizmetinize hazırım

Güncelleme Tarihi:

Hizmetinize hazırım
Oluşturulma Tarihi: Şubat 18, 1999 00:00

Haberin Devamı

Kenya'da müthiş bir operasyonla yakalanarak Türkiye'ye getirilen bebek katilinin ilk sözleri, ‘‘Fırsat verirseniz hizmete hazırım’’ oldu. Sözde Kürt davası adına 30 bin cana kıyan Apo, menfaati için her an, herkese ihanet edebileceğini gösterdi.

Abdullah Öcalan'ı Kenya'da başarılı bir operasyonla yakalayan tim, tarihe geçen harekatın her saniyesini video kamera ve fotoğraf makinesiyle kayda aldı. Denizaşırı kritik operasyonu soğukkanlılıkla profesyonel olarak kaydeden tim görevlileri, titiz ve profesyonelce çekilmiş müthiş bir ‘operasyon belgeseli’ne de imzalarını attı.

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), kamuoyunun yıllardır özlemle beklediği görüntüleri, TV ve basın kuruluşlarına aynı saatte dağıttı. Kanal D, görüntüleri anında yayına koyarak Türk halkına ilk yetiştiren TV kanalı olurken, ekranlara ilk önce operasyon için havaalanan uçağın ilk görüntüleri geldi. Ardından, Mısır'da piramitlerin üzerinden geçerek ‘kutsal görevi’ne giden uçaktan çekilen kayıtlar yansıdı.

MİLYONLARI BULUŞTURAN AN

Milyonlarca Türk vatandaşının nefeslerini keserek baktığı ekranlara, daha sonra çetebaşı Öcalan'ın ilk görüntüleri yansıdı.

Kar maskeli, sivil, kareli ve çizgili rahat gömlekli, biri nişan, biri evlilik yüzüğü takan iki özel güvenlik görevlisinin arasında gözleri bağlı uzanan Öcalan, kanlı vahşet belgeselinin, finalini kayda geçirdi.

Görüntüler özel kevvetlerin çocuk katili Apo'ya, son derece soğukkanlı, profesyonel ve kibar davrandığını da belgeledi. Ardından ekranları, görevlilerin Öcalan'ı baskı altına almadan yaptıkları sohbet kapladı.

HİZMETİNİZDEYİM...

Ve Öcalan'ın ağzından ‘çöküş’ü ortaya koyan şu sözcükler döküldü:

‘‘Eğer bir hizmet imkanım olursa yaparım...’’

Ve işte yıllardır Türkiye'yi kan gölüne çeviren bebek katili Abdullah Öcalan ile devlet görevlilerinin kelimesi kelimesine sohbeti:

MEMLEKETE HOŞ GELDİN

Devlet görevlisi: Abdullah Öcalan, memlekete hoş geldin. Nasılsın?

Abdullah Öcalan: (Şaşkın ve morali bozuk bir halde) Sağol iyiyim.

Miden mi yanıyor?

- İyi.

Yani sağlıktan bir problemin yok?

- (kafasıyla hayır işareti yapıyor)

Ne var, midende mi var ağrı, ekşime falan mı var? Yanma mı var?

- (kafasının sağa sola sallayarak yüzünü ekşitiyor)

Tamam gereken tedaviyi biz yaptırırız. Şimdi sana bazı şeyler sormak istiyorum.

- (Öcalan sürekli gözlerini kapatıyor)

Gözlerini kapatmana gerek yok. İstersen suyla silelim mi? Bantın izleri rahatsız ediyorsa biz suyla silelim gözlerini, rahat etsin.

- (Öcalan, kafasını sağa sola doğru sallayarak hayır diyor)

Sen şimdi bizim misafirimizsin. Rahat ol. Yani kendini öyle sıkıntıya sokma. İstediğin bir şey varsa ...

ANNEM DE TÜRK'TÜ

- Ben ülkemi severim. Annem de Türktü.

Biraz daha yüksek sesle konuşabilir misin?

- Eğer bir hizmet imkanım olursa yaparım. Onun dışında bana bir şey söylemeyin. Eğer bir hizmet gerekirse yaparım.

