Geçmiş setler olur ki...

Güncelleme Tarihi:

Geçmiş setler olur ki...
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 1998 00:00

Haberin Devamı

Türkiye'nin ilk Görsel Kültür Dergisi ‘‘Albüm’’, 1 Şubat Pazar günü okuyucusuyla buluşuyor. Türkiye kültür tarihinin görsel mirasını bugüne taşımayı amaçlayan dergide fotoğraftan gravüre, kartpostaldan grafik ürünlerine, üç boyutlu objelere kadar her tür görüntü kullanılıyor. Genel Yayın Yönetmenliğini Gökhan Akçura’nın yaptığı derginin ilk sayısında yer alan konulardan biri, beyazperdeye yansıyan görüntülerin gerisindeki unutulmuş kamera arkası hikayeleri... Agah Özgüç, 1960'larda sinema dünyasında ‘‘zımba ekip’’ diye tanınan gazeteci grubunun üyelerinden. Türk sinemasının gizli tarihi; oraya buraya atılmış, kenarları kıvrık set fotoğraflarında donup kalmış. Set fotoğrafları arasında bir gezinti sunuyor .

BOYNUZ KULAĞI GEÇTİ

Her şeyin bir sırası var Yeşilçam'da. Elbette sınıf atlama birtakım aşamalarla gerçekleşiyor. 1968'de çekilen filmin set fotoğrafına bakın. Tebeşirle sahne ve plan numaraları yazılan, klaket denen karatahtaya gözatın bir de. Ne yazıyormuş? ‘‘Gelincik Tarlası’’ filmin adı, yönetmeni de Mehmet Aslan (Birinci sıranın sağ başındaki kareli gömlekli). Günümüzün ünlü yönetmeni Şerif Gören de (Aynı sırada elinde dosya olan) Mehmet Aslan'ın asistanı o yıllarda. Atalarımız boşuna dememişler. ‘‘Boynuz kulağı geçer’’ diye... Filmin başrol oyuncuları Sema Özcan'la (Kameranın solunda) Tamer Yiğit (Kameranın sağında ikinci). Sema Özcan, çok zengin bir beyle evlenip yurtdışına yerleşti. Tamer Yiğit ise arada bir oyunculuğunu sürdürüyor şimdilik. Fotoğrafın sol başındaki gömlekli de filmin yapımcısı, rahmetli İ. Necil Ozon.

'60'LARIN GECE KULÜBÜ

Bir Metin Erksan filmi. İsmi, oyunculardan önce gelen, Türk sinemasının ‘‘ilk yıldız yönetmen’’i. 1962 yılında çekilen ‘‘Acı Hayat’’ filmindeki manikürcü Nermin rolüyle Türkan Şoray, Antalya Festivali'nde sinema yaşamının ilk ödülünü aldı. Ekrem Bora bu filmle rakibi Ayhan Işık'ın karşısında ezilmeden büyük bir aşama yaptı. ‘‘Acı Hayat’’, vizyona girdiği yılın en çok iş yapan filmi oldu. Metin Erksan, Ayhan Işık, Hüseyin Baradan, Türkan Şoray, Nebahat Çehre ve Ekrem Bora'dan oluşan bu toplu set fotoğrafı, 1960'lı yılların ünlü bir gece kulübündeki çalışmalar sırasında çekilmiş. Sıraselviler'deki gece kulübünün adı Love Story. Birçok filmin diskotek sahnesi bu mekanda çekiliyordu o yıllarda.

