‘Geldikleri gibi giderler’ sözünün tanığı müze olacak
Güncelleme Tarihi:
Mustafa Kemal Atatürk’ün, İstanbul’un işgali sırasında 13 Kasım 1918 günü Haydarpaşa’dan Sirkeci’ye giderken güvertesinde “Geldikleri gibi giderler” dediği ‘Kartal 2’ istimbotu bir grup gönüllü sayesinde kurtarıldı. Tarihi istimbot, müzeye dönüştürülecek.
ATATÜRK’ün Kurtuluş Savaşı’nın ilk işaretini güvertesinde verdiği ‘Kartal 2’ istimbotu İstanbul Tuzla’da hurdaya ayrılmış ve yarı batık halde çürümeye terk edilmiş olarak bulundu. İstimbotun müzeye dönüştürülmesi için ‘Kartal İstimbotunu Kurtarma ve Yaşatma Platformu’ kuruldu. Tuzla’da bir tersaneye çekilen ‘Kartal 2’ istimbotu için dün platform üyelerinin katılımıyla basın toplantısı düzenlendi. Törende konuşan emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, “Bu gemi İstanbul’da Mustafa Kemal’in hak ettiği bir yerde sergilenmeli. Türk halkı bu gemiyi her gördüğünde ‘Geldikleri gibi giderler’ sözünü hatırlamalıdır. Amacımız Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na hibe ederek, inşallah seneye bugün onların uygun göreceği bir yerde sergilenecek şekilde hazır hale getirmek” diye konuştu. Platformun üyelerinden Bingür Sönmez ise istimbot için ‘106 yaşında bir efsane’ nitelemesi yaparak, “Gelin el birliğiyle bu tarihin yaşaması için gerekeni yapalım” ifadelerini kullandı.
İstimbot: Buharla işleyen, filika büyüklüğündeki deniz teknesi.
İSTİMBOTUN GEÇMİŞİ
BİR Fransız firması için 1911’de yapılan Kartal istimbotu, o dönem ‘Enterprise’ adıyla Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar hizmet verdi. 1923’te satın alınan istimbot, ‘Kartal’ adını aldı. 1974’te Devlet Deniz Yolları’na geçen istimbot, 2015’e kadar gemi kurtarma ve yedekleme işlerinde kullanıldı.
TARİHİ SÖZLER
BİRİNCİ Dünya Savaşı’nı kaybederek orduları dağıtılan Osmanlı İmparatorluğu’nun emri ile Adana’dan İstanbul’a trenle gelen Tümgeneral Mustafa Kemal, 13 Kasım 1918 günü Haydarpaşa Garı’na vardığında, kendisini bekleyen bir istimbot ile denize açılmıştı. O zamanki adı ‘Enterprise’ olan istimbot Haydarpaşa Gar Limanı’ndan çıktığında karşılarında beliren İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan gemilerinden oluşan 55 parçalık işgal donanmasına bakarak ağlayan Cevat Abbas’a dönen Ulu Önder, dünya savaş tarihine geçen “Ağlama çocuk, geldikleri gibi giderler” sözünü söylemişti.