‘Haberci’ umut dağıtıyor

Bir pazarlama öğrencisiyken, kendini kameraların önünde ve sonrasında da arkasında bulan Kevin Costner, eğitim gördüğü alanı terk edip kendini sinemaya adayan aktörlerden... 18 Ocak 1955 Kaliforniya doğumlu olan ünlü aktör ve yönetmen, Kaliforniya Devlet Üniversitesi'nde pazarlama okurken tiyatroyla ilgilenmeye başladı. 1978 yılında okuldan mezun olduktan sonra, pazarlamacı olarak girdiği ilk işi sadece 30 gün sürdü... İşte Costner, bundan sonra kendini oyunculuğa adadı.

Yönetmenler ondaki potansiyelin farkındaydılar ama bunu nasıl kullanacaklarından çok da emin değillerdi. Üstelik Costner'ın, çalışma ekibini bezdiren bir de kötü huyu vardı. Sette onu rahatsız eden birşey olursa hemen söylenmeye başlıyordu.

Aktörün sinema dünyasındaki ilk yılları biraz verimsiz geçti. Küçük rollerde oynadı ve kayda değer bir ilerleme gösteremedi. Costner, ilk önemli çıkışını 1988 yılındaki beyzbol filmi Bull Durham ile yaptı. Bunun hemen ardından Düşler Tarlası geldi. Bu başarılı filmlerin ardından, Costner Güney Dakota'ya giderek kızılderili ve beyazların arasındaki ilişkileri konu alan bir epik çekmeye başladı: Kurtlarla Dans. Önceleri pek çok kişi tarafından eleştirildi ve hafife alındı. Ancak film, 1990 yılının en iyi para getiren filmi olmakla kalmadı, beraberinde En İyi Film ve En İyi Yönetmen de dahil olmak üzere 7 Oscar getirdi. Herşey mükemmel giderken, sorunlar çıkacağı düşünülmüyordu. Ancak, 1993 yılında Clint Eastwood'un yönettiği Kusursuz Dünya adlı film, hayal kırıklıklarının başlangıcı oldu. Bunu 1994 yılındaki Wyatt Earp takip etti. Bütçeyi aşmakla kalmayıp, gösterime girmekte de geciken Su Dünyası, daha izlenmeden son derece negatif tepkiler aldı. Costner'ın kariyerine şöyle bir göz atan herkes, en son filmi Haberci'nin neden umut ve yenilenme temalarını işlediğini anlamakta zorlanmıyor. Bir zamanlar Hollywood'un en popüler başrol oyuncusu olan Costner, 43 yaşında şöhreti bu filmle yeniden yakalamayı umuyor...

Filmle ilgili olarak ‘‘Her zaman ilginç bir hikaye gelmesini beklersiniz. Haberci'nin hikayesinde diğer öykülerde gördüğüm şeyler vardı ama benim hoşuma giden konunun işlenişiydi’’ diyen Costner'ın Haberci'si için ilginç bir tanıtım yöntemi kullanılıyor. Internet'te Haberci için açılan sitede bu filmden derslerde nasıl yararlanılabileceği anlatılıyor. Bu tanımın, filmi nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor. Tabii ki, bu arada eleştirmenler filmi kötülemeye başladılar bile...

Costner önce kendisini seven, sonra da nefret eden eleştirmenlerden hiç de hoşnut değile benziyor ve şöyle diyor; ‘‘Onlardan birşey öğrenebilsem daha iyi olurdu. Ancak kin dolu yazılarından hiçbir şey öğrenemiyorum. Bazen içimden herşeyi boşverip, bu işi bırakmak geliyor. Ama ben işini terkedenlerden değilim’’..