SABUN KALIBIYLA KAYDIRMACA

1967 yılında çekilen ‘‘Seni Affedemem’’ adlı filmin seti. Sanıyorum bu iç sahneler de Sıraselviler'deki bir gece kulübünde çekildi. Ve elinde mikrofon olduğuna göre Hülya Koçyiğit, o yıllarda moda olduğu üzere, bir şarkıcıyı canlandırıyor. Koçyiğit'e mizansen veren de Duygu Sağıroğlu. Tiyatro sahnelerinin dekoratörüydü, sonra bir süre için film yönetmeni oldu. Filmin yapımcısı da ünlü sosyete terzisi Butik Mualla. Yani ünlüleri giydiren Mualla Özbek... O da sinemacılığa heves etti ama işin sonunu getiremedi. Kamera raylarının ortasında duran Koçyiğit, biraz sonra şarkılarına başlayacak. Ardından kamera tahta rayların üzerinde Koçyiğit'e yaklaşacak. Bu işleve ‘‘travelling’’, yani ‘‘kaydırmaca’’ deniyor sinema dilinde. Siz 1950'li yıllarda raylar üzerindeki bu kaydırmaca çekimlerin sabun kalıplarıyla yapıldığını biliyor muydunuz? İlginçlik mi ilkellik mi, artık siz karar verin.

ZAMANDA YOLCULUK

Hürriyet Dergi Grubu bünyesinde yayımlanacak olan Albüm'ün tarih anlayışı, Bizans entrikalarından yakın dönem öğrenci hareketlerine, Efes'te yüzyıl önce başlatılan kazılardan; Marmara'da, Karadeniz'de artık niçin balık çıkmadığına kadar uzanıyor. Albüm, uzmanlar ya da özel meraklılara değil, ortak tarihi paylaşmış olan tüm topluma hitap ediyor.

Albüm Dergisi'nin yarın piyasaya çıkacak ilk sayısında; Zati Sungur'un dünya illüzyon tarihine geçişinin hikayesinden gravürlere; avam edebiyatında müstehcenlikten otomobilin Türkiye'ye gelişine; parfüm şişeleri koleksiyonuyla ıtriyat tarihimizde bir gezintiye kadar geniş bir yelpazede uzanan ilginç konular yeralıyor. Ayrıca, 45'lik kapakları, İstanbul vampir tarihi, gravürlerle Anadolu gibi konular, ünlü imzalar tarafından kaleme alınıyor.

ÜSKÜDAR İSKELESİ

Yeşilçam'da birçok ünlü oyuncunun ‘‘gizli arzusu’’, kamera arkasına geçip yönetmenlik denemesi yapmaktır günün birinde. İşte sırasını savanlardan biri de yıllar önce intiharıyla yitirdiğimiz Suphi Kaner. Bir oyuncunun yönetmenliğe soyunması öyle görüldüğü gibi kolay değil. Her oyuncuya yakışmaz. Suphi Kaner'e yakışıp yakışmadığını pek bilemiyoruz. O da yönetmenlik merakını yenemeyip 1959'da ‘‘Üsküdar İskelesi’’ adlı filmle ilk kez yönetmenlik yapmış. Fotoğraf bu filmden bir set çalışmasını görüntülüyor. Suphi Kaner (Kareli gömlekli) yönetiyor, o yıllarda fazla adı duyulmayan Fatma Girik oynuyor. Girik'in yanındaki de Gülderen Ece. Ya Kaner'in bu filmdeki asistanı kim? Aktör Kemal İnci (Spot lambasının önünde ceketli).

SADECE BİRİ YAŞIYOR

Muhsin Ertuğrul sinemasının ‘‘fetiş yıldızı’’dır Cahide Sonku. Aynı zamanda da Türk sinema tarihinin ilk ‘‘efsane kadını’’... 1934 yılında Muhsin Ertuğrul'un desteğiyle ‘‘Aysel Bataklı Damın Kızı’’nda yıldızlaşan Sonku, 1940'da ikinci büyük atağını ‘‘Şehvet Kurbanı’’yla gerçekleştirir. Destek yine Ertuğrul'dur. Buna karşılık, nedense Sonku ile Ertuğrul'un arası hiç iyi olmadı. Gördüğünüz fotoğraf, İpek Film Stüdyosu'nda çekimi yapılan ‘‘Şehvet Kurbanı’’nın bir set çalışmasını belgeliyor. Stüdyo içine tren raylarının döşendiği bu görüntüde kimler yok ki? Müfit Kiper, Necdet Mahfi Ayral, Cezmi Ar, Ferdi Tayfur, Cahide Sonku, Muhsin Ertuğrul ve Kadri Ögelman... İçlerinden bugün sadece N. Mahfi Ayral hayatta...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!