Bizim sorduğumuz sorulara cevap verirsen, hizmet yapmış olursun. Yüzünü gözünü silelim eğer rahatsız oluyorsan.

- Türkiye'ye dönünce hizmet edeceğim. Fırsat verirseniz, hizmet ederim. Bunları, halkın içinde konuşuyorum. Başka bir şey de konuşmam. Bir hizmet imkanım varsa, ben inanıyorum vardır, daha üst düzeydekilere de bildirirsek, ben hizmeti seve seve ederim. Ben hizmet edeceğim. Çok iyi edeceğim.

Şimdi bak kaydediyoruz, senin şeylerini.

İŞKENCE ETMEDİNİZ

- Yayınlayın. İşkence etmediniz, benim içimden geliyor. Ama ben gerçekten söylüyorum. Türkiye'yi seviyorum. Ve Türk halkını da seviyorum. Onlar için iyi hizmet edeceğime inanıyorum. Fırsat verilirse yaparım.

Şimdi fırsat verilecek de. İstediklerin ne?

- Kendinizi yormayın böyle şeylere gerek yok.

Yok zaten, bir emniyet tedbiri.

- Pek sevindiğim bir nokta var. Eğer dikkat edilirse aslında konuşulacak bir konu bu. Ama içime öyle doğuyor ki. Gerçekten iyi hizmetler yapacağıma inanıyorum.

Kemeri çözüldü

Apo'yu paketleyip uçağa getiren özel tim görevlileri, elleri kelepçeli halde, koltuk kemerini bağladı. Gözleri de bantlanan Öcalan'ın pantolon kemerinin çıkarıldığı, ceplerinin de astarı dışarı çıkacak şekilde boşaltıldığı gözlendi. Zoru görünce, kandırdığı ve dağlarda terkettiği militanlarını anında satmayı teklif eden bebek katili, şimdi İmralı'da ‘‘hizmet’’ ediyor.

Canı da pek tatlıymış yani

Bölücübaşının gözündeki bandın çıkarılışı sırasında, canı yandı. Öcalan, canı yanınca yüzünü buruşturdu ve gözlerini sıktı. Bunun üzerine uçaktaki diğer tim görevlisi bandın daha yavaş çekilmesi için arkadaşını uyardı.

Bu arada Apo'nun ilk görüntülerini ve sözlerini değerlendiren psikologlar, ‘‘endişeli ve korku içinde’’ olduğunu anlattılar. Doç. Dr. Arif Verimli, şunları söyledi:

‘‘Şok olmuş vaziyette. Şaşkın. Endişeli. Korku içinde ve üzgün. En fazla hâkim olan duygu, endişe ve korku. Korkusu, giderek artmış düzeyde. Beklemediği birşeyle karşılaşmış ki yardım teklif ediyor. Sıkıntısı, endişesi ve tüm olumsuz ruhsal durumu yüzüne yansıyor ve buruşturuyor. Korku içinde acı bir son. Ama şok tablosu giderek çözülecektir. Duygularının üstesinden gelerek, daha açık bir zihne zamanla kavuşacaktır.’’

Politik psikolojiyle ilgili çalışmaları bulunan Dr. Ümit Yazman da şunları söyledi:

‘‘Abdullah Öcalan'ın daha önce de çeşitli televizyon kanallarında karşılaştığımız görüntülerinde, kendini, benliğini abarttığını, gücünü olduğundan fazla hissettiğini gözlüyoruz. Yani benliğinin gücüyle ilgili abartılı algılamaya sahipti.

Yakalandığı andan itibaren aslında şişirilmiş olan bu benlik algısı bir anda boşluğa düştü. Hatta normalin altında bir a cz içinde. Bundan dolayı çok ciddi korku, telaş, endişe ve bir yakarış içinde olacaktır. Benlik algısı tamamen sarsıldığı için, normalin de altına inerek, çok ciddi bir af dileme davranışı içinde bulunacağına inanıyorum. Bunun ilk belirtileri de görülüyor.’’



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!