Günday: Siyasi baskıya maruz kaldık

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) BaÅŸkanı DerviÅŸ Günday, teÅŸkilatlarının tarihin hiçbir döneminde bu kadar siyasi baskıya maruz kalmadıklarını belirterek, ''Siyasilerin günlük vaatlerine kanıp, birlik ve beraberliÄŸinizi bozarak, bu büyük gücü onlara kaptırmayınız'' dedi.TESK'in 16. OlaÄŸan Genel Kurulu'nda konuÅŸan Günday, 50'ye yakın parti baÅŸkanından sadece DYP Lideri Tansu Çiller'in Genel Kurul'a geldiÄŸini belirterek, Çiller'den özür dilemek ve teÅŸekkür etmek istediÄŸini söyledi.  BeÅŸli Ä°nisiyatif Grubu olarak Erbakan döneminde bir baÅŸkaldırı yaptıklarını, adlarının beÅŸli çeteye çıktığını anlatan Günday, burada DYP'nin hedef alınmadığını söyleyerek, Çiller'den özür diledi.  Günday, Çiller'e Erbakan'ın gerçek yüzünü ortaya çıkardığı söyleyerek, esnaf ve sanatkara olan desteÄŸinden dolayı da teÅŸekkür etti.  Parasal ve siyasi güçler kullanılarak, denetim mekanizmaları iÅŸletilerek, hak ve adalet duygusundan yoksun basın organlarıyla kendisinin bitirilmeye kalkışıldığını savunan Günday, ''Ä°dam mahkumuna bile son arzusu sorulur. Ama bunlar savunma yapmamıza bile imkan vermeden, tam 3 yıldır kesintisiz üzerimize geldiler. Tam bir yargısız infaza kurban edilmek istendik'' diye konuÅŸtu.  Üç seneden beri devam eden teftiÅŸler ve suç duyuruları sonucu hakkında 13 dava açıldığını, bunların 12'sinden aklandığını anlatan Günday, ''Yargıtay aÅŸamasında son dava basına da yansıdı... Bu hatalı kararın da Allah'ın izniyle bozulacağından zerre kadar kuÅŸkum yoktur''dedi.  ''Bizi arkamızdan hançerlemeye kalkanları, önümüzde kırk takla atıp, arkamızdan vurmayı çalışanları da sizlerin karşısına çıkmaya davet ediyorum'' diyen Günday, er meydanının Genel Kurul Salonu olduÄŸunu belirtti ve ''Ä°ÅŸte ben buradayım'' diye konuÅŸtu.  4 yıl önce basında yer alan suçlamalar üzerine iddiaları soruÅŸturmaya gelen 55. ve 56. hükümetler Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettiÅŸlerinin hiçbir suç unsuru bulunmadığına dair rapor verdiÄŸini ancak 2 ay sonra aynı konuyla görevlendirilen müfettiÅŸlerin, aksi yönde rapor düzenlediklerini söyleyen Günday, ÅŸunları kaydetti:     ''Ne deÄŸiÅŸti diyeceksiniz, ardı ardına deÄŸiÅŸen sadece Hükümetti. Bunun anlamı iktidara gelmek için meydanlarda demokrasi havarisi kesilen siyasi partilerin hükümet olduktan sonra oy depoları olarak gördükleri sivil toplum örgütlerinin sorunlarını, onlarla diyalog kurarak çözmeye çalışmak yerine denetim mekanizmasını kullanarak baskı ile bu kuruluÅŸları ele geçirme ve partilerini bir yan kolu gibi çalıştırma arzularıydı.''       BAÅžBAKAN'A ELEÅžTÄ°Rİ  Batı demokrasilerinde esnaf teÅŸkilatlarının kamu yönetimine katılımı giderek artarken, bunun tersi bir yaklaşımla bazı siyasetçiler ve bunlara hizmet eden bazı teÅŸkilat baÅŸkanlarının 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanunu'nu kendilerine danışmadan deÄŸiÅŸtirmeye karar verdiklerini ileri süren Günday, bununla yapılmak istenenin esnaf yöneticilerinin üst üste 2 defadan fazla seçilmesini engellemek, özetle teÅŸkilat birimlerini, sivil toplum örgütlerini yok etmek olduÄŸunu savundu ve ''Sen 80 yaşında parti baÅŸkanı olacaksın, seni genç yaÅŸta iki kere seçecekler'' dedi.  