George Clooney
Güncelleme Tarihi:
GEORGE Clooney, Hollywood'un son dönemdeki en gözde aktörlerinden biri... Acil Servis (Emergency Room) adlı dizideki doktor rolüyle şöhreti yakalayan aktör, şimdi de son filmi Peacemaker (Barışçı) ile sinemalarda.
Clooney, bu filmde, terörist avındaki bir istihbarat subayını canlandırıyor. Silahsızlanma programının en son parçasını taşıyan bir tren, Rusya'da bir yolcu treniyle çarpışıyor ve ortalık kan gölüne dönüyor. İşin ilginç yanı, bir süre sonra bunun sadece bir kaza olmadığı bilinçli olarak tasarlamış bir terörist faaliyet olduğu ortaya çıkıyor. Bundan sonra da Clooney'in canlandırdığı istihbarat subayı devreye giriyor. Ve akıl almaz, soluk kesici bir serüven başlıyor. Clooney, Acil Servis dizisinde de birlikte çalıştığı Mimi Leder'in yönettiği filmde güzel yıldız Nicole Kidman ile başrolü paylaşıyor.
Televizyondan sinemaya
Yakın dostlarının tanımlamasıyla ‘‘Doktor Hollywood’’, bugün sinemanın en çok aranan ve en çok kazanan aktörlerinden biri. Bu da pek tesadüfi bir gelişme sayılmasa gerek. Çünkü, George Clooney'in televizyon, sinema ve gösteri dünyasıyla ilişkisi henüz beş yaşındayken başlamış. Üstelik çok ilginç bir şekilde. Küçük George, Papa'nın küçücük ekrana nasıl sığdığını keşfetmek için televizyonun arkasında kapılar arıyormuş sürekli!
Bütün çocukluğu, radyoya ve siyah-beyaz ekrana yapışık bir şekilde geçmiş. Sık sık ‘‘Papa! Papa! Televizyonumda bir sorun var’’ diye feryat ediyormuş. Çevresindekiler buna pek anlam veremese de.
Beyzbol yıldızı olamadı
Aslında Clooney'in o dönemde başka bir arzusu daha vardı. Parlak bir beyzbol yıldızı olmak. 16 yaşına geldiğinde bu amaç uğruna epey enerji ve zaman harcadı. Ama, hiç bir takıma alınmadı.
Bu hayal kırıklığından sonra ne yapacağını bilmez bir şekilde dolaşıp durdu Clooney. Hayatında hiç içmediği kadar içki içti. Sonunda, yapacak başka bir şey bulamayınca da üniversiteye kayıt oldu. Ama pek parlak bir öğrenci olamadı.
Ve bir gün amcasının oynadığı filmde küçük bir rol kapınca bütün yaşamı değişti Clooney'in. Önce Acil Servis, ardından yedi televizyon dizisi daha. Sinema filmleri.
Clooney'in dikkate değer ilk sinema filmi deneyimi, From Dask Till Dawn (Gün Batımından Şafağa) ile oldu. Quentin Tarantino, Harvey Keitel ve Juliette Lewis gibi yıldızlarla oynadı. Hem de, onlardan geri kalmayan olağanüstü bir performansla.
Filmin ilk yarısı Pulp Fiction'ı, ikinci yarısı da Night Of The Living Dead'i (Yaşayan Ölünün Gecesi) andırıyordu. Çekimlerin ilk gününde kendisiyle dalga geçen Keitel'a imzalı bir fotoğrafını verip ‘‘Sevgili Harvey, gelecek vaad eden birine benziyorsun. Bir daha Los Angeles'a geldiğinde bana bir telefon aç, sana bir menajer bulmaya yardım ederim.’’ diye yazan Clooney, ince espri anlayışıyla Hollywood'da artık kendine sağlam bir yer edinmeye başlamıştı.
Bu filmdeki başarısından sonra Batman serisinin üçüncü filminde rol aldı Clooney. Film, gösterime girdiğinde ise artık o Hollywood'un en gözde aktörlerinden biri olmuştu.
George Clooney, bir yandan Batman'in 18 ay süren çekimlerine katıldı, bir yandan da yıllardır oynadığı ER (Acil Servis) dizisini, romantik-komedi One Fine Day'i (Güzel Bir Gün) ve Spielberg'in şirketi Dreamworks'ün ilk yapımı aksiyon- gerilim Peacemaker'ı da (Barışçı) çevirdi.