Gülen'e tutuklama istemine ret

DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'in Fethullah Gülen hakkında Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104. maddesi uyarınca talep ettiği gıyabi tutuklama istemi kabul edilmedi.

Fethullah Gülen'in, ''laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu'' gerekçesiyle 10 yıla kadar ağır hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılanmasına devam edildi.

Ankara 2 No'lu DGM'de görülen davanın bugünkü 2. duruşmasına, ABD'de bulunduğu bildirilen sanık Gülen katılmazken, 2 avukatı ile müdahil Arife Kayar ve avukatı hazır bulundu. Duruşmanın başında görüntü alınmasına izin verilen dava için yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı dikkati çekti. Bugünkü celseye savcı olarak, sanık hakkındaki davayı açan Nuh Mete Yüksel çıktı.

Mahkeme Başkanı Hüseyin Eken, sanık Gülen'in ABD'deki adresinin tespiti için Adalet Bakanlığı aracılığıyla Dışişleri Bakanlığı'na yazılan müzekkerenin yanıtının geldiğini bildirdi.

Arife Kayar'ın oğlu Eyüp Kayar'ın da aralarında bulunduğu tanıkların ifadelerinin alınması için İstanbul DGM'ye yazılan talimatın cevabının gelmediğini ifade eden Eken, müdahil avukatı Mustafa Hüseyin Buzoğlu'nun soruşturmanın genişletilmesi taleplerini içeren 3 sayfalık dilekçe verdiğini kaydetti.

Hüseyin Eken, Mustafa Akkaşlı'nın, İzmir DGM aracılığıyla müdahillik talebinde bulunduğunu, sanık avukatlarının da 3 ayrı dilekçe verdiklerini bildirdi. Sanık avukatları, bugünkü celsede de 2 ayrı dilekçe verdi.

Yeşil kuşak teorisi

Müdahil avukatı Buzoğlu, sanık Gülen'in burada yargılanmasının, 1970'lerden gelen ABD'deki ''yeşil kuşak teorisinin'' bir sonucu olduğunu söyledi. Sanık Gülen'in uluslararası bağlantılarının ortaya çıkartılması gerektiğini belirten Buzoğlu, bu bağlantılar ortaya çıkartılmadan bu davanın sonucunun çok önemli olmayacağını kaydetti.

Sanık Gülen'in SSK'lı olduğunun bildirilmesi nedeniyle SSK Genel Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak, sanık hakkındaki bütün belgelerin istenmesini talep eden Buzoğlu, ''Ancak sanığın emekli vaiz olduğu söyleniyor. Emekli vaiz ise nasıl SSK'lı oluyor. Memuriyetlik durumunun öğrenilmesi için de Diyanet İşleri Başkanlığı'na da yazı yazılsın'' dedi.

Avukat Buzoğlu, MİT'e yazı yazılarak sanık hakkında istihbarat çalışmaları sonucu elde edilen bilgilerin gönderilmesini, Dışişleri Bakanlığı'na müzekkere yazılarak hangi nedenle yurtdışına çıktığının bildirilmesini ve ABD'de vatandaşlık başvurusunda bulunup bulunmadığının sorulmasını istedi.

Sanığın 2 yıldır ABD'de tedavi gördüğü bildirildiğinden bu süre içerisinde sanık Gülen'in tedavi masraflarının kimler tarafından karşılandığının belirlenmesini de talep eden Buzoğlu, ''Sanık 2 yıldırorada tedavi görüyorsa mutlaka bir vakıf ile bağlantısı vardır. Bu bağlantı ortaya çıkartılsın'' diye konuştu.

Avukat Hüseyin Buzoğlu, sanık Gülen'in, ABD'de bildirilen adreste oturmadığının anlaşıldığını, bir çiftlikte kaldığının belirlendiğini ifade ederek, kimlerin yanında kaldığının ortaya çıkartılmasını istedi.

Buzoğlu, sanığın, 1970 yılında İzmir Sıkıyönetim Komutanlığı'nca hapis cezasına mahkum edildiği, daha sonra afla serbest kaldığı kararın bir örneğinin gönderilmesini de talep etti.