Hem Türkiye Åžoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TÅžOF), hem de TESK'te Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettiÅŸlerinin kesintisiz teftiÅŸ yaptıklarını söyleyen Günday, ''Bu ne bitmez teftiÅŸtir... Çok açıktır ki, yapılan kamu yetkisinin baskı aracı olarak kullanılmasıdır'' ÅŸeklinde konuÅŸtu.  TeÅŸkilatlarının tarihin hiçbir döneminde bu kadar siyasi baskıya maruz kalmadığını ifade eden Günday, ''Bu siyasiler, ülkeyi yönetmek için seçildiler. Herkes kendi iÅŸini yapsın, esnaf liderleri ve yöneticileri hiç kimseden emir almayacak kadar ÅŸahsiyetli ve onurludur'' dedi.  Siyasiler derken herkesin alınmamasını, bu siyasilerin kendini bileceÄŸini söyleyen Günday, ''Siyasilerin günlük vaatlerine kanıp birlik ve beraberliÄŸinizi bozarak, bu büyük gücü onlara kaptırmayınız... Bu teÅŸkilata lider olmak isteyenlerin... Mutlaka partiler üstü konumda bulunması gerekir'' dedi.  57. hükümetin büyük bir çoÄŸunluÄŸa dayalı olarak kurulmasının, kendilerinde esnaf sorunlarının daha kolay çözüleceÄŸi beklentisi yarattığını kaydeden Günday, buna karşılık deprem sonrası geçici vergilerin kalıcı hale geldiÄŸini, 1999 yılı öncesi elde edilen kazanımların yok edildiÄŸini söyledi.       ''ÃœLKEYÄ° ARJANTÄ°N'E MÄ° ÇEVÄ°RSEYDÄ°K?''       Uygulanan ekonomik programlar sonucu, 1999 yılında 90 bin, 2000 yılında 142 bin, 2001 yılında 153 bin, bu yılın ilk 4 ayında da 48 bin iÅŸyerinin kepenk kapattığını anlatan Günday, şöyle devam etti:     ''Bu olumsuz koÅŸullar karşısında, bizler eÄŸer teÅŸkilatlarımızı sorumluluk bilinciyle ve devlet adamı zihniyetiyle yönetmeseydik esnaf yürüyüşlerini bir genelgeyle durdurmak yerine önüne düşseydik, ülkemizin hali nice olurdu. Yangına benzin döküp, ülkeyi Arjantin'e mi çevirseydik?''    Ekonomik kriz karşısında esnaf ve sanatkarın özverili tutumunun baÅŸta siyasi partiler olmak üzere ilgili çevrelerce takdir edilmediÄŸini söyleyen Günday, ''Siyasilerin böyle vurdumduymaz ve gayri samimi tavırlarına karşı hep birlikte ortak bir tepki koymak zamanı gelmiÅŸtir'' dedi.    İçinde bulunulan olumsuz koÅŸullarda olabildiÄŸince baÅŸarılı olduÄŸuna inandığını ifade eden Günday, ''(Hiçbir ÅŸey yapılmadı) diyenlere sesleniyorum. Daha ne yapılmalıydı, daha ne yapacaktım sokaklara çıkıp cam pencere mi kıracaktım. Polis mi taÅŸlayacaktım'' diye sordu.  TESK'e partizanlık sokulmaması ve sokanların da barınmaması gerektiÄŸini söyleyen Günday, Birlik olunması durumunda sorunların daha kolay çözülebileceÄŸini vurguladı.  Önümüzdeki dönemin her bakımdan reform dönemi olacağını ve bundan sonra yapacaklarını anlatan Günday, ''EÄŸer beni tekrardan göreve layık görürseniz, bilmelisin ki bu dönem benim son dönemim olacaktır'' dedi.    Â