''Asıl zarar gören müvekkilimdir''

Sanık avukatı Abdülkadir Aksoy ise, birçok kişinin müvekkilinden zarar gördüğünü iddia ederek müdahillik talebinde bulunduğunu hatırlatarak, ''Oysaki asıl zarar gören benim müvekkilimdir. Müvekkilim hakkında asılsız ithamlarda bulunmuşlardır'' dedi.

Aksoy, müvekkilinin emekli vaiz olduğunu, yazdığı birçok kitapları olduğunu belirterek, geçimini buralardan sağladığını söyledi.

Avukat Aksoy, Arife Kayar'ın müdahilliğinin kaldırılmasını, Mustafa Akkaşlı'nın müdahillik talebinin ise reddedilmesini istedi.

Mahkeme Başkanı Eken, Mustafa Akkaşlı'nın, oğlu Levent Akkaşlı'nın İzmir Özel Yamanlar Lisesi'nde okurken, havuza düşerek boğulmak suretiyle ölmesi nedeniyle müdahillik talebinde bulunduğunu söyledi.

Eken, Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, yeni ek delilleri mahkemeye gönderdiğini bildirdi. Eken, deliller arasında, ''nur cemaati'' ve ''ışıkevleri'' hakkında 3 kişinin ifadeleri ile Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sızan irticai grupların büyük bir bölümünün Fethullah Gülen Grubu'na ait olduğuna ilişkin haberlerin yer aldığını bildirdi.

Mahkeme Başkanı Eken, müdahil Arife Kayar'ın mahkemeye verdiği yazılı dilekçesini okudu.

DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, Mustafa Akkaşlı'nın müdahillik talebinin kabulüne, SSK Genel Müdürlüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığı'na yazı yazılarak sanık hakkındaki bilgilerin istenmesine karar verilmesini istedi. Yüksel, ayrıca, sanığın yurtdışına çıkış gerekçesi, tedavi gördüğü yer ve yurtdışındaki faaliyetlerinin belirlenmesini de talep etti.

Savcı Yüksel, sanığın ABD'de bir çiftlikte kaldığı yönünde iddiaların olduğunu da ifade ederek, kaldığı adresin tam olarak bildirilmesini istedi.

Savcı, Gülen'in gıyaben tutuklanmasını istedi

Nuh Mete Yüksel, sanık Fethullah Gülen'in, suçun mahiyeti ve mevcut delil durumuna göre Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 104. maddesi uyarınca gıyaben tutuklanmasını talep etti.

Yüksel, Fethullah Gülen Grubu'nun örgütlenmesi ile ilgili Çağdaş Eğitim Vakfı'ndan gönderilen bir e-maili de mahkemeye delil olarak sundu.

Mahkeme Başkanı Hüseyin Eken, duruşmaya verilen kısa bir aradan sonra ara kararı açıkladı.

Eken, Mustafa Akkaşlı'nın müdahillik talebinin reddine, Arife Kayar'ın müdahilliğinin devamına ve Eyüp Kayar'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerin tanık ifadelerinin gönderilmesi için İstanbul DGM'ye yazılan talimatın beklenmesine karar verdi.

Sanık Gülen'in yurtdışına çıkışına gerekçe olarak neyi gösterdiğinin, vizesinin ne kadar süre ile verildiğinin, vizenin uzatma süresi olarak nelerin gösterildiğinin belirlenmesine karar verildiğini kaydeden Eken, sanığın, ABD'de sürekli oturum veya vatandaşlık başvurusu yapıp yapmadığının Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla sorulmasını da kararlaştırdı.

Fethullah Gülen'in ekonomik ve sosyal durumunun SSK Genel Müdürlüğü'nden sorulmasına ve hakkındaki ''memuriyet dosyası''nın Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan istenmesine karar verildi.

Gülen'in, savunmasının alınması için ABD yetkili ceza mahkemesine talimat yazılması ve gıyaben tutuklanmasına yer olmadığı da kararlaştırıldı.

İddianamede, Fethullah Gülen'in, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7. maddesinin 1. fıkrasının birinci cümlesine göre, 5 yıldan 10 yıla kadar ağır hapis cezasına mahkum edilmesi talep ediliyor.